26 Aralık 2024 Perşembe
İstanbul 12°
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Mersin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Paris’te madalyadan daha değerli anlar

Savaş Eskigülek

Savaş Eskigülek

Gazete Yazarı

A+ A-

21 Ağustos Çarşamba günü Türk erkek voleybolunun unutulmaz ismi, ‘Hocaların Hocası’ Enver Göçener’i kaybettik. Uzun zamandır verdiği yaşam mücadelesi sonunda aramızdan ayrılan bu büyük voleybol emekçisini kaybetmenin derin üzüntüsünü yaşamaktayım. Enver ağabeyime Allah’tan rahmet, kederli ailesi ve tüm voleybol camiamıza baş sağlığı diliyorum.

Kıymetli Okurlarımız, 33. Olimpiyat Oyunları bittiğinden beri bu büyük organizasyona dair yazılara devam ediyorum. Her sporcu için en büyük hedef Olimpiyat Oyunları’na katılmak ve Olimpiyat madalyası kazanmaktır. Olimpiyat madalyası manevi değeri en yüksek ödüllerden biridir.

Oyunlardaki hemen hemen tüm branşları takip eden biri olarak, madalya törenlerini izlemek ayrı bir keyif veriyor bana. Hele hele kürsüde sporcumuzun, gönderde Türk Bayrağımızın olması ekstra bir gurur hepimiz için. Tüm eski sporcular gibi ödül törenleri beni duygulandıran en güzel anlar oluyor.

YUSUF DİKEÇ BÜYÜK İLGİ UYANDIRDI

Sadece ödül törenleri değil müsabakalardaki bazı anlar da tarihe geçiyor. Paris Olimpiyat Oyunları’nın en ikonik anı, Şevval İlayda Tarhan ile Yusuf Dikeç’ten oluşan Havalı Tabanca Milli Takımımızın atış anı görüntüleriydi. Her iki sporcumuzun da atış anında ellerinin ceplerinde olduğu poz oldukça dikkat çekti.

Ancak, kulak tıkacı haricinde hiçbir ekstra ekipman ve donamım kullanmayan Yusuf Dikeç’in bu görüntüsü, tüm dünyada büyük ilgi uyandırdı. Birçok sporcunun zafer sonrası sevincine ilham kaynağı oldu.

Üstelik kazandıkları gümüş madalya Cumhuriyet tarihimizde ülkemizin atıcılıkta kazandığı ilk olimpiyat madalyasıydı. Bu ve bunun gibi birçok görüntüyü olimpik ruhun güzelliğini dünyaya göstermesi bakımından çok önemsiyorum. Ve tabi bir de maçlardaki Fair Play anları benim için oldukça değerli.

Müsabaka sırasında rakibine saygı duyan, Fair Play ruhuna sahip oyuncuların davranışları olimpizm ruhunun sahaya yansımasıydı. Hatırlanacağı gibi Brezilyalı ve Türk voleybolcular arasında Rusya Ligi’nden süregelen ve sosyal medyanın körüklediği gereksiz gerginlik, maçı kaybetmesine rağmen voleybolcularımızın Brezilyalı arkadaşlarına sarılmaları tüm gerginlikleri bitirip, ortamı pamuk kıvamına getirdi.

Ayrıca ABD’li oyuncular da tavırlarıyla iyi örnek oldular. Yarı finalde Brezilya'yı yendiklerinde de finalde İtalya'ya kaybettiklerinde de aynı Filenin Sultanları gibi rakipleriyle sarmaş dolaş oldular. Bu iki küçük örnek bile aslında olimpizm kavramının ne kadar değerli olduğunu gösteriyor bence.

Rekabet, sporun özünde vardır ancak hasım olmak bambaşka bir şeydir. Spor alanlarında rekabet ile saygıyı aynı anda kullanabilen tüm sporcular benim için çok değerlidir. ABD’li Ogbogu ile Brezilyalı Gabi, VakıfBank formasıyla Zehra, Cansu birlikte yıllarca mücadele ettiler. Maç bitiminde birbirlerini tebrik ettiler.

Polonyalı Stysiak, Eda ablasını her gördüğünde koşup sarılır. Aynı forma altında aynı liglerde mücadele eden farklı milliyetteki voleybolcuların örneğini çoğaltabiliriz. Ama sonuç hep aynı olacak. Fair Play, sporun özüdür!

Fair Play ve olimpizm deyince beni derinden üzen bir konuyu da söylemeden geçmek istemiyorum. Rus sporcuların olimpiyat dışında bırakılması bana göre son derece yanlış ve Olimpiyat ruhuna ters! Öncelikle buna sebep olan savaşın bir an önce bitmesini ve Rus sporcuların uluslararası alanda yarışmalarını gönülden diliyorum.

PARALİMPİK OYUNLARI BAŞLIYOR

Kıymetli okurlarımız, 2024 Paralimpik Oyunları 28 Ağustos Çarşamba günü Paris’te başlıyor. Oyunlarda 22 spor dalında 185 Paralimpik Ulusal Paralimpik Komitesi’nden 4.400 paralimpik sporcu katılacak. 12 gün boyunca 549 karşılaşma oynanacak. Bu yıl 17.kez düzenlenecek Yaz Paralimpik Oyunları 8 Eylül Pazar gününe kadar devam edecek.

Ülkemiz, bu oyunlara rekor katılımla, 49'u kadın, 45'i erkek olmak üzere toplam 94 sporcuyla temsil edilecek. Türkiye, para kürek ve para triatlonda ilk kez oyunlarda yer alacak. Kadın sporcularımızın fazlalığı beni memnun ediyor!

Görme engelli, bedensel engelli ve özel sporculardan oluşan Milli Takım kafilemizde Golbol Kadın Milli Takımı ve Görme Engelli B1 Erkek Milli Futbol Takımı'nın yanı sıra atıcılık, eskrim, halter, kürek, masa tenisi, atletizm, tenis, triatlon, judo, okçuluk, tekvando, yüzme ve badminton olmak üzere 15 branştaki sporcumuz madalya mücadelesi verecek.

İnanılmaz bir irade ve güç gerektiren bu oyunlarda bakalım bizleri nasıl hikayeler bekliyor? Bu arada Filenin Efeleri, 25 Ağustos Pazar günü 2026 Avrupa Şampiyonası elemelerinde Danimarka karşısında ilk maçına çıkacak. Ülkemizi temsil edecek tüm sporcularımıza başarılar diliyorum. Bugün de Paris Olimpiyat Oyunlarında aklıma takılan konulardan ‘Haberiniz Olsun’ istedim. Kalın sağlıcakla.

Voleybol Olimpiyat Oyunları Paris Filenin Efeleri Yusuf Dikeç