Seçim, baraj ve HDP sorunu
Haziran seçimleri ülkemiz için bir kırılma noktası olacak. Bu seçim sonunda “Yüce Türk Devletinin bölünmez bütünlüğü” ilkesi ile başlayan Anayasanın başlangıç bölümü ve kuvvetler ayrılığı esasına dayalı parlâmenter rejimi kurmuş olan temeli baştan aşağı değiştirilmek isteniyor. AKP’nin muktediri, kendisi için, her türlü denetimin dışında bir totaliter düzen kurmak ve bu köktenci (radikal) değişimi de ırkçı politika uygulayan HDP’nin katkısı ile yapmak istiyor. Bugüne kadar bağımsız adaylarla TBMM’de temsil edilmiş olan etnik siyaset ve onu özümseyen HDP Haziran seçimlerine parti olarak katılmak ve demokrasilerde kabul edilemez olan yüzde 10 gibi yüksek bir barajı aşarak TBMM’ne girmek istiyor. Bu karar son derece demokratik ve HDP’nin temel bir hakkı olarak kabul edilebilir ama kazın ayağı hiç de öyle değil.
HDP’NİN AMACI NE?
HDP etnik bir parti. Asla Türkiye partisi olamamış ve olmayı da düşünmemiş. Çünkü Türklüğü ve Türkiye Cumhuriyeti’ni reddediyor, Türk Devletinin bütünlüğüne inanmıyor ve Kürt azınlığın federatif yapı içinde ayrı bir devlet kurmasını amaçlıyor. Bunun için de PKK’nın terör kartını kullanarak AKP’ye isteklerini kabul ettirmek istiyor. “Öcalan serbest bırakılmalı, dağdakiler için af çıkarılmalı ve siyaset yapmalarına olanak tanınmalı, Öcalan bu yeni siyasal oluşumun başkanı olmalı ve Anayasa değiştirilerek bir Türk-Kürt Federasyon Devleti kurularak Kuzey Irak’a doğru açılan yeni bir oluşu gerçekleştirilmelidir.” HDP’nin siyasal amacı budur ve bunu gizleyerek TBMM’de parti olarak temsil edilmeyi öne çıkarmak sevdasındadır.
FEDERASYON SİSTEMİ
BİR BASAMAKTIR
HDP AB’nin özerklik önerilerinin ardına saklanarak, önce tüm ülkede özerk eyaletler kurmak ve sonra da Kürt azınlığın yoğunlaştığı eyaletlerin alacağı kararla ayrı bir devletin bağımsızlığını gerçekleştirmek hayalinin peşinde. Eyalet sisteminin olduğu yerlerde eyaletin valisini, belediye başkanını o eyaletin halkı seçiyor, bazı temel uygulamalar, ulusal güvenlik ve dış politika birleşik devletin başkanına ve meclisine, senatosuna bırakılıyor. Eyaletlerin birleşik yapıdan ayrılıp yeni bir devlet kurmalarına başkan ve senato ses çıkarmazsa sorun yok ama halkın baskısı ile aksi bir tutum bir iç savaş demek olacaktır.
HDP’NİN OYUNU NE?
Anayasayı değiştirmek için 367 oy gerek. Değişiklik önerisini referanduma götürebilmek için 330 oy gerekli. AKP’nin Haziran seçiminde bu sayıları yakalaması şüpheli onun için HDP’nin desteğine ihtiyacı var. HDP parti olarak seçimde baraja takılabilir o zaman AKP onun 60-70 milletvekili kendi hanesine yazabilir. Barajı geçerse, AKP ile yapıldığı söylenen gizli anlaşmaya göre, HDP başkanlık sistemini ve federal yapıyı öngören bir Anayasa değişikliği için 367 oyun sağlanmasına katkıda bulunabilir. HDP barajı geçse de geçmese de AKP’nin istediği sonu karanlık başkanlık sistemine katkı verecektir. Amaç Atatürk’ün kurduğu Türkiye Cumhuriyeti’ni yok etmektir.
AKP’nin muktediri bir iç savaş tehlikesini de ciddi olarak gündeme getirebilecek bu HDP oyununa gelecek ve ülkenin bölünmesine evet diyecek mi? Haziran’da göreceğiz.