Sabotaj çetesi mi?
Manipülasyonları ile meşhur, CHP/HDP yanlısı tutumu ile bilinen bir internet sitesinde (Ekşi Sözlük), “Hatay’da baraj patladı” diye bir yalan yazılıyor. Hatay’da felaket ile baş etmeye çalışan insanlar korku içinde yollara akın ediyor.
Videoları var, tam bir panik havası, yollar şehri terk etmeye çalışan araçlarla dolu. Videoyu çeken kişi, “Kim bu yalanı uydurduysa Allah belasını versin, tüm kurtarma çalışmaları durdu, herkes şehirden kaçıyor” diye feryat ediyor.
Gerçekten de bu yalan yüzünden kurtarma çalışmaları duruyor, ilk anda biri 3 yaşında çocuk olmak üzere en az 7 kişinin hayatını kaybettiği bildiriliyor. Kurtarma çalışmalarının saatlerce durmuş olması daha kaç cana mal oldu, enkaz altında yaşama pamuk ipliği ile bağlı kaç insanın son dakikaları böyle alçak bir yalanla heba oldu bilinmiyor!
YALANIN KAYNAĞI BİR FENOMEN
Çok geçmeden, bu rezil yalanın bir ucu da Oğuzhan Uğur adındaki Youtube yayıncısına ve onun hesabı BabalaTV’ye çıkıyor. Meğer, BabalaTV hesabı, baraj yalanını günler önceden piyasaya sürmüş. BabalaTV’nin günlerce dolaşımda tuttuğu mesajında “Baraj patlamış, Allah aşkına yardım edin” deniliyor, mesajın dilinden paniği büyütmek istedikleri anlaşılıyor.
Oğuzhan Uğur, suçüstü yakalanınca önce “sahte hesaplar var, onlar yapıyor” diyor, sonra “bakanlıktan bir yetkiliden teyit almıştık” diyor. Her iki sözü de gerçek çıkmıyor. Hiçbir yerden teyit falan almamışlar, canlarının istediği yalanı “sallamışlar” ve insanların ölümüne yol açmışlar!
Oğuzhan Uğur’un “deprem mesaisi” boyunca daha kaç yalana, kaç manipülasyona imza attığını bilmiyoruz. Eline akıllı telefonunu alıp habercilik yapıyor pozlarında bölgeye doluşan Oğuzhan benzeri kaç manipülatör var bunu da bilmiyoruz!
GAZETECİ DEĞİL SABOTAJCI
Kim bu insanlar? Gazetecilik ve habercilik etiğine dair ne biliyorlar? Gazetecilik eğitimi almamışlar, ciddi bir yayın kuruluşunda çıraklıktan yetişmemişler, basın kurumlarının hiçbirine tabi değiller, yani yazıp söylediklerinden dolayı mesleki hesap verme yükümlülükleri yok! Dolayısı ile etik falan da umurlarında değil. Youtube tarlasında cahilce videolar çekerek, FETÖ’cülere PKK’cılara yağcılık yaparak semirmişler. Şimdi de felaketten şöhret devşirmek için deprem bölgesine üşüşmüşler.
Çok iyi niyetli bir bakışla “şöhret devşirmek için” diyoruz ama, belki de arkalarında başka güçler var. Kurtarma çalışmalarının durması, ölü sayısının artması için özellikle uygulanan bir planın parçası da olabilirler. Bundan sonrası bizim değil yargının işi, İnşallah halka karşı işlenen bu korkunç suçlar cezasız kalmaz.
HALK DÜŞMANI ŞEBEKE
Başımıza geleceği gördüğümüz için günler önce bir TV yayınında uyarmıştık. Gazetecilik etiği bilmeyen bu “fenomenlerin” büyük sorunlara yol açacağını tane tane anlatmıştık. CHP/HDP militanı Timur Soykan adlı sözde gazeteci, utanıp arlanmadan bu sabotajcıları savunmaya geçmişti. Üstelik bir de sanki sözlerimiz Haluk Levent’e ve Ahbap Derneğine yönelikmiş gibi akla ziyan bir çarpıtma ile iftira atmıştı.
İlk başta bunu, idrak kıtlığına, iftira atmak için duydukları militanca iştaha bağlamıştım. Ama şimdi daha ciddi bir sorun olduğunu görüyoruz. Karşımızda kurtarma çalışmalarını aksatmak için özel olarak çalışan bir şebeke var. Bir yandan “Devlet yok, AFAD çalışmıyor” diyen bu şebeke, diğer yandan devlet çalışmasın diye elinden geleni yapıyor. Sahadaki unsurları sabotajlar tertiplerken, masa başındakiler, sabotajcıları savunuyor, kurtarma çalışanlarına iftiralar atıyor.
Çok büyük felaketlerden geçerek kaynaşmış, imanı çelikleşmiş bir milletiz. Şüphesiz bunu da atlatacağız. Amma velakin, bozguncuları da onlara “başlama işareti” veren siyasileri de unutmayacağız.