Ordunun Görüşü-2-(TAMAMI)
Genelkurmay başkanı önemli ve halkın merak ettiği sorulara cevap vermeye devam ediyor. İran, ABD'le ortaklık, Suriye'ye müdahele konusu? Şimdi o sorulara ve yanıtlara yine aynı duyarlı gözlerle bakalım.
İran ve Amerika İran’la ortak operasyon sorunu konusunda ne düşünürsünüz?
“Bildiğiniz gibi terör sınır tanımamaktadır. Terörün küresel niteliği göz önüne alındığında diğer ülkeleri ile işbirliği yapılmasının gerekli olduğu görülmektedir. Biz de bazı ülkelerle terörle mücadele kapsamında eğitim, tatbikat, seminer, sempozyum ve istihbarat paylaşımı şeklinde işbirliği yapmaktayız. Bu maksatla; 2005 yılında kurulan ve 2006 yılında NATO tarafından akredite edilen Terörle Mücadele Mükemmeliyet Merkezimizde, Ekim 2011 tarihine kadar 99 ülkeden 6027 personelin katılımı ile kurs, konferans, çalıştay, seminer ve sempozyumlar icra edilmiştir. Bu çalışmalara 51 farklı ülkeden 1201 eğitici/konuşmacıda iştirak etmiştir. Ayrıca, Terörizmle Mücadele Mükemmeliyet Merkezimizin Mobil Eğitim Timleri ile de 12 farklı ülkede terörizmle mücadele eğitimi verilmiştir,
Belirtilen ülke ile sınırdaş olmamız nedeni ile hudut görüşmeleri kapsamında bilgi paylaşımı yapılmaktadır. Ortak bir operasyon şu an için söz konusu değildir.
ABD ile ilişkiler konusunda düşünceler
“Türkiye ile ABD yaklaşık 60 yıldan beri aynı ittifak içinde yer alan, ikili ilişkileri daha da eskiye dayanan, dost ve müttefik iki ülkedir.
Aramızdaki istihbarat paylaşımı geçmiş dönemlerde de var olan bir uluslar arası işbirliği örneğidir. Terörle mücadele alanındaki istihbarat paylaşımı iki ülkenin ortak çıkar ve hassasiyetleri çerçevesinde başarılı bir şekilde sürdürülmektedir.
Bu işbirliğinin şekil ve boyutlarını geliştirme, daha somut sonuçlar üretme ve verimliliği arttırma konusunda karşılıklı çaba ve arayışlara devam edilmektedir.
Oysa iktidar füze rampalarıyla İran’a karşı ABD’nin yanında yer almakta.
İsrail Krizi
“Askeri faaliyetler askıya alınmıştır. Krizin aşılmasında ayrı bir askeri kanal veya temas yoktur. Ayrıca buna ihtiyaç da yoktur. Bu konu askeri değil, siyasidir.”
Suriye’deki durum
“Suriye'de cereyan eden olaylar öncelikle bu ülkenin kendi iç meselesidir. Ancak, Suriye ile ortak sınırı paylaşmamız, kültürel benzerliklerimiz ve bazı vatandaşlarımızın akraba bağlantılarının bulunması, Ortadoğu'da önemli bir ülke olması ve ülkemizin güvenliği yönünden ilgilendiren bir konumda bulunması nedenleriyle gelişmeleri yakından izliyoruz. Temennim, en kısa zamanda ülkenin uluslar arası normlar çerçevesinde iç istikrara kavuşmasıdır.”
Hemen hatırlatalım: Sayın Başbakan “Suriye bizim bir iç meselemizdir” diyordu. Demek ki, MGK'da bu konu hiç konuşulmamış. Orgeneral “Bu Suriye’nin bir iç meselesidir” diyor da. Doğu Akdeniz’de yaşanan gerginlik
“Doğu Akdeniz, bilindiği gibi her şeyden önce Atlantik Okyanusu'nu Hint Okyanusu'na bağlayan en önemli ve kısa, fevkalade önemli bir su yoludur. Son zamanlarda yapılan incelemelerle Doğu Akdeniz'in aynı zamanda bir enerji deposu olduğu da görülmektedir. On senedir yaşanan deniz yetki alanları sınırlandırılması sorunu da bu özellikten kaynaklanmaktadır.Ülkemizin krasal yüzölçümü 780 bin kilometre karedir. Buna ilaveten Mavi Vatan olarak da adlandırılan yaklaşık 460 bin kilometrekarelik deniz yetki alanımız bulunmaktadır. Mavi Vatanın 1/3 yani 145 bin kilometre karesi Doğu Akdenizdedir. Bu denizde kıyıları en uzun devletlerden biri de Türkiye’dir. Doğu Akdenizdeki deni yetki alanımız kıyılarımızın uzunluğu olmalı diye düşünüyorum.
Güney Kıbrıs Rum Yönetimi (GKRY) 2003'den beri Doğu Akdeniz'de yetkisi olmadan yaptığı hukuka aykırı andlaşmalar, açtığı ihale verdiği ruhsatlarla hem Türkiye’nin hem de Kuzey Kıbrıs Cumhuriyeti'nin hak ve menfaatlerini ihlal etmektedir. Ayrıca Kıbrıs adasının Güneyinde 12 numaralı parselde sürdürülen sondaj çalışması, devam etmekte olan görüşmeleri sabote etmektedir. GKRY bir taraftan Kıbrıs Türk halkının eşit hak sahibi olduğu doğal zenginliklerden haksız olarak tek başına yararlanmaya çalışırken diğer taraftan da müzakereleri bırakmak için bahane bulmaya çalışmaktadır”
Peki Genelkurmay Başkanının bu sözlerine, acaba GKRY'e izin verir, hem de “Türkiye bizim satratejik ortağımızdır”çelişkisine ne yanıt bulacak. ABD'den izinsiz iş yapmayan iktidarımız acaba ne diyecek?
Genelkurmay başkanı Necdet Özel çok önemli bir noktaya daha değindi. İktidar, Terör örgütü PKK ile yaptığı görüşmeleri açıklamıştı. Acaba Genelkurmay Başkanı bu konuda ne düşünüyordu?
“Bazı devlet görevlileri ile PKK terör örgütü mensupları arasındaki görüşmelere ait olduğu iddia edilen ses kayıtlarını basından öğrendim. Haberin doğruluk derecesi, iddia edilen görüşmelerin nerede, hangi şartlar altında yapıldığı ve kayıtların nasıl basına verildiği konusunda bilgi sahibi değilim.
Kaldı ki Türk Silahlı Kuvvetleri'nin vazifesi, yetkili makamların talep ve direktifleri doğrultusunda teröristle mücadele etmektir. Terörle mücadelenin güvenlik boyutu dışındaki faaliyetler, TBMM ve Hükümetimizin tasarrufunda olan konulardır. Türkiye Cumhuriyeti’nin ülkesi ve milleti ile bölünmez bütünlüğünü sağlamak için, yüzlerce yıllık devlet geleneği ve ortak akıl neyi gerektiriyorsa, onun yapılması gerektiği düşüncesindeyiz. Atılacak her adımda, toplumsal hassasiyet ve değerlerimizin gözetilmesi; şehit ve gazilerimizin anılarına saygı duyulması ve teröristle mücadele eden güvenlik güçlerimizin moral değerlerine dikkat edilmesi yaşamsal önem taşımaktadır.”