20 Eylül 2024 Cuma
İstanbul 18°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Rezerv paraların tabutuna son çivi

Recep Erçin

Recep Erçin

Gazete Yazarı

A+ A-

Yerel paralarla ticaret, korumacılığın yükseldiği şu dönemde küresel ticaretin belirleyici unsuru olacak. Gerek Hazine ve Maliye Bakanı Dr. Berat Albayrak gerekse Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan, konuya ilişkin vurgularını son dönemde artırdılar. Bakan Dr. Albayrak, cuma günü ekonomistler ve basın mensuplarına yönelik toplantıda Rusya'nın yanı sıra Çin, Güney Kore, Malezya, Hindistan ve Japonya ile yerel parayla ticaret konusunda çalışma yürütüldüğünü bildirdi.

"Merkez Bankası çok yoğun teknik çalışmalar yürütüyor. Süreç bizi bu konuyu hızlandırmaya itti" diyen Bakan Albayrak, cari denge ve ticaret noktasında iki ülkenin ticaret hacmi içerisinde uygulanan para biriminin üçüncü ülkeye ait olmasının ne kadar normal olduğunu sordu. Albayrak, bu konunun bütün dünyanın bundan sonraki süreçte daha motive olduğu bir unsur olduğunu kaydederek, şu ifadeleri kullandı: "SWAP dediğimiz iki ülkenin ticareti üçüncü ülkenin parasıyla yapılmıyor. O miktar karşılığı o ticaret yapılıyor. Farklı enstrümanları farklı noktalarda farklı şekillerde kullanabilirsiniz. SWAP konusu o kadar anlaşılmamış ki. Ticaret dengesi ve üçüncü para biriminin baskı oluşturma hususunun elimine edecek şekilde gerçekleşecek bir dönemin, önemli ve normalleşme araçlarından biri olarak, SWAP'ı görüyoruz."

DEİK DEVREYE GİRMELİ

Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan da dün iş dünyası ile yaptığı istişare toplantısında, “Şu gerçeği yadsıyamayız, ülkeler biraz daha korumacı, biraz daha içe dönük politikalar izleyecekler. Biz de bu dönemde rezerv para birimlerine bağlılığın azaltılması ve yerel paralarla ticaretin artırılması yönünde iş insanlarımızla görüşüyoruz. Ticaret açığı verdiğimiz ülkelerdeki muhataplarımızla görüşmeler yapıyoruz. Bu bağlamda, DEİK İş Konseyi başkanlarımızla bir araya geldik ve bu konuları değerlendirdik" dedi.

2019 yılında 7.6 milyar dolar civarında yerel paralarla ihracat, 11.1 milyar dolarlık da ithalat yapıldığını ifade eden Pekcan, "Yerel paralarla ticaret için tabii SWAP altyapısının da gerçekleşmesi lazım. Bu konuda Hazine ve Maliye Bakanlığımız ile Merkez Bankamızın ciddi çalışmaları var. Onlarla da iş birliği içinde yerel paralarla ticareti ön plana çıkarmaya çalışıyoruz" bilgisini verdi.

DOLARIN PAYI YÜZDE 42

Pekcan, bu süreçte sivil toplum kuruluşlarının ve iş insanlarının nasıl aktif rol alabileceği, ülkenin önünü açacak hangi faaliyetlerde bulunabileceği, küresel tedarik zincirlerinde Türkiye'nin daha fazla yer alması için neler yapılması ve önceliklerinin ne olması gerektiği konusunu değerlendireceklerini söyledi.

Türkiye'nin, Çin ve Katar ile SWAP anlaşması var. Katar ile son dönemde SWAP limiti 15 milyar dolara çıkarıldı. Avrupa Birliği ülkeleri dışında özellikle de dış ticaret açığı verdiğimiz ülkelerle SWAP altyapısı sayesinde yerel paralarla ticareti artırmak için hükümetin ciddi bir duruşu olduğunu açıklamalardaki vurgulardan görüyoruz. Rusya ile yerel paralarla ticaret konusunda anlaşmalar var ama istenen seviyeye gelinemedi. Çünkü dünyada hala rezerv para olarak, yani söz konusu ticaretin açık kalan kısmı noktasında mahsuplaşma yine rezerv para kabul edilen dolar üzerinden yapılıyor. Ekonomi Yazarı Uğur Gürses'in kişisel blok sitesinde yayınladığı SWIFT tablosunda, Aralık 2019 itibarıyla ABD doları yüzde 42.22 ile en çok işlem yapılan para birimi. Elbette SWIFT, ABD kontrolünde bile bütün uluslararası para transferleri için en büyük akış bu kanaldan yapılıyor. Berat Albayrak'ın da vurguladığı gibi, AB ile ticarette avro ve TL, ABD ile ticarette dolar ve TL, diğer ülkelerle de yine yerel para birimleriyle ticaretin yapılması esas politika olacak ve bu anlamda gerekirse tek taraflı adımlar atılacak.

BU İŞ ZOR YONCA!

Hadiseye verili düzen özelinde bakınca Bülent Ortaçgil'in meşhur şarkısındaki "Bu iş zor, çok zor Yonca" düzeleri akla geliyor. Ancak not düşelim; son üç yılda daha bir yoğunlaşarak SWIFT'e alternatif geliştirme çabaları var. Hatırlayalım 2018 yılında Almanya Dışişleri Bakanı Heiko Maas, Avrupa Birliği'nin şirketlerini ABD`nin İran'a karşı yaptırımlara karşı koruyabilmesi için yeni bağımsız bir SWIFT sistemi kurması gerektiğini söyledi. Geçen yıl haziranda Avrupa Birliği Dış ilişkiler Servisi (EEAS) Genel Sekreteri Başkanı Helga Schmid, SWIFT'e alternatif INSTEX'in hayata geçtiğini ve ilk para transferinin yapıldığını bildirdi. Türkiye ve Rusya, İran ve Rusya, Çin ve Rusya da benzer sistemler üzerinde çalışıyorlar. Zaman zaman konuya ilişkin spekülatif haberler de basına yansıyor. Geçen yıl haziran ayında Rusya Devlet Başkanı Putin, (Çin ile) ikili ticarette ruble ve yuan kullanımının daha da yaygınlaştırılması amacıyla hükümetler arası bir anlaşma imzaladıklarını açıklamıştı. Almanya yurt dışındaki altınlarını 2016'dan beri ülkesine taşıdı. Türkiye de onu izledi. Türkiye, Rusya ve Çin rezervlerde altının payını artıran ülkeler oldu. Teknik imkansızlık söylemleri, bugüne kadar olan genel kabulden ve gelenekseli sürdürmekten öte geçmiyor. Gelişmeler ise, bildiğimiz küreselleşme dönemi biterken aşama aşama küresel rezerv para doların bu ayrıcalığının tabutuna son çiviyi çakıyor. Hatırlatalım; diktatör ilan edilerek devrilen petrol üreticisi iki ülke Irak ve Libya'nın liderleri Saddam Hüseyin ve Muammer Kaddafi, petrol ticaretinde dolar yerine avro ile yapmayı tercih etmişlerdi.