Olan kültür sanata oluyor
Kültür sanatta tasarruf olmaz demiştik ama yanılmışız. Tasarruf tedbirlerinde ilk kurban edilen ne yazık ki bu alan oldu. Önce yerel yönetimlerden bazıları dolaylı da olsa bünyelerinde yer alan yayınevlerindeki kitap yapım/basımlarını durdurdu, derken sayıları oldukça az sayıda olan süreli yayınlarına nokta koyarak kültür sanat alanındaki çölleşmeye istemeyerek de olsa büyük ölçüde katkıda(!) bulundu.
Özellikle de sosyal demokrat belediyelerin nedense yayıncılıkla, yani kitap dergi vs gibi yazılı kültürle yıldızları bir türlü barışmadı. Örneğin İstanbul’u ele alalım. Bu kentte başta Zeytinburnu, Eyüp, Üsküdar ya da Esenler Belediyesi’nin bastıkları kitap sayısı yalnızca bu kentteki sosyal demokrat belediyelerden değil, belki de tüm Türkiye’deki aynı düşünceden gelen belediyelerinkinden kat ve kat daha fazla. Birisi bu alanda tasarruf üstüne tasarruf yaparken, bir diğerleri ise kitap üstüne kitap basarak kültür sanat alanında hiçbir ödün vermeden bu alandaki tasarruf etme eğilimine adeta karşı çıktılar…
ASIL SORUN BİR POLİTİKA OLMAMASI
Elbette ki siyasal iktidara yakınlık ya da onun olanaklarından yararlanma bu alanda ortaya çıkan dengesizlikte önemli bir faktör. Ancak, özellikle de büyükşehirlerde bu alana ayrılan bütçelerin de öyle büyük meblağlar tutması ya da tasarruf tedbirlerinde ilk akla gelmesi biraz tuhaf. Sanırım asıl sorun, bu tasarrufların getirisinden daha çok, bu alandaki yerleşik bir kültür sanat politikasının olmamasında -ya da bugüne dek oluşturulmamasında- yatıyor. Geçmiş yıllarda da böyleydi, bugün de ne yazık ki böyle. Dileyenler küçük bir araştırma ile bunun böyle olduğunu çok kolay bir yoldan öğrenebilirler. Örneğin kitapsız belediyelerin aşında da ne yazık ki Kadıköy geliyor. Gerçi son yıllarda bu alanda göstermelik bir şeyler yapmaya kalkışmışsa da bunun pek yeterli olmadığı da ortadadır.
Amacım, farklı partilere ait yerel yönetimleri yayıncılık açısından yarıştırarak birilerini rencide etmek değil. Yalnızca, tasarrufa ilişkin olarak kültür sanat alanının seçilmesindeki tercihtir. Hele hele ”itibardan tasarruf olmaz” sözünün bir motto olduğu bir coğrafyada…
YEREL YÖNETİMLERE GÖREV DÜŞÜYOR
Oysaki en çok bu dönemlerde gereksinmesi duyulan alanlardan biri olması gerekir kültür ve sanatın. Kâğıt ve de baskı ücretlerinin anormal bir şekilde artıp kitap ve dergi basımlarını büyük ölçüde etkileyip bu alandaki çalışmaların asgariye indirildiği bir dönemde yerel yönetimlerin de bir tedbir olarak bu alanı kullanması yaşanılan krizi daha da derinleştirip bir kuraklık ortamı yaratmaktadır. Dileriz ki bu alandaki yanlışlıklarını en kısa süre de değiştirerek tıpkı bu kentte kazandırdıkları yeni kültür merkezleri gibi yayıncılıkta da bu dönemin atlatılmasında tarihe bir not düşebilirler.
Bir de kimi festivallerin tasarruf tedbirleri çerçevesinde düşünüp ortadan kaldırdıkları katalog olayı var ki o da bir başka sorun. Bir festivale milyonlarca lira harcıyorsunuz, ancak o festivalin bir kimliği olan kataloğu masraf olur diye -ya da bazı büyük festivaller yapmıyor diye- basmıyorsunuz. Bunu da anlamak mümkün değil. Nedense kimse festivalleri kırmamak için için bunun üzerine gitmiyor. Önümüzdeki günlerde bunun da tasarruf tedbirleri içinde değerlendiriliş şekline değineceğiz.