Kupada hüsran
CUMARTESİ akşamı Fenerbahçe ile derbi maçı oynuyorsunuz ve en önemli rakibinizi deplasmanda yeniyorsunuz. Üstelik kazanırken iyi de oynuyorsunuz. Arkasından Ziraat Türkiye Kupası çeyrek final maçında Alanyaspor ile yarı final için karşılaşıyorsunuz. Kadro aynı kadro, oyuncular aynı oyuncular, teknik direktör aynı teknik direktör, artı olarak kendi sahandasın. Sonuç: Hüsran.
Ben günler içerisindeki bu değişimi anlamakta güçlük çekiyorum. Bir takım bu kadar kısa zamanda bu kadar değişebilir mi? Özellikle ilk yarıda Galatasaray adına sahada olumlu hiçbir şey yoktu. İkinci yarıda Galatasaray biraz daha canlanır gibi olmasına rağmen, gollere direkler ve Alanyaspor kalecisi Marafona müsaade etmedi. Onun dışında belirtmek gerekir ki, Alanyaspor, maçın genelinde daha iyi oynayan taraftı ve yarı finale yükselmeyi de hak ettiler.
MUHAMMED YİNE ÜMİT VERDİ
Galatasaray'ın yeni transferlerinden bahsetmek istiyorum. Sarı-kırmızılılar, Deandre Yedlin'i sağ açık bölgesi için mi sağ bek için mi aldı bilemiyorum. Evet, hücuma katkısı var ama ilk yarıda birçok pozisyonda defansa geri gelmedi. İlk gol de onun hatası yüzünden oldu. Yedlin, umarım bundan sonraki maçlarda sağ bek olduğunu hatırlar.
Alanyaspor maçının 90 dakikasına baktığımızda Galatasaray'da maçın en iyisi yoktu ama kötünün iyisi Mustafa Muhammed idi. Muhammed'in gelecek maçlarda çok daha faydalı olacağı inancındayım. Çok kuvvetli, yere zor düşüyor, hava toplarına iyi çıkıyor ve iyi kafa vuruşları yapıyor. Galatasaray, mutlaka bu oyuncunun üstüne titremeli ve ortalarla daha çok beslemeli.
BELHANDA YERİNE FERNANDES OYNAMALI
Kupa maçının ikinci yarısında yeni transferlerden Gedson Fernandes de oyuna girdi. Fernandes'in de mevcut kalitesiyle ara transfer döneminin en iyi takviyelerinden biri olduğu görüşündeyim. İnşallah bu görüşümü teknik direktör Fatih Terim de paylaşıyordur ve sahada yararlı hiçbir iş yapmayan Belhanda'yı artık ilk 11'de görmeyiz.