22 Kasım 2024 Cuma
İstanbul
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

NATO genişledikçe PKK güçleniyor

Gaffar Yakınca

Gaffar Yakınca

Eski Yazar

A+ A-

12 askerimizin şehit olduğu saldırılar, PKK’nın boyunu aşıyor.

Birincisi 12 şehit büyük bir kayıp. Çünkü 2015 yılından beri yapılan tüm sınır ötesi operasyonlardaki toplam şehit sayımız 280. Kayıplarımız, genellikle askerlerimiz intikal halinde iken veya sıcak çatışmada oluşmuş. Yani Dağlıca felaketinden beri bir baskın yolu ile böyle büyük kayıp verdiğimiz olay yok.

İkincisi, coğrafya ve mevsim koşulları, teröristlerin böylesi bir eylem yapabilmesi için uygun değil. Yazın bile hareket etmenin kolay olmadığı sarp bir coğrafyadan söz ediyoruz. Üstüne, çok ağır kış koşulları var. Sis, görüş mesafesini sıfıra indiriyor.

PKK’YA İSTİHBARAT, İNTİKAL VE SİLAH DESTEĞİ

PKK’nın bu koşullar altında böylesi bir eylemi kendi başına gerçekleştirmesi imkansız. Askeri uzmanlar, örgütün üç konuda dışarıdan destek aldığına kesin gözü ile bakıyorlar: İstihbarat, intikal ve donatım.

TSK, terör operasyonları konusunda tartışmasız dünyanın en iyi ordusu. Harekat planları ve geçici üs bölgeleri son derece gizli tutuluyor. Bu mevsim şartları altında gece görüş sistemleri bile çalışmıyor. Ancak belli ki çok gelişkin imkanları olan bir güç, askerlerimizin yerine dair istihbaratı PKK’ya ulaştırmış. Bu teknoloji bugün sadece birkaç devletin elinde var.

Teröristlerin bu eylemi yapabilmeleri için üs bölgesine yaklaştıklarında yorgun düşmemiş olmaları lazım. En az 50-100 km’lik bir mesafeyi eksi yirmi derece ve ağır kar altında kat edip bir de üstüne çatışmaya girebilmek için helikopter veya ZPT gibi gelişmiş intikal imkanlarına sahip olmak lazım. Bu tip ulaştırma imkanları yakın zamana kadar PKK’nın elinde yoktu. Belli ki bazı devletler PKK’ya bu imkanları sağlamışlar.

Son olarak, TSK gibi bir ordu ile çatışabilmek için çok gelişkin silahlara sahip olmak gerekiyor. Askerlerimize saldıran örgütün elindeki silahlar eskisi gibi basit piyade tüfeklerinden ibaret değil. Örgütün gece görüş sistemlerine, bomba atar gibi çok gelişkin silahlar ve hatta füze sistemlerine sahip olduğu anlaşılıyor. PKK bir devlet olmadığına göre, bunların da bazı devletler tarafından tedarik edildiği anlaşılıyor.

PKK DEĞİL, HAYDUT DEVLET ABD

Şimdi geldik kilit soruya: PKK’yı böyle teçhiz ederek, böyle destek vererek askerlerimizi şehit eden devlet kim?

Bu sorun çok açık ve sade bir yanıtı var: ABD. Çünkü ABD, PKK’ya silah yardımı yaptığını saklamayan, bunu kendi iç yasalarına da uydurmuş ve hatta terör örgütüne “benim kara gücüm” diyecek kadar ileri gitmiş bir devlet.

Böyle devlet olur mu? Olur ama ona literatürde haydut devlet denir. ABD, terör örgütüne 40 bin tır ve 4 bin uçak dolusu silah hibe etmiş bir haydut devlet. Dolayısı ile savaştığımız güç terör örgütü değil onu teçhiz eden Amerika.

Peki PKK’nın hamileri sadece ABD’den mi ibaret? Tabii ki hayır. Birkaç istisna dışında tüm NATO üyeleri PKK’yı şu ya da bu biçimde destekliyor. Yani NATO’nun büyümesi demek, PKK’ya destek verenler kulübünün de genişlemesi anlamına geliyor.

ASKERİMİZE İSVEÇ BOMBASI

Adaylık için bekleyen İsveç de üye olmadan önce üyeliğin şartlarını yerine getiriyor. Nedir o şartlar biliyor musunuz? Sakın ha aklınıza Türkiye’nin talepleri falan gelmesin. Bugün NATO’ya üye kabul edilmenin ilk koşulu PKK terörüne koltuk çıkmaktır. İsveç de işte bunu yapıyor. PKK’nın elinde İsveç yapımı çok sayıda silah var. Bu silahları “PKK’ya karşı kullanırsın” diye Türkiye’ye vermeyen İsveç, PKK’ya adeta bağışlıyor. Sonra da o silahlarla askerlerimiz şehit ediliyor.

İsveç’in adaylığı konusu mecliste. Hayatını ABD silahlarına komisyonculuktan kazanan lobi de iş başında.  Bizi özellikle şu F16 konusu ile korkutmaya çalışıyorlar. Hava kuvvetlerimiz yirmi yıldır uçak almamışmış, çok zayıfmış… Sanki ABD’den aldığımız uçakları kullanmamıza izin vereceklermiş gibi!

İstiyorlar ki İsveç’i hemen “buyur” edelim. Oysa hem maddi hem manevi çıkarımız tam tersini söylüyor. En önemlisi de halkın ezici çoğunluğu, TBMM’den ülkenin onurunu korumasını, İsveç’e hayır demesini bekliyor.