MİT ByLock’u nasıl ele geçirdi?

Haftalardır ByLock’la yatıp kalkıyoruz. Dün de Yargıtay binası ile Ankara Adliyesi'nde arama yapıldı.

189 hakim ve savcı hakkında gözaltı kararı alındı. Hakim ve savcıların Bylock kullandığı tespit edildi.

HSYK 2. Dairesi, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının FETÖ soruşturması kapsamında, "ByLock" programı kullandığı tespit edilen 184 hakim ve savcıyı açığa almıştı.

Hakkında gözaltı kararı verilenler arasından Ankara Cumhuriyet Başsavcılığında görevli iki Cumhuriyet Savcısı, bir HSYK müfettişi, iki Ankara İdare Mahkemesi üyesi, 5 Danıştay Tetkik Hakimi ve 13 Yargıtay Tetkik Hakimi bulunuyor.

ByLock, FETÖ mensuplarının gizli haberleşme ağı. Bilgisayar aracılığı ile ya da telefonun Bluetooth’u aracılığıyla yükleniyor. FETÖ’nün daha önce haberleşme için Line, WhatsApp, Viber, Tango gibi programlar kullandığı, ancak güvenlik açığı nedeniyle bu programlardan vazgeçtiği biliniyor. Fetullah Gülen’den bölge imamlarına, bölge imamları aracılığıyla il ve ilçe imamlarına gelen tüm emir ve talimatların Bylock üzerinden ulaştırıldığı belirlenmişti.

FETÖ’nün ByLock haberleşme ağını kullandığını MİT’teki bilişim uzmanları ortaya çıkardı. ByLock, 24 Aralık 2014’te ‘Turkuaz’ denilen bir programla şifreli/kodlu hale getirildi. Devletin çeşitli kurumlarında bu programı kullanan militanların sayısının, 150- 180 bin arasında olduğu ifade ediliyor.

ByLock, TÜBİTAK’daki FETÖ’cüler tarafından geliştirildi, şifreli/kodlu bir haberleşme ağına dönüştürüldü. TÜBİTAK'ın eski yöneticisi Mesut Yılmazer Tavşanlı'da tutuklandı. ByLock’un açığa çıkmasından sonra örgütün ‘Eagle’ programını kullanmaya başladığı belirtildi. MİT, ByLock’un veri tabanının Litvanya’da olduğunu saptadı.

13 MİLYON DOLARA

Hayatını FETÖ ile mücadelede geçirmiş bir emniyet müdürü, bundan sonraki gelişmeleri şöyle anlattı:

“MİT, sistemin Litvanya’da depolandığını öğrendikten sonra bu ülkeye elemanlarını gönderdi. Şirket yöneticileri ile görüşüldü. Veri tabanının bir kopyası istendi. Şirket bunu reddetti, “veremeyiz” denildi. Bunun üzerine MİT ne mi yaptı? 15 Temmuz darbe girişiminden bir süre önce şirketi 13 Milyon Dolar’a satın aldı!”

________________________________________________________________________________________

Şehitlik- gazilik de farklı oldu

Güneydoğu’da PKK’ya karşı mücadelede şehit edilenlerin yakınlarına, gazilere verilen tazminat ve bağlanan maaşlarla, 15 Temmuz darbe girişiminde şehit edilenlere verilen tazminatlar, ailelerine bağlanan maaşlar da birbirinden hayli farklı. (Saygı Öztürk, Sözcü, 14 Ekim 2016)

________________________________________________________________________________________

Koçtürk ve Baysal unutulmasın

Yaşamını gıda emperyalizmi ile mücadeleye adayan, Türk tarımını korumak ve geliştirmek için ‘büyük güçlerin’ baskısına bile cesurca direnen Türk aydını Doç. Dr. Osman Nuri Koçtürk’ün, memleketi Karşıyaka’da belediyenin yaptırdığı büstü, bugün açılacak... Koçtürk ‘tarhana’ önerirken, onun öğrencisi Prof. Dr. Ayse Baysal da ‘Mercimek yiyin’ derdi. Karamanlılar da Baysal’ı unutmamalıdırlar. (Yalçın Bayer, Hürriyet, 14 Ekim 2016)

________________________________________________________________________________________

Gülen nerede yanıldı

Çok büyüdüler, kendilerinden çok emindiler. İşleri her yerde tıkırındaydı. Ama bir anda her şey altüst oluverdi.

Peki nerede yanıldılar? Aşırı güven, güç zehirlenmesi denilen şey helak sebebleri oldu. Evdeki hesaplar çarşıya uymadı. (Abdurrahman Dilipak, Yeni Akit, 14 Ekim 2016)

________________________________________________________________________________________

Amerika kalleş, Rusya Kardeş

Türkiye ise yıllardır müttefikinden aldığı savunma sanayi ürünlerinden sonra çok stratejik olan hava savunma sistemini Rusya'dan almaya karar veriyor. Artık dilimize pelesenk olan tekerlemenin de 13-14-15 Amerika kalleş, Rusya kardeş olarak düzeltilmesi gerekmiyor mu? (Orhan Uğuroğlu, Yeniçağ, 14 Ekim 2016)

_______________________________________________________________________________________

Bahçeli

Kendi partisi için yakın bir gelecekte iktidar umudu olmayan Bahçeli, bundan sonra da Türkiye’yi ideolojik olarak büyük oranda örtüştüğü AK Parti’nin yönetmesini daha makul ve mantıklı buluyor. (Mehmet Ocaktan, Karar, 14 Ekim 2016)