KHK’lar AKP’ye eksi yazdı

Türkiye’de olaylar çok hızlı gelişiyor. Hani ‘baş döndürüyor’ denir ya. Aynen öyle. Tabi bu durum dengeleri de hızla değiştiriyor.
2017’nin son günlerinde ABD’de devam eden Rıza Sarraf davasını konuşuyorduk. ABD Sarraf üzerinden Türkiye’yi ve Türkiye’yi yönetenleri hedef almıştı. Merkezi yönlendirme olduğu çok açıktı. Kayda geçen konular ve isimler, ‘şantaj ve tehdit’ kokuyordu.
Eş zamanlı olarak CHP devreye girdi. ‘Man Adası belgelerini’ piyasaya sürdü. Belgelerle ilgili sunuş hataları bir yana, ABD’de devam eden Sarraf davasıyla eşgüdüm içinde yapıldığı algısı oluştu.

AKP SAVUŞTURMUŞTU

Bu durum Erdoğan’ın ve AKP’nin işini kolaylaştırdı. Karşı saldırıya geçerek iddiaların kendisine destek veren seçmenleri etkilemesini önemli ölçüde engelledi. Diğer bir deyişle Sarraf krizini ve Man Adası suçlamalarını savuşturdu.
Arkasından gelen Kudüs tartışması da fırsat oldu.

KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMELER

‘AKP sıkıntıyı atlattı, hatta işi tersine çevirdi’ derken, yıl sonunda 2 Kanun Hükmünde Kararname (KHK) yayınlandı. Yine bir sürü konu aynı torbaya doldurulmuştu. Taşerona kadro, cezaevlerinde tek tip kıyafet, sivillere yasal koruma, ...
Kararname yayınlanır yayınlanmaz ortalık karıştı. Taşeron konusu iyice karmaşaya dönüştü. AİHM kararına rağmen cezaevlerinde tek tip elbise zorunluluğu felaketti. AİHM kararı çok açık olmasına rağmen ısrar edildi.
Hem yargılamalara gölge düşürecek, hem de milyarlarca lira tazminata yol açacak bir uygulama.

İKİLİ YÖNETİM

KHK’ları kim hazırladı, bu maddeleri kim, nasıl ve neden yazdı bilmiyorum. Hükümet kararnameleri savunsa da başbakanlık kulislerinde, ‘Beştepe kadrosu’ ima ediliyor.
‘Davul bizim boynumuzda, tokmak Beştepe’de’ serzenişleri duyuluyor. ‘İkili yönetim’ vurgusu yapılıyor. Bu durumun daha büyük sıkıntılara yol açacağı vurgulanıyor.

TERS TEPTİ

Son çıkarılan KHK’lar herkesin kafasını karıştırdığı gibi AKP’ye oy veren seçmenin de kafasını karıştırmış durumda. Özellikle 15 Temmuz ABD/FETÖ darbe girişimine karşı direnen siviller için getirildiği söylenen madde konuşuluyor.
Kaygıları gidermek için maddenin yeniden yazılması isteniyor. Ama AKP’liler yanaşmıyor. AKP’lilerin bu tavrı sorgulanıyor. ‘Madem niyet 15 Temmuz darbe girişimi sırasında yaşananlarla ilgili, niye bir düzeltme yapılıp tartışma sona erdirilmiyor? Yoksa gizli bir gündem mi var?’ diye soruluyor.

NİYET NE?

KHK tartışmaları sürerken Ankara dışındaydım. Gittiğim yerlerde her partiden insanlarla bir araya geldim. AKP’li yöneticilerin KHK’larla ilgili açıklamaları karmaşayı gidermemiş. Aksine arttırmış.
‘AKP seçimle iktidardan gitmeyecek, seçimi kaybederse iç çatışma çıkarıp iktidarda kalmayı deneyecek’ algısı öne çıkmış.
AKP’liler sohbetlerde KHK’ları savunamaz hale gelmiş.
AKP bir ara psikolojik üstünlüğü yakalamıştı. KHK’lardan sonra yine kaybetti.
Bunu 7 Haziran seçimleri öncesinde de görmüştüm. AKP’ye yakın duran seçmen AKP’den uzaklaşma eğiliminde.
Anlayacağınız son KHK’ların AKP’ye ve Erdoğan’a eksi yazdığı çok açık!

ESAD YİNE ESED Mİ OLDU?

AKP’ye ve Erdoğan’a eksi yazan bir başka olay da Erdoğan’ın Esad’la ilgili açıklamaları. Esad PKK/PYD konusunda Türkiye’ye el uzattı. ABD ile birlikte hareket eden PKK/PYD için ‘vatan haini’ dedi. Üzerlerine gidecekleri mesajı verdi.
Türkiye uzatılan eli tutacağına tam tersini yaptı. Cumhurbaşkanı Erdoğan Tunus’ta PKK/PYD teröristlerinin üzerine gideceğini açıklayan Esad’a, ‘terörist’ suçlamasında bulundu.
Açıklama sonrası Gaziantep, Urfa, Kilis, Mardin, Hatay, Mersin, ... gibi illerdeki tanıdıklarımı aradım. Sınıra yakın illerdeki vatandaşların Erdoğan’ın sözleri için ne düşündüklerini sordum.
Soruma ‘Erdoğan ne yapmak istiyor?’ sorusuyla karşılık verdiler.
Durum bu. AKP’de panik sürüyor. Cumhurbaşkanlığı seçimi yaklaştıkça kendi ayağına kurşun sıkmaya devam ediyor. İşin farkında olanlar da ‘yapacak bir şey yok’ havasında..!
İzliyoruz..!