Yandex
01 Nisan 2025 Salı
İstanbul 14°
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Mersin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Lazkiye askeri üssünü kim neden vurdu?

Mehmet Yuva

Mehmet Yuva

Gazete Yazarı

A+ A-

Lazkiye'de sahur saatlerinde saldırı anlarına şahit olan ahali şiddetli depremi andıran sarsıntı ile kendilerini çatılara ve sokaklara attı. Lazkiye, 6 Şubat depreminden de en çok etkilenen Suriye vilayetlerinden. Çatıya telefonlarıyla çıkan ahali ikinci bir sarsıntı ile daha çok korkmaya başlar. Bu sefer sarsıntıya sebep olan alçaktan uçan savaş uçakları ve SİHA’ları görürler. İlk füze saldırısını kayda alamayan ahali ikinci, üçüncü ve dördüncü füze saldırısını net görmüşler ve kayda almışlar. Füzeler Lazkiye El-Abyad Limanı (Lazkiye Limanı) ile bu limanın yanında yer alan eski Suriye Arap Cumhuriyeti Ordusunun 110. Deniz Tugayını hedef aldı. İlk belirlemelere göre ağır silah depoları, zırhlı araçlar ve 400 kadar oldukları tahmin edilen terör örgütleri militanlarının kaldığı barakalar havaya uçurulmuş. Canlı olarak paylaşılan görüntülerde füze saldırılarından sonra hasıl olan şiddetli patlamalara silah depolarının sebebiyet verdiği aşikar oluyor.

Esad’dan sonra Şara (El-Colani) askerleri aynı isimle bu üssü yabancı savaşçılarla birlikte kullanmaya başlamış. Suriye sahil bölgesinde Alevilere karşı soykırım amacıyla yapılan katliamlara İdlib bölgesinden gelerek iştirak eden çok kimlikli yabancı savaşçılar tarafından kullanılıyor. Bu durum bazen Şam geçici yönetimi (HTŞ) ile müttefik olduğu bu farklı mahalli-yabancı örgütler arasında ciddi sorunlar yaratmış. En nihayet Alevi katliamları sonrasında Ahmet Şara rejimi üzerinde artan mahalli ve uluslararası baskılar kendisi ve yabancı savaşçılar arasında çok ciddi gerginlikler ve hatta bazı yerlerde çatışmalara sebep olmuş. Bu saldırıların kim tarafından ve kimi hedef aldığı hususunda birinci derece saha kaynakları ve görgü şahitlerinden elde ettiğimiz bilgi ve iddiaları yorumsuz sunuyoruz:

Bu operasyonun arkasında Şam geçici yönetimin olduğunu söyleyenler olduğu gibi, Şam yeni rejimi resmi medyasına göre saldırıyı İsrail yapmış. Birçok mahalli ve yabancı haber ajansları da bu resmi iddia üzerinden haberi duyurmuş. Bu iddiayı, yani saldırıyı İsrail’in yaptığını söyleyenlerin gerçeği yansıtmadığını söyleyen görüş sahipleri; Şam yönetiminin sırtında bir kambur oluşturan ve kontrol dışı hareket ederek zarar veren yabancı savaşçılardan kurtulmak istediğinin aşikar olduğunu. Ancak bu operasyonu aleni yapamayacağını ve üstlenemeyeceğini. Zira bunun Şam yönetimi-HTŞ ile onun sahadaki müttefik örgütleri arasında ciddi bir savaş ilanı olacağını, bu sebeple Şam rejiminin acelece saldırıdan İsrail'i sorumlu tutmuş olabilir. Bu operasyonda Türkiye de yardımcı olmuş olabilir. Sahil bölgesinde yaşanan Alevi katliamının çığırından çıktığı, daha çok kriz ve çatışmanın meşruiyet peşinde koşan Şam yönetimine ciddi zararlar verdiğini ve bu tür krizlerin İsrail’e yaradığını gören Ankara'nın sahil bölgesindeki yabancı savaşçıların kontrolden çıktığını ve birden fazla yabancı istihbarat örgütleri tarafından kullanılıyor olabileceklerini tespit etmiş olabilir. Bu gerçeklikten hareketle, Erdoğan kurmaylarının da tavsiyesiyle, yabancı savaşçıların bölgeden çıkması için bu operasyonun tanzim edildiğine inanıyorlar.

ÜSTLENEN YOK

Henüz hiçbir taraf sorumluluk üstlenmiş değil. İsrail savaş uçakları özellikle son haftalarda Süveyda ve Dera bölgelerine düzenli hava saldırıları yapıyor. Humus Vilayetine üç gün içinde birçok hava saldırısı düzenledi. Hedef aldığı askeri üsler, özellikle İsrail’in Esad kalıntıları üslerin tümünü imha edeceğine kadar durmayacağını ve bu üslerin yen Şam Rejimi tarafından kullanılmasına izin verilmeyeceğini iddia etse de Netanyahu’nun hedef aldığı bölgeler özellikle Türkiye’nin askeri üs olarak kullanacağı iddia ettiği Tadmur ve T-4 askeri üsleri. İsrail, Lazkiye için henüz bir açıklama yapmadı. Ama Akdeniz’e kıyısı olan bu üslerin Şam rejimi ve Suriye’de askeri üs arayışında olmadığını iddia eden Erdoğan hükümeti tarafından istihdam edilmesi olasılığına bile razı olmayacağı aşikar.

Bu tür operasyonları sahada yapabilecek 5 kuvvet var: İsrail, ABD, Türkiye, Rusya ve Lübnan Hizbullah'ı. Suriye'de şahit olduğumuz Alevi katliamlarında evlatlarını kaybetmiş bir anne olan L. M. yaptığı açıklamada "Bu operasyonun kadir gecesinde olması dualarımıza bir cevaptı. Henüz reşit olmayan 3 bebeğimi gözümün önünde katlettiler. Yapan ve yaptıran herkes cinayetlerinin ve zulmünün hesabını verecek. Zalimin zulmü kimsenin yanına kar kalmayacak. Bu füze saldırısını kimin yaptığı önemli değil. Kim yaptıysa Allah ondan razı olsun." dedi.

‘SAVAŞ YENİ BAŞLIYOR’

Hatırlar mısınız, Rusya Dışişleri Bakanı Lavrov Eylül 2019'da “Suriye'de Savaş Bitti” demişti. Biz de 15 Eylül 2019'da “Bay Lavrov! Suriye’de savaş henüz bitmedi...Suriye’de savaş henüz yeni başlıyor” demiştik. İlginç olan Lazkiye Limanı ve askeri üssüne yapılan hava saldırıları Rus yazar Aleksandr Dugin’in Erdoğan’ın siyasi geleceği hakkında 25 Mart günü Arktos Journal’de kaleme aldığı yazısında “Erdoğan’ın Suriye’de El-Colani’yi iktidara taşımakla Ölümcül Bir Hata yaptığını” iddia ediyor. “Erdoğan Daha Önce Destek Aldığı Rusya ve İran’dan Neden Artık Destek Alamaz” çok sert eleştiri ve “tehdit” ihtiva eden bu yazısından sonra Lazkiye Limanı ve askeri üssünün hedef alınmasını Rusya’ya isnat edenler oldu.

İşin içinde şimdilik Rusya görünmüyor ama gaybı ve devletlerin laboratuvarlarında pişirilen planları yalnızca Allah bilir. Dünyanın kaderini elinde tutan ve dengeleri tartan kantar Suriye'nin kantarıyla, topuzuyla kaderiyle, oynadılar. Maalesef Suriye savaş hamuru daha çok kan kaldıracak, daha çok ciddi sonuçlar doğuracak gelişmelere gebe olacak.

Suriye HTŞ