Kriz erken uyarı sistemi-1
2008-2009 kriz öncesi ekonomik öncü göstergelerin analiz edilmesi ve bu göstergelerin bugün neyi işaret ettiğinin değerlendirilmesinin yapılması bize birçok kriz sinyali vermektedir. Finansal krizlerde erken uyarı sistemi bu öncü göstergelerle oluşturulmaktadır.
BÜYÜME VE İŞSİZLİK
Büyüme oranları ile işsizlik oranlarını karşılaştırarak yorumlamak önemli bir öncü göstergedir. Şu sorulara yanıt aranır.
- Yüksek büyüme oranına rağmen işsizlik oranı yüksek mi?
- Düşük büyüme oranına rağmen işsizlik sayısı ve oranı artıyor mu?
Buna evet diyorsanız kriz sinyali var demektir.
- Büyüme oranları yüksek bir orandan sürdürülebilir bir durumda mı?
Buna hayır diyorsanız kriz sinyali var demektir.
Büyüme oranı son 3 yıldır yüzde 5’in altında ama işsizlik yüzde 10’un üstünde ve artıyor
ENFLASYON
TÜFE’deki artış makro ekonomik istikrarsızlığı gösterir. Enflasyon devamlı artıyorsa reel kur değerleme oranını artırır; yani devalüasyon riski her zaman gündemdedir. Yatırımlar düşer ve milli gelir yeterli büyüyemez. Bu durum ekonomide belirsizliğin artması ve krizin habercisi olmaktadır.
Bizde enflasyon yüzde 10’ların altına inmiyor. Yani ekonominin tansiyonu düşmüyor.
DIŞ TİCARET AÇIĞI
Kriz sinyal öncü göstergelerinden olan dış ticaret açığı ile ilgili şu soruların sorulması gerekir.
- Dış ticaret açığı ihracatın azalmasından mı yoksa ithalatın artmasından mı kaynaklanıyor?
- İthalatın fiziki düşmesinden dolayı mı yoksa kurların yükselmesinden mi dış ticarette azalma gerçekleşiyor?
- Dış ticaretteki azalmanın nedeni petrol gibi ithalatta önemli olan girdilerin fiyatlarının düşmesi midir?
- İhraç edilen ürünlerin üretiminde kullanılan girdilerin önemli bir kısmı ithal girdi mi?
Bu soruların yanıtları kriz sinyali olarak size bir fikir verebilir. Bizim, dış ticaretimiz hem kurların yükselmesinden hem de petrol fiyatlarının olağan dışı düşüşünden etkileniyor. İhraç edilen ürünlerimizin üretiminde önemli miktarda ithal girdi kullanılıyor. Bu itibarla dış ticaret açığının bu etkenlerle azalması kriz habercisidir.
CARİ AÇIK
Cari açıktaki gelişmeler, cari açığın yatırım harcamalarından kaynaklanıp kaynaklanmadığı önemli bir kriz öncü göstergesidir. Şu soruların yanıtı aranır:
- Cari açık yatırım harcamalarının azalmasından mı düşüyor?
- Dış ticaret açığının düşmesinden mi azalıyor?
- Cari açığın artmasında veya azalmasında turizm, yabancı sermaye gelirlerinin etkisi veya katkısı nedir?
- Cari açığın GSYH’ya oranının düşmesi büyüme oranının düşmesinden mi ileri geliyor?
Bizde cari açık yıllardır çok yüksek seyrediyor. GSYH’ya oranı yüzde 7-8’lere çıktı. Şimdilerde dış ticaret açığının yukarıda saydığımız nedenlerden dolayı düşmesi sonucu azalmış durumda. Ama bu azalışın niteliği, krizin sinyallerinden biri...
KISA VADELİ BORÇLAR
Bir ülkenin kısa vadeli borçları artıyorsa o ülke ekonomik anlamda kriz riskine karşı duyarlıdır. Kriz erken uyarı sisteminde en önemli öncü göstergelerden biridir.
Şu anda ülkemizin 134 milyar dolar kısa vadeli borcu ve bir yıl için 200-220 milyar dolar döviz ihtiyacı vardır. Dış ve iç borçlarımız artış göstermektedir.
BÜTÇE DENGESİ
Kriz erken uyarı sisteminde bütçe açığının kamu borç stokuna oranına bakılır. Bu oranın yüksekliği kriz habercisidir. Ülkemizin kamu borç stoku içinde iç borç stoku önemli orandadır. Kısa vadeli borç stoku 78 milyar TL’dir. Dış borç stoku ihmal edilebilir durumdadır. Bütçe açığının kamu borç stokuna oranı yüzde 50’lere yaklaşıyorsa bu kriz sinyalidir.
Devam edeceğiz...