16 Eylül 2024 Pazartesi
İstanbul 20°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Paslanmaz krizine çözüm İran'da mı?

Recep Erçin

Recep Erçin

Gazete Yazarı

A+ A-

Paslanmaz çelik sektöründe tartışmalar alevlendi. Çelik servis merkezleri Ticaret Bakanlığı'nın Posco Assan'ın talebi üzerine anti-damping soruşturması başlatmasından önce hareket geçti ve normalden kat kat fazla ithalat yaptı. Sonrasında fiyat artacak bahanesiyle tedarik sağladığı sektörlere zamlı ürün satmaya başladı.

Bu vurgunu 17 Temmuz günü yayımlanan “Paslanmazda zam vurgunu” başlıklı köşe yazımızda detayları ile anlattık. Elbette kamu boşluk bırakınca bu tür hadiseler yaşanıyor. 16 Temmuz akşamı Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın da ifade ettiği üzere “aşırı kâr hırsı ve açgözlülüğün yol açtığı” bir yüksek enflasyonist dönem söz konusu. Bununla topyekün mücadele için sadece Merkez Bankası'nın uyguladığı sıkı para politikası, Hazine ve Maliye Bakanlığı'nın dış kaynak girişini temin ederek döviz fiyatlarını kontrol altına alınması yeterli değil. Her alanda tam saha baskı yapmak gerek.

İTHALATA BEL BAĞLANAMAZ

Elbette enflasyonla mücadelenin en sağlam yolu ülkede ithal ikameyi artırmaktan geçiyor. Bugün yabancı ülkeler iç pazarda doygunluk sağlandığından üreticilerine uyguladıkları sübvansiyonlarla dış satımlarını artırabiliyorlar. Ancak Kovid krizinde hepimizin yaşadığı tedarik zinciri krizini hatırlayalım. Veya İran'dan gelen doğalgaz tedariğinin azalması yüzünden koca bir kış OSB'lerde nasıl enerji kısıntısına gitmek zorunda kaldığımızı...

O bakımdan ne kadar maliyetli olursa olsun yerli üretim tedarik güvenliği açısından olmazsa olmaz. Bu yüzden Karadeniz'den Doğu Akdeniz'e Gabar'dan Hakkari'ye kadar yerli enerji kaynaklarının aranması ve çıkarılması ülke güvenliği açısından olmazsa olmaz. Yine Ruslar'ın kurduğu Akkuyu Nükleer Santralı da olmazsa olmaz. Çünkü ithalata bel bağlanarak üretim yapılamaz.

POSCO ASSAN'IN İŞLEVİ

Bu anlamda beyaz eşyadan mutfak gereçlerine, otomotivden tekne imalatına kadar birçok sektörde kullanılan paslanmaz çelik üretimini ülkemizde artırmaya ihtiyaç var. Ark ocakları sayesinde inşaat demiri üretiyoruz ancak bunlarda da ithal hurda kullanılıyor. Erdemir ve İsdemir sayesinde az da olsa bir cevherden üretim var. Yassı çelik anlamında paslanmaz üretimimiz yok gibi.

Gibi diyorum çünkü Güney Koreli Posco ile Kibar Holding ortaklığında kurularak 2013 yılında İzmit'te faaliyete geçen Posco Assan, ithal ettiği yarı mamülü burada işleyerek hem iç pazara sunuyor hem de Avrupa'ya ithal ediyor. Bir anlamda pazarı da düzenliyor. Çünkü bu tesis olmasa ithalat yaptığımız tedarikçiler çok daha rahat fiyat dayatabilirler.

Ancak her ne kadar Güney Koreli ortak tedarik güvencesi verse de o da bir anlamda ithalata bağımlı. Bu yüzden ülkemizin cevherden üretim kapasitesini bir anlamda geliştirmesi şart. Peki bu mümkün mü?

BİR DİZİ YATIRIM LAZIM

PoscoAssan TST’nin Kocaeli Asım Kibar Organize Sanayi Bölgesi’ndeki üretim tesisini ziyaret ettiğimizde konuyu Kibar Holding CEO’su Haluk Kayabaşı'na sordum. Paslanmaz çelik için gerekli olan demir cevheri dışında krom ve nikel. Elbette krom ve nikel tek başına yetersiz. Ferrokrom ve ferronikel tesisleri kurmak gerekiyor.

Ancak bu iki tesis yatırımı çok büyük maliyetler gerektirmese de üretim maliyetinin çok büyük kısmını enerji gideri oluşturuyor. Ferro tesisleri ve paslanmaz yassı çelik tesisi için gereken yatırım 7-8 milyar doları buluyor. Bu büyüklükte bir yatırımın yapılması için de en azından bir milyon tonluk bir pazar gerekiyor. Ülkemizin soğuk paslanmaz yassı çelikte toplam iç pazar tüketimi 2023’te 346 bin 886 ton. Aynı dönemde sıcak paslanmaz yassı çelik tüketimi 95 bin 700 ton. Türkiye’nin paslanmaz çelik toplam tüketimi 2023’te 442 bin 586 ton.

POSCO İÇİN DE FAYDALI OLUR

Pazar henüz dev bir yatırım için hazır değil ama bazen arz da kendi talebini yaratır. Uygun ve yerli hammadde paslanmaz kullanan sektörlerin ihracatta daha rekabetçi olmasını sağlar. Paslanmaz Sanayici ve İş İnsanları Derneği (PASİD) de geçen aylarda yaptığımız toplantıda paslanmaz yatırımının zamanının geldiğini açıklamıştı. Benim önerim, en büyük mesele madem enerji; Türkiye kendi yerli ve milli enerji kaynaklarını uygun fiyatla sisteme anlamlı bir oranda dahil edene kadar komşumuz İran ile bir ortak paslanmaz yatırımı yapalım.

İran'da Cumhurbaşkanı seçilen Türk kökenli Mesud Pezeşkiyan da bu anlamda bir fırsat diye düşünüyorum. Bu işbirliği enerjide ülkemize avantaj sağlayacağı için Güney Koreli Posco ve Kibar Holding ortaklığında kurulan Posco Assan TST de bakarsınız yıllar önce planladığı gibi ham maddeden uç ürüne ulaşacak entegre tesisi tamamlar.

İran Çelik Mesud Pezeşkiyan Güney Kore İthalat