21 Kasım 2024 Perşembe
İstanbul 14°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Nelson Mandela, Dr. Abdullah Abdurrahman ve Jön Türkler

Halim Gençoğlu

Halim Gençoğlu

Gazete Yazarı

A+ A-

Cape Town’da geçen perşembe sabahı eski bir sahafta bazı kitaplara göz atarken “Mandela File” adlı bir broşür buldum. Bu broşürün ilk sayfasında şöyle yazıyordu:

“...İkinci Dünya Savaşı yıllarında, Afrika Ulusal Kongresi (ANC) üyesi genç Güney Afrikalılardan oluşan küçük bir grup, Anton Lembebe liderliğinde bir araya geldi. Bunlar arasında William Nikomo, Walter Sisulu, Oliver R. Tambo, Ashby P. Mda ve Nelson Mandela da vardı. Bu Jön Türkler (Young Turks), stratejilerinin Güney Afrika toplumundaki gerçek güç ilişkilerine dair yanlış bir anlayışa dayandığını, dolayısıyla geliştirdikleri taktiklerin ezilen siyah kitleleri harekete geçirmede başarısız olduğunu ileri sürdüler.”

Aslında bu metinde anlatılan mesele, 1944'te kurulan ANC Gençlik Birliği'ydi. Mandela, 1950'de Gençlik Birliği Başkanı olmuştu. Batı literatüründe 1950'lerden kalma pek çok kaynağa baktım ve o dönemde “Jön Türkler” teriminin oldukça popüler olduğunu fark ettim. Hatta Apartheid döneminin son Cumhurbaşkanı De Klerk'in otobiyografisinde bile Jöntürk ifadesi yer almıştı. De Klerk, ülke politikasının daha etkili bir şekilde uygulanmasını teşvik etmek amacıyla hükümetin konsolidasyon önerilerini eleştiren bir “Jön Türk” ile karşılaştığını açıkça ifade ediyordu. Özetle Apartheid Hükümeti, Mandela’nın başını çektiği ANC liderliğinden memnun değildi. Öyleyse kendi örgütlerine neden ‘Young Turks’, yani Jön Türkler adını verdiler?

Nelson Mandela, Dr. Abdullah Abdurrahman ve Jön Türkler - Resim : 1
Nelson Mandela’nın hayran olduğu
bir Güney Afrikalı siyaset adamı Dr Abdullah Abdurrahman Cape Town Meclisinde, 1930’lar.

BATI LİTERATÜRÜNDEKİ YERİ

Bilindiği üzere Jön Türkler terimi, 20. yüzyılın başlarında Osmanlı İmparatorluğu'nun mutlak monarşisinin anayasal bir hükümetle değiştirilmesini destekleyen bir siyasi reform hareketine atıfta bulunan Jön Türkler teriminden türetilmişti. Jön Türkler, 1908 Hürriyet Devrimi'nde Sultan II. Abdülhamid'in mutlak yönetimine karşı isyan başlattı. Bu devrimle aynı yıl II. Meşrutiyet'in kurulmasına yardımcı olmuş ve Osmanlı tarihinde ilk kez çok partili demokrasi dönemini başlatmıştı. Jön Türk terimi artık Batı literatüründe bir durumu siyasi manevralarla kontrol altına almaya çalışan isyancı bireyleri tanımlamak için kullanılıyor ve farklı ülkelerdeki çeşitli gruplar, devrimci doğaları nedeniyle Jön Türk olarak adlandırılıyordu.

TÜRK SİYASETÇİLERLE TANIŞMA

Güney Afrika tarihinde parlamentoya giren ilk melez siyaset adamı Dr. Abdullah Abdurrahman İngiltere'ye gittiğinde yeğenleri Fuad ve Rüşdü Attaullah onu çevrelerindeki bazı Türk siyasetçilerle tanıştırmıştı. Dr. Abdurrahman Londra'da Jön Türkler örgütünün önde gelen isimleriyle görüşmüş bu, 1909'da Güney Afrika'daki yerel bir gazeteye şöyle yansımıştı:

“Bugün öğleden sonra Londra'da Jön Türk liderlerinin konuşma yaptığı halka açık bir toplantı düzenlendi. Orada bulunanlar arasında ülke yasası ile bağlantılı olarak Güney Afrikalı siyahi halkın çıkarlarını izleyen Cape Town'dan Dr. Abdullah Abdurrahman da vardı. Dr Abdurrahman, Jön Türklerden birine, ten renginin herhangi birinin mecliste oturmasına engel olup olmadığını sordu ve ‘hayır’ yanıtını aldı. Dr. Abdurrahman daha sonra Türkiye'nin sözde özgürlük tutkunu olan İngiltere'den daha ileri olduğunu, Lord Curzon'un Türk milletvekillerine ders vermek yerine Türkiye'ye gidip özgür bir ülkede insanlara nasıl davranılması gerektiğini öğrenmesi daha iyi olur.”

ETKİSİ HALA SÜRÜYOR

Bu haberden Dr. Abdurrahman'ın Güney Afrika sömürgesinde Siyah toplum için bir çözüm aradığı ve İngiltere'de tanıştığı Jön Türklerden bazı fikirler aldığı anlaşılıyor. Jön Türklerin Türk siyasi hayatında belki konuşulacak menfi yanları daha çok olmuş olsa da Batı dünyasında hürriyetine düşkün, başına buyruk kişi anlamında ses getirmiş olmaları İngilizce literatürde böyle anılmalarına sebep olmuştu.

Güney Afrika Gençlik Birliği, 1944’de tam da bu Jön Türkler adıyla anılan, Nelson Mandela'nın önderliğinde devrimci bir örgüt olarak kurulmuştu. Günümüzde Türkiye'de 1908 Jön Türk hareketi belki tarihten bir kesit olarak kalmış olsa da etkisi hâlâ Afrika’da bir yerlerde yaşamaktadır.

İkinci Dünya Savaşı Mandela Afrika Batı Güney Afrika