25 Kasım 2024 Pazartesi
İstanbul
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Kişiler kredi borç batağında

Mustafa Pamukoğlu

Mustafa Pamukoğlu

Eski Yazar

A+ A-

30 Eylül 2014 tarihi itibarıyla kullandırılan kümülatif banka kredileri yaklaşık 1 trilyon 325 milyar TL (600 milyar dolar) oldu.

Bunun yüzde 30’u yaklaşık 400 milyar TL’si tüketici kredileri ve kredi kartı kullanımı. Yani kişiler 400 milyar TL kredi borçlusu.

İşletme kredileri de yaklaşık bir o kadar. Ekonominin patronu Ali Babacan “Türkiye, pek çok ülkenin aksine, ekonomide çok temkinli sıkı duruşa yönelik önlemleri hayata geçiriyor.

Bu yeni bir alan ve ekonomiyi dengeleme anlamında iyi sonuçlar alıyoruz. İç tüketimi frenlemek, kredi imkanlarını tüketime yöneltmek yerine iş hayatına ve yatırımlara çevirmek çok önemli” dedi. Yani Ali Babacan diyor ki, tüketici kredileri oldukça yüksek.

Bu krediler yatırıma ve işe gitmeli. Peki bireylerin bu kadar borçlandırılmasını zamanında niye önlemediniz? Bankalar telefonla kredi verdiler. Çünkü banka kredileri ile tüketim talebi yaratıp küresel sistemin ürünlerini almamız ve çılgınca tüketmemiz gerekiyordu. O gün öyle bugün böyle... Bu durumda kişilerin kredi borçlarını yüksek bulan AKP yönetimine günaydın demekten başka çaremiz yok.

İNSANLARIN ÇOĞU AÇ VE YOKSUL!

Türk-İş’in yaptığı çalışmaya göre Kasım 2014’de 4 kişilik bir ailenin açlık sınırı 1.225 TL.

Aile fertleri başka hiçbir harcama yapmazsa,evde otursa ancak günde 7 simit yiyebiliyor. Toplam yapabileceği harcama tutarı ancak 41 TL. İstanbul Bakırköy’den Karaköy’e taksi parası.

Yoksulluk sınırı ise 3.990 TL. Yoksul aileler ise günde en fazla 134 TL, kişi başına sadece 33 TL harcama yapabiliyor. Bu haracama kişi başına 22 simit demek. Her öğüne 7 simit düşüyor.

Asgari ücret net 891 TL. 4 kişilik bir ailede 2 kişi çalışsa o aile aç. 4 kişi çalışsa bile yoksul aile durumunda. Hele bir kişi çalışıyorsa o aile dilenmek durumunda.

YOKSUL SURİYELİ İŞGALİ!

Başta İstanbul olmak üzere Türkiye yoksul ve aç Suriyelilerin işgali altında. Tüm caddeleri, sokaklar, köşelerde Arapça konuşan ve dilenen Suriyeliler’in durumu Suriye politikamızın muhteşemliğini (!) göstermekte.

İstanbul’da Taksim ve İstiklal Caddesi’nin dokusu değişmiş durumda. Bugün dualarla dilenen Suriyelilerin yarın öfke ile dilenecekleri ve tacizlerin başlayacağını tahmin etmek abartı olmaz. Bu nedenle bu insanların sefaletten bir ana önce kurtulmaları için ülkelerine dönmeleri sağlanmalıdır. AKP, Esad kompleksinden kurtulmalı. Yoksa ileride vahim durumlar bizi beklemekte...

PETROL VE BABACAN’IN BİTMEYEN KAYGISI

OPEC (Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü-Organization of Petroleum Exporting Countries) Suudi Arabistan, Irak, Katar, BAE, Libya, Nijerya, Venezuella, Kuveyt, Ekvador, Gabon, Cezayir, Endonezya) günlük 30 milyon varil olan üretimi kısmama kararı aldılar. Bu nedenle petrol fiyatları 74 dolara düştü. Bu Eylül 2010 tarihinden beri en düşük fiyat. Petrol fiyatlarının düşmesi Türkiye gibi enerjide dışa bağımlı ülkelerin dış ödemeler dengesini rahatlatıyor. Cari açığın kur bazlı azalmasına neden oluyor.

Bu düşüşe rağmen Ali Babacan’ın başka kaygıları var:

-FED’in faizleri artırma sürecinde cari açığı yüksek gelişmekte olan ülkeler dikkatli olmalı

-Bu nedenle esnek ve dayanıklı finansal sistemlere sahip olabilmek için makro önlemler almak zorundayız.

GÜVEN ENDEKSLERİ DÜŞTÜ

Ekonominin en önemli olan öncü göstergeleri tüketici güven endeksi ve reel sektör güven endeksi hem tüketicinin hem de üreticinin nabzını tutması bakımından çok önemli. İşte bu iki öncü gösterge tüketicinin ve reel sektörün ekonomiye güveni kasımda dibe çöktü. Bunun anlamı tüketici harcamayacak, üretici üretmeyecek...