Yandex
31 Mart 2025 Pazartesi
İstanbul 11°
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Mersin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Ortak hedeflerin endam-ı arzı

Ali Alsaç

Ali Alsaç

Gazete Yazarı

A+ A-

Çin ve ABD arasındaki rekabette tarihi bir dönüm noktasını görüyoruz. Rekabetin şiddeti artıyor. Teknoloji öncüleri öne çıkıyor.

Ocak ayında Aydınlık'ta bu anın bir öngörüsünü “Yeryüzünü Besleyen Rekabet” başlığı altında okurlarımızın dikkatlerine sunmuştum. Öngörünün gerçeğe dönmesini iki fotoğraf karesi ile tarihin kaydı altına alıyoruz.

İlk fotoğraf Amerika’dan; Trump’ın yemin törenine katılan ABD’nin teknoloji devlerini hatırlıyorsunuzdur. Mark Zuckerberg, Google CEO’su Sundar Pichai, Sam Altman, Jeff Bezos, Elon Musk ve Tim Cook.

Ortak hedeflerin endam-ı arzı - Resim : 1

İkinci fotoğraf Çin’den. Xi Jinping, Çin’in önde gelen teknoloji devleriyle bir araya gelerek, bence zamanlaması da en az toplantının kendisi kadar anlamlı bir toplantıya ev sahipliği yaptı. Toplantıya katılanlar arasında öne çıkan isimler, Huawei’nin patronu Ren Zhengfei, BYD’nin CEO’su Wang Chuanfu, Alibaba’nın patronu Jack Ma, OmniVision Teknolojilerinin CEO’su Yu Renrong, Unitree Robotiğin sahibi Wang Xingxing ve Xiaomi’nin CEO’su Lei Jun olarak sıralanabilir.

Ortak hedeflerin endam-ı arzı - Resim : 2

Jack Ma ismi eminim batılı takipçilerin dikkatini özellikle çekmiştir. Birkaç yıldır bu isim üzerinden Xi Jinping’in politikaları hedef alınarak neoliberallere deyim yerindeyse sufle veriliyordu. Uzun uzun geçmişin haberlerini yazmayacağım ancak şunu bilelim; Xi Jinping önderliğindeki Çin, hiçbir şirketin veya patronun ÇKP’nin hükümet programını, kalkınma planlarını, direnme ekonomisini ve bir bütün açısından bakıldığın Çin’i parçalayacak liberal akımları cesaretlendirmesine izin vermeyecek bir kararlılık ortaya koymuştur. Çin için hayati, Türkiye’miz gibi gelişmekte olan ülkeler için ise örnek bir tutumdur.

Çin'in planı öncü teknoloji şirketlerini ve kadrolarını ortak hedefleri başarmak için bir çeşit meclis haline getirmek diyebiliriz. Türkiye bu gelişmeleri ne oranda, hangi anlayışla takip ediyor doğrusu merak ediyorum.

Ortak hedeflerin endam-ı arzı - Resim : 3

MAGAZİNDEN ÖTE GÖZLEMLERİM VAR

Magazin gibi gelebilir bazılarına ama çok önemli bir ayrıntı dikkatimi çekti. Toplantıya katılan milyar dolarlık, hatta trilyon dolarlık iş potansiyeline sahip patronların, Xi Jinping’in sunumu süresince, sadece kâğıt kalem kullanarak not tuttukları görüldü. Toplantı disiplini, işin ciddiyeti ve devlet adabı denilen siyasi kültürün ilgi çekici bir örneği olduğunu söyleyebiliriz.

Elon Musk’ın Hindistan Devlet Başkanı Narendra Modi ile görüşmesinde kendisine ailesi eşlik ederken, Modi’nin yanında Dışişleri Bakanı, elçisi ve diğer Hindistan devlet görevlileri yer alıyordu. Amerikalılar rahat insanlardır denir. Tamam da karşındaki dünyanın sayılı devletlerinden birinin lideri. Amerikan başkanlarının, yöneticilerinin diğer ülke liderlerine karşı saygısızlık olarak nitelendirilen bir çok örnek sayabiliriz. Aklınıza geliyordur bu satırları okurken.

YÖN VE EYLEM

İki süper güç insan kaynaklarını ve bilimsel olanaklarını ortak hedefler etrafında birleştirecek bir programı devreye aldıklarını ilan etmektedirler.

Bir ülkenin tüm yurttaşlarını kapsayan ortak hedefler kalkınma, vatan bütünlüğü ve geleceğin güvence altına alınması olarak üç ana başlık altında değerlendirilebilir. Amerika Birleşik Devletleri acaba bir ayrışık ya da bağımsız devletler sürecinde midir? Çin, vatan bütünlüğünü sağlamak için Tayvan adası odaklı bir girişim içinde midir? Trump’ın ikinci döneminde küreselcilere karşı Amerika’nın içinde olduğu yol ayrımını başarıyla yönetebilecek midir?

Bu sorular önemli, dünyanın gidişatını kökten etkileyecektir ancak Ankara merkezli baktığımızda, Amerikan emperyalizminin Doğu Akdeniz’de Türkiye’yi hedef alan bir askeri strateji içinde olduğunu hiçbir koşulda akıllardan çıkarmayalım.

Amerika geleceğin dünyasında güçlü konumda yer almak için bugünden bir ortak hedef planı olarak Stargate programı etrafında insan kaynağının en rafine kısmını örgütlemeye koyuluyor. Panik halinde olmasının sebebi ise Çin’in yüksek teknoloji gruplarında Amerika’yı bir çok alanda geçmesi ve hatta arayı neredeyse kapanmayacak şekilde açmasıdır. Bu gelişme hızının Amerika’nın hegemonya zincirini koparacağını hatta kopardığını kendi uzmanları itiraf etmektedir.

Çin kamu öncülüğünde ve kendine özgü sosyalizm ilkeleri çerçevesinde insan kaynağı oluşturmayı başarmıştır. Onlarca yılda planladıkları gelişim alanlarında yüzbinlerce insan kaynağı yetiştiren Çin, yapay zekâ ve çip alanında bir süre sonra lider ülke olacaktır. Amerikan kökenli teknoloji firmaları Çin’in üretim gücüyle mücadele etmekten fersah fersah uzaktadır.

Atatürk modeli ile kamucu devletçilik ilkelerinden vazgeçmemiş olsaydık, devrimlerimizi terk etmek yerine geliştirme yolunu seçseydik bugün yüksek teknoloji alanında sayılı ülkelerden biri olacaktık. Bugün geçen onca yılın yıkımına rağmen, özelleştirmelerle, ihmal yönetimlerinin tahribatına rağmen ülkemizin gurur kaynağı şirketleri hala kamu şirketleridir. Devlet desteği ile başarılı işler üreten şirketler de kamuculuğun olanakları ile büyümektedirler. Her başarılı şirketin iş ortağı bir kamu şirketi, kamu bankası ve doğrudan devletin gölgesidir.

Türkiye’nin ortak hedeflerini tarif edecek ve bu hedefler etrafında üretici güçleri, emek güçlerini, bilim, sanat ve politik birikimi birleştirecek bir merkezimiz var. Vatan Partisi öngörüleriyle bugünler için bir seçenek üretmeyi başarmıştır. Türkiye’nin devrimci geleneğinin son temsilcisi ve ülkemizin çıkış yolunun mimarına hükümet kurma görevini vermek stratejik hedefimizdir.

Haftaya görüşmek dileklerimle.

ABD Çin teknoloji
Henüz bu içeriğe yorum yapılmamış.
İlk yorum yapan olmak ister misiniz?
Yorum yapmak için tıklayınız