Özgür Özel CHP’yi taşıyamıyor
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Antalya’da yapılan aday tanıtım toplantısında Muhittin Böcek’ten bahsederken, “Anketlerde Antalya Büyükşehir Belediyesi’nden bir memnuniyetsizlik talebini bekliyorduk ama anket öyle göstermedi. 15 gün arayla iki anket yaptırdık. Anladım Muhittin Böcek ikinci beş yılı hak ediyor” diye konuştu.
Özgür Özel’in ‘biz aslında bu başkanın başarısız olduğunu düşünüyorduk’ demesi, siyasi süreci arkadan takip ettiğini, adayının faaliyetlerinden haberdar olmadığını ve örgütünü tanımadığını gösteren bir ikrar değil de nedir? Bu acemiliği çiçeği burnunda bir Genel Başkan olmakla açıklayamazsınız, çünkü Özgür Bey Genel Başkan olmadan önce partisinin TBMM Grup Başkan Vekili idi. Partiyi tanıyordu. Özel’in üslubundaki garabet iki nedenden kaynaklanıyor: Birincisi ve genel olanı, Özgür Özel’in genel başkanlığı taşıyabilecek niteliklere sahip olmaması, ikincisi ve özel olanı ise DEM Parti’nin desteğini alabilme baskısı…
Benzer bir durum, Hatay Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Lütfü Savaş örneğinde de görüldü. Özgür Özel, Savaş hakkındaki seçmen itirazlarının farkında olduklarını, bunları not ettiklerini, daha iyi bir aday bulmak için Hatay’da beşinci kez anket yaptıklarını söyledi. Nitekim Savaş’ın adaylığı son dakikaya kadar ortada kaldı. Bir partinin kendi adayından emin olmadığını, daha iyisini bulamadığı için seçmene bu adayı sunduğunu açıklaması, Türk siyasetinde daha önce benzeri görülmemiş bir durum. Kendinizi seçmenin yerine koyun. Oy vermeyi düşündüğünüz parti size: “Al, adayımız bu. Aslında pek işe yaramaz ama daha iyisini bulamadık” mesajı verdiğinde ne düşünürsünüz?
Bir Genel Başkan, az sonra adaylığını ilan edeceği Belediye Başkanı hakkında ‘bizce geçen dönem başarısızdı’ mesajı vermez. Az sonra sahada rekabete süreceği adayını överken yere batırmaz. Adayı hakkında öyle düşünüyor olsa bile, parti adap ve disiplini bakımından bu düşüncesini kamuoyuna açıklamaz. Bir partinin iktidar olma iddiası, en doğru seçeneği temsil ettiği ve dolayısıyla en doğru adayları gösterdiği iddiası ile tamamlanmak zorundadır. Hiçbir parti, ‘bizi iktidar yapın, ama verdiğimiz sözleri tutamazsak darılmaca yok!’ diyerek seçmen karşısına çıkamaz. Çünkü bu, o partinin kendisini inkâr etmesi demektir.
Öte yandan CHP’nin aday belirleme sürecinde DEM Parti’den gelecek desteği gözetme kaygısı büyük rol oynadı. Özel’in Antalya’daki konuşmasında kurduğu bir cümle dikkat çekiciydi: “Bizim adaylaştırmadıklarımız FETÖ’cülükle suçlanmadı.” Türkçede isimden fiil ve fiilden fiil türetmek mümkün. Özgürleşmek, özdeşleşmek, kurumsallaşmak vb. gibi… Fakat ‘adaylaştırmak’ ifadesi çok kulak tırmalıyor. Bu tür ifadelerle ilk defa 80’li yılların sonlarında Abdullah Öcalan’ın kitaplarında ve Özgür Gündem gazetesinde yazdığı köşe yazılarında karşılaştığımı hatırlıyorum. Militanların kendilerini ‘eylemleştirmeleri’ gerektiği türünden ifadeler kullanırdı. Toplumsal kullanımda karşılığı olmayan bu tür uydurma sözcükler, giderek bir örgütsel jargonun parçasına dönüştüler. CHP’nin bölücü partinin ideolojik yörüngesine girmesi, kullandıkları dile Genel Başkan düzeyinde sirayet etmiş görünüyor. Tabi, CHP Genel Başkanının DEM Parti jargonundan alınmış sözcüklerle konuşması, o saflara sempatik bir mesaj vermeyi de hedefliyor hiç şüphesiz.
Değerli Aydinlik.com.tr okurları.
Aydinlik.com.tr ekibi olarak Türkiye’de ve dünyada yaşanan ve haber değeri taşıyan her türlü gelişmeyi sizlere en hızlı, en objektif ve en doyurucu şekilde ulaştırmak için çalışıyoruz. Yoğun gündem içerisinde sunduğumuz haberlerimizle ve olaylarla ilgili eleştiri, görüş, yorumlarınız bizler için çok önemli. Fakat karşılıklı saygı ve yasalara uygunluk çerçevesinde oluşturduğumuz yorum platformlarında daha sağlıklı bir tartışma ortamını temin etmek amacıyla ortaya koyduğumuz bazı yorum ve moderasyon kurallarımıza dikkatinizi çekmek istiyoruz.
Sayfamızda Türkiye Cumhuriyeti kanunlarına ve evrensel insan haklarına aykırı yorumlar onaylanmaz ve silinir. Okurlarımız tarafından yapılan yorumların, (yorum yapan diğer okurlarımıza yönelik yorumlar da dahil olmak üzere) kişilere, ülkelere, topluluklara, sosyal sınıflara ırk, cinsiyet, din, dil başta olmak üzere ayrımcılık unsurları taşıması durumunda yorum editörlerimiz yorumları onaylamayacaktır ve yorumlar silinecektir. Onaylanmayacak ve silinecek yorumlar kategorisinde aşağılama, nefret söylemi, küfür, hakaret, kadın ve çocuk istismarı, hayvanlara yönelik şiddet söylemi içeren yorumlar da yer almaktadır. Suçu ve suçluyu övmek, Türkiye Cumhuriyeti yasalarına göre suçtur. Bu nedenle bu tarz okur yorumları da doğal olarak Aydinlik.com.tr yorum sayfalarında yer almayacaktır.
Ayrıca Aydinlik.com.tr yorum sayfalarında Türkiye Cumhuriyeti mahkemelerinde doğruluğu ispat edilemeyecek iddia, itham ve karalama içeren, halkın tamamını veya bir bölümünü kin ve düşmanlığa tahrik eden, provokatif yorumlar da yapılamaz.
Yorumlarda markaların ticari itibarını zedeleyici, karalayıcı ve herhangi bir şekilde ticari zarara yol açabilecek yorumlar onaylanmayacak ve silinecektir. Aynı şekilde bir markaya yönelik promosyon veya reklam amaçlı yorumlar da onaylanmayacak ve silinecek yorumlar kategorisindedir. Başka hiçbir siteden alınan linkler Aydinlik.com.tr yorum sayfalarında paylaşılamaz.
Aydinlik.com.tr yorum sayfalarında paylaşılan tüm yorumların yasal sorumluluğu yorumu yapan okura aittir ve Aydinlik.com.tr bunlardan sorumlu tutulamaz.
Aydinlik.com.tr yorum sayfalarında yorum yapan her okur, yukarıda belirtilen kuralları, sitemizde yayınlanan Kullanım Koşulları’nı ve Gizlilik Sözleşmesi’ni peşinen okumuş ve kabul etmiş sayılır.
Bizlerle ve diğer okurlarımızla yorum kurallarına uygun yorumlarınızı, görüşlerinizi yasalar, saygı, nezaket, birlikte yaşama kuralları ve insan haklarına uygun şekilde paylaştığınız için teşekkür ederiz.