05 Kasım 2024 Salı
İstanbul 11°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Sabotaj soruşturmasında NATO sıkışırken!

Ali Develioğlu

Ali Develioğlu

Site Yazarı

A+ A-

Kuzey Akımı sabotajına ait son gelişmeler Ukrayna’ya askeri yardım yanlısı Avrupalı güçlerin başını derde sokacak gibi görünüyor! Trump da yaklaşan seçimlerde bu gelişmelerden yararlanmak isteyebilir. Zaten önemli küresel gelişmelerin 5 Kasım Amerikan seçimlerine endeksli hale geldiği aylara girdik.

Medyamızda layık olduğu yeri almadı maalesef bu sabotaj konusundaki son iki haftanın yeni gelişmeleri.

Kuzey Akımı sabotajı birçok gözlemciye göre Rusya ve Avrupa arasındaki stratejik enerji bağını keserek, AB-Avrasya işbirliğine, Avrupa’nın Rusya’ya karşı yumuşama ve barış olasılığına karşı yapılmış, bu sabotaj sonrası Ukrayna’ya askeri yardım ve silahlanma hızla tırmanmaya başlamıştı.

2022 Eylül’ünde Rus gazını Almanya’ya ve dolayısıyla Avrupa’ya bağlayan 20 milyar avroluk gaz boru hattı Baltık Denizi’nin derinliklerinde havaya uçurulmuş ve bu olay 20. ve 21. Yüzyılın en büyük sabotajı olarak nitelendirilmişti. Kimileri kaza derken, Biden iktidarı ve Avrupa’daki dostları giderek Rusya’yı suçlamışlar, ama Alman istihbarat servisince bazı bulguların ortaya çıkması üzerine kuşkuları Ukraynalı üç beş serserinin üzerine atmaya çalışmışlardı.

Sabotaj soruşturmasında NATO sıkışırken! - Resim : 1

AVRUPA’DA SABOTAJI SORUŞTURANLAR GÜÇLENİYOR

Ancak 6 Haziran AB parlamento seçimleri sonrası kısmen değişen yeni siyasal dengeler sonrası ve ABD seçimlerine son üç ayın kaldığı gerilimli ortamda Batı medyasına yansıyan yeni veriler bu işin kapanmadığını, aksine önümüzdeki aylarda daha da açılacağını gösteriyor!

Özellikle bu işten ekonomik açıdan büyük zarar gören ve ayrıca Ukrayna masraflarına tepkilerin giderek arttığı Almanya’da, güçlenen bazı siyasal partilerin ve devlet içindeki bazı güçlerin bu işin peşini bırakmadığı, yeni federal başsavcı Jens Rommel’in (FDP kökenli, eski Nazi suçları soruşturmacısı) yönettiği ve Alman İstihbarat Teşkilatı BND içindeki bazı çevrelerin de hararetle desteklediği araştırmanın yeni sonuçları iki hafta önce Batı medyasına yansıyınca görülecekti. Bu arada boru hattının havaya uçmasından milyarlarca zarar gören sigorta şirketlerinin ve yatırımcıların da tazminat soruşturmalarındaki etkisini hesaba katmalıyız.

Sabotaj soruşturmasında NATO sıkışırken! - Resim : 2

Sabotaj kararı Ukraynalı bazı iş insanlarıyla Ukrayna ordusu komutanlarının yaptıkları gizli, içkili bir toplantıda alınmıştı. Üçü çok deneyimli dalgıç olmak üzere 6 sabotajcı Ukrayna Devlet Başkanı Zelenski’in bilgisi dahilinde Kuzey Akımını havaya uçurmak için görevlendirilmişti. 

Başsavcı Rommel gizlice dalgıçlar hakkında tutuklama kararı çıkarttı. Bu kişilerin Polonya’da Varşova yakınlarında korundukları öğrenilmişti.

Sabotaj soruşturmasında NATO sıkışırken! - Resim : 3

Alman istihbaratının ısrarla zanlıları iade talebi Polonya hükümetince hasıraltı edilmiş ve sonunda geçenlerde bu kişilerin Ukrayna’ya döndükleri bildirilmişti! Bu gelişme Alman yetkilileri çileden çıkaracaktı. Hayal kırıklığına uğrayan savcılık ve istihbarattan yetkililer olayı ve bu yeni verileri dünyaca meşhur Amerikan gazetesi ‘The Wall Street Journal’a sızdırdılar.

Sabotaj soruşturmasında NATO sıkışırken! - Resim : 4

SİYASET VE MEDYADAN TEPKİLER

The Wall Street Journal olayı yayınlayınca konu tüm Batı ülkelerinin medyasında çığ gibi büyüyüverdi. WSJ’nin yayınına göre sabotaj kararı Hollanda istihbaratı MIVD aracılığıyla CIA’ya ulaşmış, CIA ise Zelenski’yi arayarak bu işten vazgeçmesini (?!) istemişti. The Wall Street Journal CIA’nın talebi üzerine Zelenski’nin sabotajdan vazgeçtiğini, ama Ukrayna Silahlı Kuvvetleri başkomutanı Valeri Zalujni’nin kendi başına sabotajı devam ettirdiğini iddia ediyordu.

Konu hemen Almanya’da Der Spiegel ve Deutsche Welle, Fransız Le Monde, İngiliz The Guardian, Avrupa çapındaki  ‘ The European Conservative’ ve Hollanda ana medyasından De Volkskrant ve NOS başta olmak üzere tüm Avrupa medyasına sıçrayacaktı.

Sabotaj soruşturmasında NATO sıkışırken! - Resim : 5

Alman istihbarat teşkilatı BND'nin eski şefi August Hanning, Polonya hükümetini Nord Stream sabotajında suç ortaklığı yapmakla alenen suçladı. Hanning geçen hafta Alman televizyonu ARD’ye, “Polonya teşkilatları olaya oldukça açık bir şekilde dahil oldu.” dedi. “Bunlar en üst siyasi düzeyde alınan kararlar. Ve bence Zelensky ile Polonya Cumhurbaşkanı Andrzej Duda arasında bu saldırıyı gerçekleştirmek için bir anlaşma vardı.” Henning ayrıca Polonya'yı Alman polisiyle işbirliği yapmak yerine şüphelilere haber vermekle suçladı.

Sabotaj soruşturmasında NATO sıkışırken! - Resim : 6
Zelenski ve Biden

Avrupa’da bu tartışma ve sorular hemen siyasete ve hükümet çevrelerine yansıdı. Polonya ve Ukrayna hükümetleri sabotaja ortak olduklarını reddediyor ve CIA, Ukrayna Silahlı Kuvvetleri Başkomutanı Zalujni’yi sorumlu tutarak Biden hükümetinin bir rolü olmadığını ima ediyor olsa bile, iş işten geçmiş, zarar tohumları ortalığa çoktan saçılmıştı. İş nereden nereye varmıştı: İki yıl önce kaza denmiş, sonra Rusya suçlanmış, arkasından Ukraynalı üç beş serseriyi Rusya hedef şaşırtmak için kullandı denilmiş, şimdi ise Ukrayna Silahlı Kuvvetleri Başkomutanı Zalujni, hatta Zelenski de varmış ama CIA’nın hatırına vazgeçmiş!

Sadece Ukrayna’ya askeri yardıma muhalif sesler değil, geçen hafta kendi aralarından da kuşkulu, endişeli sesler bile yükselmeye başladı! Örneğin, Hollanda’da sağcı dört partiden oluşan yeni koalisyonun ortaklarından ikisi Zelenski’nin bu işe ne kadar bulaştığının araştırılmasını istedi. Üstelik Ukrayna’ya silah göndermenin ateşli destekleyici bir koalisyon!

Almanya’nın etkili Sosyal Demokrat liberal yayını Der Spiegel bile, Zelenski’nin sabotaja bulaşmış olmasının da “ihtimal dahilinde olabileceğini” ileri sürdü.

Almanya için Alternatif Partisi (AfD) eş başkanı ve meclis grubu başkanı, milletvekili Alice Elisabeth Weidel, "Kuzey Akımı'nın yıkılmasının ülkemize verdiği ekonomik zararın faturası, inandırılmaya çalışıldığımız gibi Putin’e değil de, iddialara göre Zelenski suçlu olduğundan dolayı, Ukrayna'ya çıkartılmalıdır. Bu ülkeye, Alman vergi mükelleflerine yük oluşturan her türlü 'yardım ödemesi' durdurulmalıdır.”

Sağ milliyetçi AfD, Kuzey Akımı boru hatlarını onarmak ve ayakta kalan diğer arızalı hattı mümkün olan en kısa sürede yeniden açmak şeklindeki talebini de yineledi. Sol eğilimli ve giderek büyüyen Bündnis Sahra Wagenknecht (BSW) adlı partiden yapılan açıklamada ise bu dev sabotaj olayında ‘Zelenski’nin ifşa olması’ nedeniyle Ukrayna’ya tüm silah sevkiyatının durdurulması çağrısında bulundu.

The European Conservative: “Eğer WSJ'nin aktardığı hikaye gerçekte olana yakınsa, Alman siyasi eliti başından beri Ukrayna’nın bunun içinde olduğunu biliyordu ki bu da Berlin’in, Kiev’in ABD’den sonraki ikinci büyük bağışçısı olma konumunu tehlikeye atmamak için, gerçekleri görmezden gelmeyi seçtikleri anlamına geliyor.”

Rusya Dışişleri Bakanı Lavrov ise, sabotaja ilişkin "bir grup sarhoş askerin" suçlanmaya çalışıldığını belirterek, "Bu ciddi değil. Böyle bir terörist saldırıyı gerçekleştirmek için en tepeden emir verildiği açıktır. Batı için de en tepesi elbette Washington'dur." değerlendirmesinde bulundu.

KAFASI KARIŞANLARIN YENİ SORULARI

Sabotajın arkasında ister ABD olsun, isterse talimat sadece Ukrayna ve Zelenski kökenli olsun, ister ne olursa olsun şu gerçeğin artık ortaya çıktığı vurgulanıyor: bu yeni bilgiler kanıtlıyor ki, Ukrayna, Polonya, Hollanda ve ABD, daha gerçekleşmeden önce bile sabotaj yapılacağından haberdardılar!

Bu yeni bilgi ve kaçınılmaz mantıki sonucu, gelişme ve tartışmalar Kuzey Akımı sabotajı konusunda iki haftadır son derece ciddi yeni soruları Avrupa siyasetinin gündemine getirdi. Ve bu sorular üstelik Ukrayna’ya askeri yardımın savunucuları tarafından bile soruluyor:

Kuzey akımı sabotajı Avrupa’nın alt yapısını yok etmeyi amaçlayan devasa bir düşmanca eylemdi. Ya önümüzdeki dönemde Zelenski’nin sabotaj kararından vazgeçmediği ve sabotajı bizzat yönettiği soruşturmalar sonucunda kesinleşirse ne olacak? Avrupa kendi alt yapısını yıkan Ukrayna gibi bir devleti bu zamana kadar beslemiş, desteklemiş olmayacak mı?

Bundan sonra askeri yardımı kesmek gerekmeyecek mi?

Sabotajla Avrupa’nın uğradığı devasa, milyarlarca zararın faturasını Ukrayna’ya çıkartmak gerekmeyecek mi?

Daha da kötüsü, NATO’nun Ukrayna ve Polonya’ya karşı devreye girmesi gerekmeyecek mi? Çünkü bu sabotaj eylemi ittifakın alt yapısını çökerten bir askeri eylemdir ve NATO’nun 5. Maddesine göre bütün NATO üyesi ülkelere yapılmış bir saldırıdır.

Sabotaj soruşturmasında NATO sıkışırken! - Resim : 7
Sholz, Zelenski ve Macron

BU YENİ BİLGİLER TRUMP’A DA MI YARIYOR?

Bütün bunlar şu sorular Batı ana akım medyasında birden gündeme geliverdi! Ve son derece ciddi sorular. Macron ve Scholtz hükümetlerinin yetkilileri The Wall Street Journal haberinden sonra savcılık soruşturmasının devamını ve olayın kesin kanıtlarını isterlerken, Ukrayna’ya askeri yardımın devam edeceğini de vurgulamayı ihmal etmediler.

Ama neden böylesi bir haberi The New York Times ya da CNN gibi Biden’ın partisini, Kamala Harris’i, destekleyen binlerce güçlü medya kuruluşu değil de The Wall Street Journal başlatmıştı?

The Wall Street Journal kimin yayınıydı?

Fox News, The Times gibi dünya medya devlerinin sahibi Rupert Murdoch’un tabii ki! Ve Rupert Murdoch 12 yıldır kimi destekliyordu? Son aylarda biraz hoşnutsuz da olsa Ukrayna’ya askeri yardıma karşı çıkan Trump’ı tabii ki!

Zaten önemli küresel gelişmelerin 5 Kasım Amerikan seçimlerine endeksli hale geldiği aylara girdik!