Maaşlara zam bir ay bile dayanmadı

Asgari ücrete temmuz ayında zam yapıldı.

Oran da fena değildi.

Yüzde 34.

8 bin 500 liradan 11 bin 402 liraya yükseldi.

Herkes sevindi.

Türk-İş Genel Başkanı Ergün Atalay uyardı.

“Önemli olan zamların durması.

Durmazsa artışın anlamı olmaz” dedi.

Korkulan oldu.

AÇLIK SINIRI

Türk-İş temmuz ayı verilerini açıkladı.

Gidişat hiç de iyi değil.

Mutfak enflasyonu çift hane.

Yüzde 12,38.

12 aylık ortalama değişim yüzde 107.

Aylık 2, yıllık ortalama 3 hane.

Açlık sınırı 11 bin 658 liraya yükseldi.

Yoksulluk sınırı ise 37 bin 974 lira.

Bekarın “yaşama maliyeti” 15 bin 123 lira.

BİR AYDA ERİDİ

Asgari ücretli zamlı maaşını daha yeni aldı.

Yapılan zam bir ay bile dayanmadı.

“Açlık sınırı”nın altında kaldı.

Asgari ücret 11 bin 402.

Açlık sınırı 11 bin 658.

256 lira ekside.

Daha önümüzde 5 ay var.

Simit bile 10 lira oldu.

Mutfak enflasyonu aylık çift haneye çıktı.

Bir süre böyle devam edeceği açık.

Merkez Bankası da hedefini yukarı çekti.

Yıl sonu için 22,3 hesaplamıştı.

Yüzde 58 olarak revize etti.

EMEKLİNİN DURUMU

Asgari ücretlinin hali…

Diğer emekçiler için de geçerli.

Toplu sözleşmelerde yapılan artışlar...

Alım gücü hızla eriyor.

Emeklinin durumu iyice vahim.

Milyonlarca emeklinin maaşı: 7 bin 500 lira.

Sıfır zam aldılar.

Diğerlerinin aldığı zam da yüzde 25.

Emeklinin enflasyonu mutfak enflasyonu.

Zaten başka bir şey almaya hali yok.

Türk-İş yüzde 12, 38 hesaplamış.

Yüzde 25 hesaplayanlar da var.

Emekliye yüzde 25 zam şimdiden uçtu.

Tepkiler çığ gibi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan…

“Yıl başında telafi edeceğiz” dedi.

Ama emeklinin yıl başına dayanması çok zor.

3 AYLIK ARTIŞLAR

Memur sendikaları çözüm arayışında.

2024-2025 için devredeler.

Toplu sözleşme çalışmaları başladı.

Hazırlanan teklif…

Ekonomide yaşanan durum dikkate alındı.

2024 yılı için 3’er aylık zamlar önerildi.

“Birinci üç ayda yüzde 35.

İkinci üç ayda yüzde 10.

Üçüncü üç ayda yüzde 15.

Dördüncü üç ayda yüzde 10.”

Yaşananların boyutu açısından önemli.

ÖTV, KDV

Katma Değer Vergisi (KDV).

12 Eylül sonrası Özal’la hayatımıza girdi.

Kazanandan değil, herkesten vergi.

Vergi tabana(!) böyle yayıldı.

Arkasından ÖTV geldi.

Lüks ve sağlığa, çevreye zararlı ürünler içindi.

Sonra lüks mallarda sıfırlandı.

Temel ihtiyaç ürünlerine yayıldı.

KDV, ÖTV, ilk başlarda daha hafifti.

Alıştıra, alıştıra büyüdü.

Vergi gelirlerinde aslan payını aldı.

Herkesin işine geldi.

İktidar olmadan eleştirdiler.

İktidara gelince daha da artırdılar.

İşin kolayı buydu.

BÖYLE GİTMEZ

Fiyat artışları devam ediyor.

Peş peşe yapılan petrol zamları…

Diğer ürünlere de yansıyor.

Tarımda ilaç, tohum, gübre, …

Ulaşılması giderek zorlaşıyor.

5 aylık artış yüzde 90’a yükseldi.

Önümüzdeki günlerde etkisini gösterecek.

Sebze, meyve fiyatlarını yükseltmesi kaçınılmaz.

Birçok üründe taneye dönüldü.

Artık insanlar komşusuyla anlaşıyor.

Ortak kavun, karpuza giriyor.

İşçi, memur, emekli, esnaf, sanayici, …

Sık sık “böyle gitmez” diyordu.

“Böyle gitmez” sesleri daha da yükseliyor.