24 Kasım 2024 Pazar
İstanbul
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Masaldan uyanalım gerçek kahramanlara bakalım

Nadir Temeloğlu

Nadir Temeloğlu

Site Yazarı

A+ A-

HAYDİ bizim çocuklar... 

Uh ah dev adam, 12 dev adam...

Filenin Sultanları’nın yanındayız...

Filenin Efeleri galibiyet peşinde...

Büyüksünüz Potanın Perileri...

CANINIZ SAĞ OLSUN DA...

A Milli Futbol Takımımızın, A Milli Erkek ve Kadın Basketbol Takımlarımızın, A Milli Kadın ve Erkek Voleybol Takımlarımızın lakapları bunlar.

Maçları öncesi büyük reklam yapılır. Meksika dalgası gibi heyecan dalgası estirilir. Milli birlik ve bilincimizin sembolü haline getirilir. Seyirciler stadyumları, salonları doldurur. Hepsi birer masal kahramanı karakteriyle anılıyor. Ama bir gerçek var. Uzun zamandır bir başarı yok. Aksine dünya sıralamasına bakıldığında gerileme mevcut. Her yenilgiden sonra “Canınız sağ olsun.”, “Üzülmeyin.” manşetleri atılıyor...

Masaldan uyanalım gerçek kahramanlara bakalım - Resim : 1

BÜTÇE DEĞİL YÜREK İŞİ

Bir de Ampute Milli Futbol Takımımız var. 2004 ve 2008 yıllarında ikinci olduğu Avrupa Şampiyonası’nda 2017 ve 2021 yıllarında üst üste iki kez şampiyonluğu kazandı. Ve madalya koleksiyonunu geçen günlerde tamamladı. Artık onlar Dünya Şampiyonu.

Onların masalsı bir adı yok.

Onların büyük bütçeleri yok.

Onların büyük maaşları yok.

Onların yüksek piyasa değerleri yok.

Onlar almamış, bu vatana vermiş.

Elini vermiş, ayağını vermiş, gözünü vermiş, kolunu vermiş. Aydınlık, onların farkını 11 Ekim’de sürmanşetten şu başlıkla ortaya koymuştu: “Onların farkı milli bilinçleri!” Fakat sözde masal kahramanları kadar kendilerine ne medyada yer bulabiliyorlar ne konuşuluyorlar ne de reklamları yapılıyor. Sessizce kazanıp sessizce kutluyorlar.

Masaldan uyanalım gerçek kahramanlara bakalım - Resim : 2
11 Ekim tarihli Aydınlık, Ampute Milli Futbol Takımımızın başarısını sürmanşetinden böyle duyurdu.

MİLLİ BİLİNÇ ARTIRILMALI

Diğer alanlarda bırakın başarıyı artık “İyi oynadık.” da diyemiyoruz. Kazandığımız maçlarda bile kötü oyunu konuşuyoruz. Ama Ampute Milli Futbol Takımımız kora kor mücadelesiyle, yeteneğiyle, oyun zekasıyla, yürekli mücadelesiyle hepsinden ayrılıyor. Artık takımlarımıza masalsı adlar vermek yerine gerçeği konuşmanın zamanı gelmedi mi?

Dikkat ederseniz, daha çok paranın döndüğü alanlarda daha az başarı elde ediyoruz. Boks, satranç, güreş, okçuluk, tekvando, ampute futbol... Daha az bütçeli branşlarda ise daha büyük başarılar kazanıyoruz. Çünkü bu alanlarda milli bilinç, amatör ruh daha baskın. O halde büyük bütçeli branşlarda artık reklamı artırmak yerine milli bilinci artırmak gerekmiyor mu?

Mustafa Kemal Atatürk, spor için, “Her çeşit spor faaliyetini Türk gençliğinin milli terbiyesinin ana unsurlarından saymak lâzımdır. Bu işte hükümetin şimdiye kadar olduğundan daha çok ciddi ve dikkatli davranması, Türk gençliğinin spor bakımından da milli heyecan içinde, itina ile yetiştirilmesi önemli tutulmalıdır.” diyor.

Bu sorun aynı zamanda bir hükümet ve program sorunudur.