Saadet Partisi’nden tüm seçim hesaplarını alt üst edebilecek adım!
“AKP Hükümeti, İsrail ile aynı saftadır!”“Bu hükümet bir İsrail projesidir!” “AKP, darbe ürünü bir partidir! En kısa zamanda yok olup gidecektir!”“17-25 Aralık yolsuzluk soruşturmalarının üstü örtüldü. İktidara gelirsek, bunların hesabını soracağız.”“O elde ettikleri mal, servet, şan, şöhret, mevki, makam kendilerinin alın teri değil, sattıkları davanın bedelidir.” “Namaz kılıp hırsızlık yapanın, oruç tutup yalan söyleyenin ülkeye faydası olmadı, olmaz!”“Bu AKP’nin ipiyle kuyuya inen, bir daha çıkamaz!”“AKP’nin politikaları yüzünden üniversiteli gençlerimizin yüzde 60’ı cünup geziyor!”“Yol yapmakla kalkınma olmaz!”“AKP 40 yıl iktidarda kalsa sorunlar çözülmez...”“AKP’ye verilen oylar, ırkçı emperyalizme hizmet etmektedir.”“Halkın menfaatini üstün tutan Saadet Partisi ile elit tabakanın menfaatini üstün tutan AKP tamamen birbirlerine zıt partilerdir ve hiçbir benzerlikleri yoktur.”***Bu sözler, Saadet Partisi’nin üst düzey yöneticilerine ait...Bu partinin kurucusu Necmettin Erbakan’dan tutun da ilçe yöneticilerine kadar bütün Saadet Partililer bugüne kadar milyonlarca kez, Recep Tayyip Erdoğan ve arkadaşlarını yerin dibine sokacak sözler söylediler.Emperyalizme hizmetle, İsrail’e uşaklıkla, “gayri millilikle” suçladılar...Hatta Necmettin Erbakan’ın gözü, yanında yetişip kendisine ihanet eden bu eski öğrencileri yüzünden açık gitti!***Anlaşılan “koltuk hırsı” şimdi de Saadet Partilileri yoldan çıkardı. Genel Başkan Yardımcısı Birol Aydın dün bir açıklama yapmış ve 1 Kasım seçimleri için AKP’ye göz kırpmış; “ittifak” çağrısında bulunmuş...***Hiç kuşkunuz olmasın; AKP, Saadet’e 5-10 vekillik verip bu teklifin üzerine atlayacaktır!Kim bilir belki de bu “yama”yla, yitirdikleri “tek başına iktidar” ve “başkanlık” düşünü yeniden görmeye başlayacaklardır. Koptukları dinci çevrelerle yakınlaşacaklardır. Belki de Recep Tayyip Erdoğan’ın bu kadar rahat olmasının ve ısrarla seçim istemesinin nedeni budur!***Saadet Partililere kızmayın boş yere...“Oy uğruna bunca sözü yalayıp yutmaya ve alçalmaya değer mi? Sizde zerrece ilke yok mu?” demeyin...Unutmayın; bir zamanlar Recep Tayyip Erdoğan’ı yerden yere vuran Saadet Partisi eski Genel Başkanı Numan Kurtulmuş, şimdi AKP’nin ikinci adamı...Yani; büyük sözler verip yolda bırakmak, sert eleştirilerde bulunup koltuk kapmak, bir o yana bir bu yana göz kırpmak onların genlerinde var!Yeter ki koltuk olsun...Yeter ki cukka dolsun...Yeter ki dini alet edecek bir kapı açılsın!***Kısacası... Bu gelişme beni hiç şaşırtmadı ama ne yazık ki Türkiye’yi yine ve yeniden ciddi bir bataklığa sürükleyebilir!
156+109!Bugün Abdullah Bey’e seslenme sırası, okurlarımızdan Cengiz Mete’de... Sizin de Gül’e soracaklarınız ya da söyleyecekleriniz varsa [email protected]’a gönderin...***“Abdullah Bey...Siz, dini bütün ve kendi deyiminiz ile akçeli konularda titiz bir insansınız. Huber’de kaldığınız süre boyunca yaptığınız ödemeleri eminim, bizimle paylaşacaksınız. Benim merak ettiğim konu başka: Cumhurbaşkanlığı göreviniz bittiği andan itibaren, siz de benim gibi sade bir yurttaşsınız... Acaba ben de eşim ile yalnızca bir gün Huber’de kalmak istesem, siz de bana bir güzellik yapıp Tayyip Bey kardeşinizden ricacı olur musunuz? Eğer bir gün kalmama izin verilirse, günlük bedeli nedir? Bunu emekli aylıklarımızla karşılayabilir miyiz? Karşılayabileceğim bir rakamsa gerçekten kalmak isterim.”
GÜNÜN SORUSUMHP Genel Başkan Yardımcısı Tuğrul Türkeş ‘in, piyasaya 1 milyon lira borcu olduğu, AKP’nin bakanlık teklifini bu borçtan kurtulmak koşuluyla kabul ettiği öne sürülüyor. Sosyal medyada ise kendisine, “AKP’liler senin de mi kasetini ele geçirdi?” diye soruluyor... Sorum Tuğrul Bey’e:Hangisi doğru?
Yüksekova’da neler oluyor? HDP’ye yakın internet siteleri Yüksekova’da “halk”la “devlet kuvvetleri” arasında ciddi çatışmalar meydana geldiğini, sokağa çıkmanın yasaklandığını, evlere top mermisi atıldığını yazıyor.HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş da dün bir açıklama yaptı ve “Yüksekova’da gerginlik yok, katliam var” dedi.Dün uzun yıllar boyunca bölgede görev yapan emekli bir subayla konuştum.Güvenlik güçlerinin asla halkla çatışmayacağını; hele hele top gibi ağır silah kullanmayacağını, bunun büyük bir provakasyon girişimi olduğunu söyledi.Bölgede artık kimin “masum”, kimin “terörist” olduğunu ayırmanın olanaksız hale geldiğini de belirten komutana göre güvenlik güçleri sadece “ateş açılan yere yanıt verir...”***Selahattin Demirtaş’a benim de bir çift sözüm var:Madem Yüksekova’da durum bu kadar vahim; o zaman neden yanına 79 milletvekili arkadaşını alıp oraya gitmiyorsun da dışarıdan ahkam kesiyorsun? Yoksa... Asker-sivil önüne gelen herkesi katleden “kardeşiniz” PKK’lıların sizi de kurşuna dizmesinden mi çekiniyorsun?
GÜNÜN İSYANIŞehir Tiyatroları’ndan “belediye kararıyla” atılan Levent Üzümcü’ye sevgiyle ve dayanışma duygusuyla:BEN DE TIPKI SENİN GİBİ “ONUN CUMHURU” DEĞİLİM!