Yandex
30 Mart 2025 Pazar
İstanbul 11°
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Mersin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Ramazan ayında Güney Afrika Müslümanları ve Türkiye

Halim Gençoğlu

Halim Gençoğlu

Gazete Yazarı

A+ A-

Ramazan ayında orucun manevi anlamı öz disiplin, empati ve şükran duygularını geliştirmek açısından çok kıymetlidir. Bu, tefekkür etme, kendini geliştirme ve Allah'la olan bağı güçlendirme zamanıdır. Bunun güzelliği iftar vakti gösterişli sofralar kurmaktan çok öte insanların hayır işleme ve paylaşılan yemekler için bir araya gelerek bir birlik ve merhamet duygusu yaratmasında, şükretmeyi anlamakta yatar.

İslam dünyası, manevi teslimiyet ve ibadet için önemli bir zaman olan mübarek Ramazan ayına girerken, Güney Afrika'daki Müslüman topluluğunu şekillendiren tarihi münasebetleri, özellikle Osmanlı İmparatorluğu ile derin bağları hatırlamak önemlidir. Zamanla gölgelenmiş olan bu bağlantılar, iki taraf arasındaki dikkate değer dayanışmayı vurgulayan arşiv belgeleri ve fotoğraflarla yeniden canlanmaktadır. Bu bölgelerde, Afrika Müslüman topluluklarının çeşitliliği nedeniyle farklı etnik grupların kendine has gelenekleri bulunur, ancak tüm Müslümanlar, oruç tutma, dua etme ve hayır yapma gibi temel uygulamaları yerine getirir. Güney Afrika'da, Ramazan boyunca genellikle biryani ve samosa gibi yemekler tüketilir.

İKİ UZAK AMA BAĞLANTILI TOPLULUK

Müslümanlarının bu coğrafyaya gelişi her ne kadar 1650’li yıllarda Hollanda sömürgeciliğine dayansa da, İslam toplumunun bir kimlik altında teşkilatlanması 19. yüzyılın sonlarına, Johannesburg ve Durban'da kurulan Hamidiye İslam Derneği gibi derneklerde örgütlenmeye başladığı döneme dayanır. Johannesburg'da İmam Abdulkadir Bawazeer, Durban'da ise Osman Ahmed ve Hacı Süleyman Şah gibi önemli şahsiyetler, ülkedeki tasavvufi hayatı beslemek ve yerel toplumu desteklemek adına liderlik rolü üstlenmişti.

Şubat 1906'da, Ramazan Bayramı sırasında, Durban'daki Müslümanlar, Osmanlı Padişahı Sultan II. Abdülhamid Han’a en içten dileklerini ve tebriklerini göndermişti. Durban'dan Osman Ahmed, bu tebrikleri Padişah’ın Özel Sekreteri’ne ileterek, Güney Afrika ile Osmanlı İmparatorluğu arasında erken bir iyi niyet alışverişine işaret etmişti. Bu yazışmalar, Indian Opinion gazetesinde yayımlanmış ve iki uzak ama bağlantılı topluluk arasında bir birlik ve saygı anını vurgulamıştı.

KARŞILIKLI DESTEK VE HÜRMET

Ayrıca, sömürgeci baskılara karşı verilen mücadele sırasında, Güney Afrika'daki farklı etnik ve dini gruplar arasında dayanışma gelişmişti. Hindistanlı Müslümanlar, Hindular ve hatta Çinli Güney Afrikalıların dahil olduğu Britanya Hindistan Dernekleri, yerel camilerde toplanırlırdı. Bu toplantılar, sıklıkla ırkçı sömürgeci politikalara karşı birbirlerine destek olmak üzerine odaklanıyordu. Örneğin Mahatma Gandhi ve Thambi Naidoo'nun hapis dönemlerinde gösterdikleri direncin kutlandığı zamanlarda olduğu gibi çeşitli protestolar yapılıyordu. Osmanlı Müslümanları da bu mücadeleye katılmış, Osmanlı Hicaz Demiryolu Projesi'nden Osman Ahmed gibi figürler, Güney Afrika davasına desteklerini iletmişti.

1908 yılında, Osmanlı Hicaz Demiryolu’nun Şam ve Medine’deki açılışı kutlanırken, Durban’dan Stellenbosch’a kadar olan Müslüman toplulukları, Padişah’ın tahta çıkışını onurlandırmak için dükkanlarını kapatmıştı. Bu toplu destek hareketi, Güney Afrikalı Müslümanların Osmanlı İmparatorluğu'na duyduğu hayranlık ve saygının bir göstergesiydi.

ARŞİVLE BELGELENEN DAYANIŞMA

En derin dostluk gösterisi, Durban’daki Müslüman topluluğunun, Ramazan ayında kendilerinin bir fotoğrafı ile birlikte, Padişah II. Abdülhamid’e içten dileklerini göndermesiyle meydana gelmişti. Aynı yıl, Osmanlı alimlerinden Mahmud Fakih Efendi, Castle Sokağı okulunda Müslüman öğrencilere ders vermekteydi. Bu fotoğraflar, şu anda Cape Arşivi'nde korunan, ülke halkı ile Osmanlı Sultanı arasındaki derin ve samimi ilişkiyi belgeleyen tarihi bir kayıt olarak hizmet etmektedir. Bu belgeler ve fotoğraflar, Güney Afrika’daki Müslüman topluluğu ile Osmanlı İmparatorluğu arasındaki karşılıklı saygı ve dayanışmayı unutulmuş bir tarih bölümünü gözler önüne seriyor.

Bu yıl Ramazan ayı boyunca, sadece bugünü değil, aynı zamanda küresel Müslüman topluluklarını birbirine bağlayan zengin tarihi bağları da düşünmek önemlidir. Güney Afrikalı Müslümanlar ile Osmanlı İmparatorluğu arasındaki paylaşılan tarih, zaman ve mesafe tanımayan bir birlik ve kardeşlik ruhunun sürekli olduğunu kanıtlamakta, inanç ve dayanışma bağlarının her zamankinden güçlü olduğunu göstermektedir.

Türkiye Güney Afrika Ramazan
Henüz bu içeriğe yorum yapılmamış.
İlk yorum yapan olmak ister misiniz?
Yorum yapmak için tıklayınız