NATO’cunun modern silah aşkı
Ulusal Kanal’da İsmail Hakkı Pekin komutanı dinliyorum. Konu NATO’dan çıkılması.Sn. İsmail Hakkı Pekin’in görüşleri yıllardır neden NATO içinde kalarak darbelerle, suikastlerle ülkemizi batı denetimine açık bir şekilde bıraktığımızı açıklıyordu. NATO bize silah vermiş, komutanımızın aklını ve gururunu almış. NATO’dan çıkarsak Kıbrıs’ı verirmişiz. Ukrayna olurmuşuz. Yalnız kalırmışız. Silahımız yokmuş, güçsüzmüşüz. Nükleer silahımız olmadığı için NATO’ya mecburmuşuz. Kıbrıs’ı alırlarsa hiçbir şey yapamazmışız. Bizi kim koruyacakmış. Kimle ittifak kuracakmışız. NATO’nun alternatifi yokmuş… Daha neler neler. Bu hazin manzaraya karşı Vatan Partisi’nin NATO’dan Çıkma Karar ve Gerekçesi tam zamanında yayınlandı. Aslında bu karar her şeyi açıklıyor. Türkiye’nin geleceğini düşünen herkesin okuması gerekir. Ama özel olarak İsmail Hakkı Pekin’in iddialarına yanıt vermek lazım.
'NATO’DAN ÇIKIN BAKALIM ERTESİ GÜN KIBRIS’I ELİMİZDEN ALIRLAR'
Sn. İsmail Hakkı Pekin böyle buyuruyor. Pekin sıradan biri değil Türk ordusunda en yüksek rütbelerde komutanlık yapmış bir isim. Gören Kıbrıs’ın elimizde olmasını NATO sağlıyor zanneder. Nabıl Dina, Nemesis gibi tatbikatları ABD, İsrail, GKRY ve Yunanistan Kıbrıs, Türkiye’nin elinde kalsın diye yapıyor. Ordu NATO’da, Kıbrıs Türkiye’de. Şükürler olsun!
Doğu Akdeniz’de doğalgaz çıkarmaya çalışıyoruz ya bırakın onu, balıkçılarımız özgürce ağlarını denize bırakabiliyor ya… Ha işte var olsun NATO, onun sayesindedir. Yoksa Türkiye sandal bile yüzdürebilir mi o denizlerde?
Yunanistan’ın içindeki ABD üsleri mi geldi aklınıza? Zinhar NATO’dan şüphe mi ediyorsunuz? O üsler de Türkiye’yi korumak için. Ege’de özgürce kuş kuşlayalım, balık avlayalım diye.
Hatırlarsınız biz NATO’ya esirken getirdikleri bir Annan Planı vardı. O da Kıbrıs’ı AB’ye sokacak, Türk Ordusu’ndan arındıracaktı. Ahh, o körolası Rum kesimi kabul etseydi şimdi NATO sayesinde Kıbrıs’ı bir de AB şemsiyesi koruyacaktı.
NATO komutanımızın beynini teslim almış. Durmadan NATO’nun faziletlerini anlatıyor. Unuttuklarını da biz yazdık. Bizim Kıbrıs’ımızı elimizden almak isteyen NATO, birdenbire bizim kutsal koruyucumuz oluyor. Ey aklı bir karış havada gafiller siz öyle hiç hesap yapmadan nasıl NATO’dan çıkmayı savunursunuz. Bir NATO Komutanının haykırışıdır bu. NATOtürkçü dediklerinden.
NATO’NUN KURŞUN ATMAYAN SİLAHLARI
Bir de şu silah meselesi var. “Ordumuzun silahı yok kendimizi nasıl, neyle koruyacağız? Binlerce yıllık Türk ordusu bütün savaş kabiliyetini NATO’ya borçlu.” Çanakkale’de NATO silahıyla mı yendik son teknoloji İngiliz ve Fransız donanmalarını? Kut’ul Amare’de İngiliz piyadesini NATO şemsiyesi sayesinde mi bozguna uğrattık? Çanakkale’de, Sina çöllerinde, Yemen’de, Kafkaslar’da ve İstiklal Savaşında savaşan ordu NATO’da değildi. Ama Allahına kadar savaşıyordu. Elinde çakar almaz, modası geçmiş toplar vardı, kamyonu bile yoktu silahları kağnılarla taşıyordu. Çıkınında ekmek yoktu, sabah akşam bulgur çorbasıyla savaşıyordu. Ama başında keskin bilinçli, kararlı, mangal yürekli komutanları vardı. Mustafa Kemal Paşalar yönetiyordu o orduyu.
Peki NATO’ya girdikten sonra ne oldu? Bir yandan bazı komutanlar NATO’dan taltif aldı, madalyalar, nişanlar kazandı. Diğer yandan Türk askerinin başına çuval geçirildi. Balyoz ve Ergenekon ile tarihte görülmedik ölçüde esir verdi Türk subayı. NATO’da olmayan ordu Kurtuluş Savaşı yapıyordu. O yüksek teknoloji silahlara sahip NATOtürkçüler ise 12 Eylül’ü, 12 Mart’ı ve 15 Temmuz’u yaptı. NATO bize silah verdi ama o silahların ucuna beyaz bayrak takıp, dalgalandırmamızı istedi. Türk ordusunu esir alan silahlar. İsmail Hakkı Pekin’in açıklamalarından anlaşıyor ki biz üç beş F16’ya komutanımızın aklını ve gururunu teslim etmişiz. Daha NATO’dan çıkmak için gerekçeye ihtiyaç var mı?
NEREDEYDİ O SON TEKNOLOJİ SİLAHLARINIZ?
Ergenekon- Balyoz tertiplerini NATO kurşunlarıyla niye önlemediniz?
Uğur Mumcu’yu, Eşref Bitlis’i koruyacak bir savunma sisteminiz yok muydu?
15 Temmuz’da neredeydi NATO logolu uçaklarınız, tanklarınız? Meclisin tepesinde değil miydi, milletimize NATO imzalı bombalarını yağdırmıyor muydu? Siz hala anlamadınız mı? NATO o silahları Türkiye’ye vermedi. Türk ordusunun içine yerleştirdikleri Gladyo’ya verdi. Bizim hangarlarımızda NATO’nun tanklarının, uçaklarının olduğunu o son teknoloji silahların zamanı vakti geldiğinde nasıl kullanıldığını gözlerimizle görmedik mi?
Bizi yine Türk ordusunun vatansever, kararlı, akıllı komutanları, milletine bağlı askerleri kurtarmadı mı? NATO mu kurtardı sizi 15 Temmuz’da? Beylik tabancasına sarılan Ömer Halisdemir’e anlatabilir misiniz siz bu NATO masallarını?
SAVAŞTAYIZ ŞU FAZİLETLİ NATO’YLA
NATO’nun modern silahları var. Peki sizin o silahları Türk milleti yararına kullanabildiğiniz elinizde tek bir örnek var mı? Şimdi niye vermiyor NATO size o çok sevdiğiniz, cici silahları? ABD, parasını verdiğiniz uçakları niye size teslim etmiyor? En son 1. Dünya Savaşı’nda İngilizlere gemi yaptırmıştık, onlar da teslim etmemişlerdi gemilerimizi. Galiba savaştayız sizin şu çok faziletli NATO’nuzla. Savaştığımız NATO’nun cici silahlarına muhtacız o yüzden çıkamayız biz NATO’dan. Zinhar bazı hesapsızların çağrılarına kulak asmayalım. Kimse kusura bakmasın, NATO’nun esir aldığı bir zihin ancak bunları savunabilir.
REŞAT BEY’İN YERİNDE NATO’CU OLSAYDI
NATO silah verdi komutan onurunu aldı. Bakın şimdi o komutan çıkıp NATO’dan çıkarsak Kıbrıs’ı elimizden bir gün de alırlar diyor. İstanbul’u alabildiler mi? Kars’ı, Ardahan’ı, Urfa’yı, Hatay’ı, Maraş’ı, İzmir’i alabildiler mi? NATO mu korudu bunları? NATO’cu komutan modern silahı yoksa savaşmaz, Kıbrıs’ı böyle verir işte. Miralay Reşat Bey vardı Kurtuluş Savaşı’nda, Çiğiltepe’yi vaktinde alamadığı için intihar eden komutanımız. Demek NATO’cu komutan olsa Reşat Bey’in yerinde Mustafa Kemal Paşa’ya bir telefon açacak “hani nerde modern silahlar” diyecek. NATO’cunun savaşma azmini silahın süsü, modernliği belirliyor. Bunların hepsi bahane. O modern silah elinde olsa ucuna beyaz bayrak takıp sallayacağını da biliyoruz. NATO eğitimlerinde, teslim olmak öğretiliyor çünkü.
CİCİ SİLAHLARLA KAZANILAN BİR SAVAŞ YOK
Peki başka bir konu. Şu NATO’nun cici silahları hangi savaşı kazanmış? O cici silahlarla Vietnam’da, Laos’ta, Kamboçya’da rezil olmadılar mı? Suriye kayasına bodoslama çarpmadılar mı? En son Afganistan’daki işbirlikçileri o cici, modern uçak tekerleklerine NATO’cu aşkıyla sarılıyordu. Savaşları hep silahı az olanlar kazandı. Savaşları hep zalim emperyalistler silahları ne kadar çok olsa da kaybettiler ve kaybediyorlar. Kağnı kamyonu, kamyonet tankı yener. Haklı bir savaş yürütenler kendi silahını, kendi ittifakını, kendi stratejisini kendisi bulur. Bizim ruhumuz çürümedi. Biz hala İstiklal Savaşı ruhundayız. Silah yok diyenlere bulunur diyoruz. Para yok, ordu yok diyenlere de cevabımız aynı. Kimse bize mandayı kabul ettiremez. NATO’nun bizi denetlemesine, yönetmesine hiçbir gerekçeyle boyun eğmeyiz.
NATOYA ESİR OLMAYAN KOMUTANLARA
NATO’ya esir olmayan komutanlara selam olsun. Mustafa Kemal’in komutanlarına, askerlerine. Her yerde NATO’ya karşı savaşanlara. Fırat Kalkanı, Barış Pınarı ve Zeytin Dalı operasyonlarıyla NATO’nun ensesine çökenlere. Karabağ’ı kurtaranlara. Önümüzdeki savaşı onlar sayesinde kazanacağız. Tek dileğimiz şu NATO’nun modern, cici silahlarının yerine kendi milli silahlarımızı koyarken onların hurdaya çıkan aletlerinin yanında NATO’cu subayın anlayışını da tarihe gömelim.