Kutlu Sövgü

Girişim

Ön girişim yapıyorum sözü söze düzerek. İyileri güldürüp kötüleri üzerek. Yunus'tan, Kazak'tan, Eşref'ten beriye, Neyzen'den, Nazım'dan, Can'ımdan süzerek.

Dediler ki kesilen ağaç sövemezmiş, dili yokmuş. Ağacın dili yoksa, şairleri var! Şiirle söver! Dediler ki Allah'ın sopası yok ki dövsün! Allah'ın sopası yoksa, şairleri var! Şiirle döver! Dövgüsü ilahidir, sövgüsü kutludur.

Ağacın, tohumun, pamuğun ve çeliğin, ayın, yıldızın diliyle bağlayalım gelen yolu giden yola. Türkçenin derin katmanlarından dize dize, çıkartıp dipteki öfkeyi düze, başlayalım Kutlu Sövgü'müze.

Vira Bismillah! Sözüm kılıçtan keskin, boynum kıldan ince!
İlim Türk ili, dilim Türk dili!

I
Az sonra sizi onurlandıracağım, emin olunuz,
Hakkınız olan övgü şahsınıza sunulacak,
Post makamınıza postalanacak kişisel aslan payınız.
Nasıl aşk ederse zalime feleğin tokadı birden,
Doğrudan nüfuz edecek varlığınıza ol ruhani ulak.
Kalmayacak şerefsizliğiniz billahi lafta,
Birinci elden boynunuza asılacak kutlu yaftanız.

***

Şu anda sizi övüyorum, yüksek oktavlı,
Mertebenizin hak ettiği evsafta, sizi temin ederim,
İkmal ettiğiniz küfür, zatınıza sunulmakta.
Dadanmış harama marifetli makat mahalliniz ki,
Gerisin geri yutturuyorum heyetinize, kallavi,
Nursi'nizin ağız dolusu kustuğu risaleyi ihaneti.
Karanlık Hanınızı hicviyle mesh eyleyen,
Hem vallahi hem billahi Akif'in söz cenderesiyle:
Eğileceksiniz yalayana kadar taşlıklarını,
Üzerine basmakla zulüm ettiğiniz Cennet Vatanın.
Sizi övüyorum, muhterem şahsınıza hürmeten,
Ve hakikaten, tarikattan taşan mezbelenize,
Okkalı sövüyorum, Amerikan pezevenkliğinize,
İlle darbeli ve illa debdebeli buçuk sulbünüze.
Şu dinler arası ensest ilişkilerinize hem de şeddeli.
Şeyhiniz iyi bilir, Sykes - Picotcu, sene 1919,
İngiliz kumaşı gibi yatırmışlardı Asya'yı masaya.
Emperyalizm dokuz doğururken biat eylediniz,
Biri ol Veliniz, öbürü Nebiniz değil miydi?

***

İngiliz derin devletinin otomatik namussuzu,
Osmanlı arşivlerinde mevcuttur padişah tuğrasıyla,
Damgalı vesikasıyla dibini kurtaracak imiş.
Almış çalıyor Frengistan zilini, milli diye,
Bakın ki gebeşin sindirim sistemi tersine dönmüş.
Tepinirken tarihin çöplüğünde ehli domuz,
Güdüyor hindileri hinoğlu hin büyüklü küçüklü,
Üst aklın kendine monte ettiği takma çükle.

***

Uçtunuz geviş getiren mandalar gibi İslam ufkunda,
Dolar dağlarının tepesine kondunuz, tek ayak.
Gayet letafetle, ağzından necaset saçan üstadı facia,
Koymadı mektepte iğfal etmediği tek sübyan.
Oturmuş kaptan köşküne, gidiyor Cennet meşkine,
Kanatlarda hafızı Mossad, uçuş hocası CIA.
Giymiş Batı kürkünü faziletsiz Fazıl nutuk satıyor:
Görüldüğü yerde ezilmelidir başı Ata ile Türk'ün.

***

Yerlerin ve göklerin tanıklığıyla bildiriyorum ki:
Bilir mi bilmez mi zaviyesini yitiren meczup,
Bak ki, Allah'ı yüksek kura tebdil eyleyen oldu helak.
Masiva'dan nasibi neyse, koyup malı yerli yerine,
Gündüz gözüyle, takır takır tarikat mülkü niyetine...
Kayıtlıdır kamu evraklarında yüz küsur cüz,
Topyekun Amerikancı medyumlarınıza dümdüz.