Prof. Dr. Fehmi Katırcıoğlu’nun Mektubu: Üçüncü cinsiyet biyokültürel savaş malzemesi

Prof. Dr. Fehmi Katırcıoğlu, Türkiyemizin seçkin biliminsanları ve aydınlarındandır. Tıp doktorudur. Fotoğraf sanatı ve Hitit Tarihi alanlarında da özgün çalışmaları var. ABD Derin Devleti Rand Corporation’ın 1967 yılındaki raporunda cinsiyet değiştirme işlemlerini konu alan bir bölüme rastlayınca, sağolsun Rapor’un tamamının fotokopisini verdi.

Dün bu köşede yayımlanan “Yumurtadan tavuk ve horoz dışında bir cinsiyet çıkmaz” başlıklı yazıyı yayımlanmadan önce görüşünü almak ve yanlışlarım varsa düzeltmesi ricasıyla, Prof. Dr. Fehmi Katırcıoğlu’na göndermiştim. Değerli biliminsanımızın yolladığı notu aynen yayımlıyorum.

ÜÇÜNCÜ CİNSİYETİN DOĞADA KARŞILIĞI YOK

Doğanın canlıya verdiği türlerin devamı ancak kadın erkek ilişkisi ile ilgilidir. Üçüncü cinsiyet, sizin de yazdığınız gibi sanal cinsiyettir. Doğada karşılığı yoktur. Bazı genetik anomaliler hastalık işaretidir, toplumsal tanımı yoktur. Biyokimyada artı ve eksi vardır nötr olan değer kabul edilmez.

İnsan psikolojisi kadın erkek ilişkisi üzerine şekillenir. Nüfusun çok çok azında olan kromozomal anomaliler davranış bozukluğu yaratır.

ÜÇÜNCÜ CİNSİYET ÇÜRÜME VE ÇÖZÜLMEYİ TEMSİL EDİYOR

Üçüncü cinsiyet iddiaları biyoloji bilimine karşın neden ortaya atılıyor?

Üçüncü cinsiyet çürümeyi ve çözülmeyi temsil ediyor. Tıp biliminde bir yapı bozumu yaşıyoruz.

Bu yapı bozumu biyolojik gerçeklikle çelişiyor. 

1967 YILINDAKİ RAND CORPORATION RAPORUNDA CİNSİYET DEĞİŞTİRME İŞLEMLERİ

1960'lı yıllarda Batı için kadın erkek ilişkisi vardı. 1967 yılındaki Rand Corporation yayınlarında olan 100 maddelik 2000 yılında neler olacağını anlatan konu başlıklarının en önemlisi cinsiyet değiştirme işlemleridir.

Burada en önemli konu Lacan isimli psikiyatristin cinsiyet dönüşebilir savıdır.

Bu sav biyopsikolojik savaş malzemesi olarak kullanılmaktadır.

BİYOKÜLTÜREL SAVAŞ UNSURU

Üçüncü cinsiyet, kök içinde eksi bir ifadesi gibi sanaldır.

Üçüncü cinsiyet, tarihte yenik ve ezik insanlara verilen tanımdır.

Biyokültürel savaş unsurudur.

Toplumda rastlama olanağı çok düşük hastalık yapıcı nedenler dışında üçüncü cinsiyet doğada yoktur.

Tıbbî açıdan haz uyaranlarını algılama da görülen yapay hazdır.

Yukarıda eksiksiz olarak açıkladığınız süreç iç cepheyi sarsma girişimidir. Biyopsikolojik savaş malzemesi olarak kullanılmaktadır.

Bu notu yazınızın önemini ve tıp bilimine uygunluğunu, haz duygusunun nasıl etik dışı toplumsal parçalanmaya ve yok oluşa hizmet ettiğini vurgulamak için yaptım.