MATİL hidrojen devrimi için kamu desteği bekliyor

Ülkemizde yapılamayan ürün testlerini gerçekleştirmek üzere Çelik İhracatçılar Birliği’nin (ÇİB) desteği ile 2016 yılında İstanbul Teknik Üniversitesi Ayazağa Yerleşkesi’nde faaliyetlerine başlayan MATİL, yerli ve milli test merkezi olarak işlev görüyor. Daha önce İngiltere'de yapılan testler ülkemizde yapılmaya başlayınca bu yolla yurt dışına yüz binlerce dolarlık döviz çıkışı da MATİL sayesinde azalmış oldu. Pazartesi günü ÇİB Başkanı Adnan Aslan ve MATİL Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Tecdelioğlu ile birlikte ziyaret ettiğimiz test merkezinde edindiğimiz bilgilere göre bugüne kadar 14 bin 487 teste imza atan MATİL yeni döneme hazırlık için ilave yatırımı ihtiyaç duyuyor.

İHRACATÇININ KAYNAĞI BÖYLE İŞLERE HARCANMALI

Yeni yatırım alanı ise hidrojen alanında olacak. Malum dünya bir hidrojen devrimine hazırlanıyor. Hidrojeni taşımak için kullanılacak tanklar özel bir niteliğe sahip olmalı. Çünkü “hidrojen gevrekliği” diye bir olay var. Bu ürünler yeni bir pazar açacak. Türkiye'nin bu pazardan pay alabilmesi için hidrojen gevrekliğine dayanıklı ve geçerli testleri sağlamış çelik ürünlerine ihtiyacı var. MATİL işte bu testleri yapmak için İTÜ Kampüsü'nde ilave bir yatırım yapmak istiyor.

Bugüne kadar 43 farklı ülkeye test ihracatı yapan MATİL'in yeni kurulacak test merkezi 3.5 milyon avroya mal olacak. Halihazırda bir milyon avroluk harcama yapıldı ve 2.5 milyon avroluk kaynağa daha ihtiyaç duyuluyor. MATİL'in yıllık gelirleri ile bunun yapılması yıllar alır.

Artık Hazine ve Maliye Bakanlığı mı, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı mı yoksa Ticaret Bakanlığı mı kim olursa bu yatırım için ihtiyaç duyulan kaynak için kamu desteği vermesi gerekiyor. İhracatçı birliklerini yakından takip ettiğim için her olayda gündeme gelen yedek akçeler var. Bu kaynaklar nedense kamu kaynağı diye el konulup sağa sola aktarıldı yıllarca. Oysa MATİL benzeri yapılar için de kullanılabilir. İGE'nin ihracata katkısı ne ise MATİL'in de odur. Türkiye'nin ihracatına, Türk ihracatçısına uluslararası geçerli sertifika veren bir test merkezine yine ihracatçının kaynaklarından destek sağlanmalıdır.

VAN NUMUNELERİ ÇÜRÜK

Ziyaretimiz sırasında verilen bilgilere göre, İstanbul Havalimanı, Çanakkale Köprüsü, Akkuyu Nükleer Santrali gibi projelerde yer alan firmalara test analiz konusunda mevcut altyapısı ile hizmet veren MATİL ayrıca yurt dışından BLHarbert, Bauhaus gibi birçok kuruluşla da test analiz hizmeti sunuyor. MATİL’in, yurt dışında UKCARES, NordCert, OCAB gibi sertifikalandırma kuruluşlarına test analiz hizmetleri sunduğunu belirten Mustafa Tecdelioğlu, Van depreminden alınan numuneleri test ettiklerini ve hiçbirinin standarda uygun çıkmadığını söyledi. Tecdelioğlu, şimdi teknik üniversiteyle beraber bu deprem bölgesinden de alınan numuneleri test edeceklerini ifade etti. Tecdelioğlu, “Her deprem yönetmeliği önemli ama gerçekten çevik donatısı, demir beton kalitesi, işçilik kalitesi düzgün olsaydı zemin etrafı ve zemin buna göre yapılsaydı bugün işimiz çok azdı." diye konuştu. Birçok ülkenin nervürlü inşaat çeliği standardı bulunduğunu belirten Tecdelioğlu, "Bizdeki inşaat çeliği TS708. En son 2016'daki versiyonu çıktı. Bizim ihraç ettiğimizde B-420B var, B500 var. Bir de 600'ler var şu anda nükleer santrallerde kullanılıyor. İnşaat çeliğinde BS4449 İngiliz standardı birinci standarttır. ABD hariç dünyanın yüzde 90'ı bunu referans alıyor. Bizim TS708 standardımız da öyle. Nükleer santraldeki kullanılanların testleri buna göre yapılıyor. Testler de BS4449'a göre yapılır. A-600 diye geçiyor ve çok özel bir çelik." bilgisini verdi.

ECDADIN 400 YIL ÖNCE YAPTIĞINI YAPAMADIK

MATİL ziyaretimizde sohbet ettiğimiz uzmanlar Eyfel Kulesi'nin çelik yapı anlamında bir zirve olduğunu belirttiler. Binaların üçüncü kattan sonra çelik yapılması sayesinde depreme dayanıklılık anlamında uygun olacağını da kaydeden uzmanlar, gelişmiş ülkelerin çelik yapılara ağırlık verdiklerini ifade ettiler. 1557'de yapımı tamamlanan ve Mimar Sinan tarafından inşa edilen Süleymaniye Camisi ile 1617'de yapımı tamamlanan ve Mimar Sinan'ın öğrencilerinden Sedefkâr Mehmed Ağa tarafından yapılan Sultanahmet Camisi'nin restorasyon süreçlerinde alınan numuneler de MATİL'de incelendi. 400 yıl önce yapılan bu eserlerde yekpare demirler kullanılırken günümüzde parçalı demirlerin kullanıldığını kaydeden uzmanlar, parçalı demirlerin daha zayıf olduğunu belirttiler. “Ana taşıyıcı çeliktir. Çelik betonsuz olur ama beton çeliksiz olmaz.” diyen MATİL'deki uzmanlar, tarihi yapıların kolonlarında yüzyıllar önce demir kullanıldığına dikkat çektiler.