Kılıçdaroğlu’na AKP’den can suyu

Hem kamuoyunda hem de CHP’de Kemal Kılıçdaroğlu’nun siyasi varlığı ciddi biçimde eleştiriliyordu.
İmdadına mahkemeler üstünden AKP yetişti.
MİT Tırları Davası’ndan yargılanan CHP Milletvekili Enis Berberoğlu alelacele 25 yıla mahkum edilip tutuklandı. Böylece, Kılıçdaroğlu’na adaleti savunan kahraman gibi ortaya çıkma fırsatı verildi.

BU KARAR SİYASİDİR

Olayı hatırlayalım: 19 Ocak 2014’te Hatay’da 3 TIR içinde askeri malzemeler yakalanmıştı. Bu TIR’ların görüntüsü 29 Mayıs 2015 tarihinde, Cumhuriyet Gazetesi’nde “İşte Erdoğan’ın Yok Dediği Silahlar” başlığı altında yayımlanmıştı. MİT Tırları görüntüsü, casusluk eylemi gibi gösterilerek dava açıldı. Davada, gazetenin o sıradaki Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar ile Ankara Temsilcisi Erdem Gül yargılanıyordu. Gazeteye bu görüntüleri Enis Berberoğlu’nun ulaştırdığı iddia ediliyordu.
Gördük ki mahkeme, bu davadaki baş sorumlularla ilgili yargılamayı devam ettirirken Enis Berberoğlu’na alelacele müebbed hapis cezası kesti ve tutukladı.
İşte bu acele karar, yargılamanın arkasında siyasi hesaplar olduğunu ortaya koyuyor.
Peki kim faydalanıyor bundan?
-CHP’de artık kredisi bitmiş olan Kemal Kılıçdaroğlu…
Şimdi yakıcı soru şu: AKP veya onu yöneten Tayyip Erdoğan, Kılıçdaroğlu’na neden yardım etsin?
Cevabını daha önceki yazılarımda vermiştim: 2019’da, yeni anayasal düzenlemeye göre cumhurbaşkanı seçilecek. Bu seçime gidilirken eğer CHP’nin başında Kemal Kılıçdaroğlu bulunursa, Tayyip Erdoğan kesinlikle kazanacak.
Yok Kılıçdaroğlu gönderilir de bu partinin başına PKK ve FETÖ’ye karşı açık tavır takınan, Atatürk’e Atatürk diyen bir lider gelirse, Erdoğan kesinlikle seçilemeyecek, AKP saltanatı sona erecektir.
İşte bu yüzden Erdoğan, yürüteceği özel operasyonlarla Kılıçdaroğlu’nun CHP’nin başında kalmasını sağlayacaktır.

ENİS BERBEROĞLU’NUN CHP İLE NE İLGİSİ VAR?

Derin oyunları anlamak için CHP’nin “Yeni CHP” haline getirilmesini ve Cumhuriyet Gazetesi’ne de Cumhuriyet Vakfı üstünden el konulmasını görmek gerekiyor. Enis Berberoğlu, Hürriyet Gazetesi’nden Kılıçdaroğlu tarafından alındı ve milletvekili yapıldı.
Onu tanıyan birisi olarak rahatlıkla diyorum ki: Berberoğlu’nun CHP ile hiçbir ilgisi yoktur ve hatta o CHP’ye karşı olmuştur. Berberoğlu, Ergenekon-Balyoz- Aydınlık vb… gibi AKP-FETÖ operasyonları sürecinde iktidar tarafında durmuştur. Ama, ABD tarafından Kılıçdaroğlu’na verilen işaretle CHP’de genel başkan yardımcılığına sıçratılmıştır.

SONER YALÇIN ANLATIYOR

Bakın, Berberoğlu’nu çok iyi tanıyan Soner Yalçın onu 1 Eylül 2016 tarihli “Cemaat’in CHP İmamı” başlıklı yazısında nasıl anlatıyor: “Sen Hürriyet'in Ankara Temsilcisi olduğun günlerde -şimdi çoğu tutuklu olan Cemaatçilerle- genel yayın yönetmeni olmak için lobi yaparken (Cemaat'in Aksiyon gibi dergilerine, Ergenekon-Balyoz 2004'te darbe yapacaktı, diye demeçler verirken), Odatv'ye/bize bir haber geldi:
Ergenekon davası başlamadan önce, Cemaat organizasyonuyla soruşturmayı/kumpası yapan polisler, savcılar ile mahkemeye bakacak hakimler bir iftar yemeğinde bir araya getirilmişlerdi. Davanın tarafsızlığına gölge düşüren bu olayın bilgisi ve fotoğrafları önce Hürriyet gazetesine gitmiş ama yayınlamamıştınız. Biz korkmadık yayınladık ve beklediğimiz gibi benzeri haberlerimiz yüzünden Silivri zindanına atıldık.
O karanlık günlerde biz, hakikat yolundan hiç ayrılmadık; ısrarla gazetecilik yaptık.
Sen Enis Berberoğlu! Sen o dönem ne yaptın:
Cemaat lobisinin gücüyle Hürriyet'e genel yayın yönetmeni oldun! Ve...
17-25 Aralık 2013 Cemaat operasyonundan sonra, Hürriyet Cemaatle arasına mesafe koyunca 10 Ağustos 2014'te gazeteden kovuldun! Ve...
CHP'nin Tutuklu Gazeteciler Raporu'nda sertçe eleştirilen sen, CHP genel başkan yardımcılığına getirildin!
Herkes önseçime girerken sen kontenjandan milletvekili yapıldın!
Tüm bu koltuklara oturmak için darbeci Cemaatçilerle nasıl işbirliği yaptın, açıklamalısın?”
***
AK FETÖ’cüler hapisten çıkartılırken daha davası tam sonuçlanmamış olan Enis Berberoğlu’nun tutuklanıp hapse konulmasını yanlış buluyoruz. Ama sürecin arka yüzünü de görmek zorundayız. Yoksa duygularımıza takılır yanlış yerde konuşlanabiliriz.

SAÇMASAPAN BASIN DAVALARI

İktidara yaranmak peşindeki savcıların ve yargıçların Türkiye’yi karıştırmak isteyenlere fırsatlar sunduğu davalar peş peşe geldi. Cumhuriyet Gazetesi internet sorumlusunun, “Kamyon, savcıyı biçti” diye yazdığı için tutuklanması böyledir. Hele hele Sözcü Gazetesi’ne FETÖ’cülükten açılan dava tam bir kara komedi. Cumhuriyet’ten Ahmet Şık’ın FETÖ’cülükle suçlanıp tutuklanması da böyle. Yine ana davada karikatürist Musa Kart’ın sanat yazarı Turhan Günay’ın tutuklanmaları…
Bunlar, içeride öfke biriktiriyor, dışarıda ise Erdoğan’ı diktatör gibi gösterenlere koz veriyor.
Peki bu mahkemeleri bu hale getiren AKP; kime hizmet ediyor?