Seçim değil referandum olacak

İktidarı yitirmek korkusu, baskın seçimi doğurdu. AKP’nin öyle bir acelesi var ki seçimi 24 Haziran 2018 tarihinde yapacak. Belli ki önceden planlanmış. Devlet Bahçeli ile Tayyip Erdoğan anlaşmış.

Hedef belli: Muhalefeti daha fazla toparlanmadan yakalayıp devre dışı bırakmak. Saadet Partisi ile İyi Parti’nin AKP’den oy götürdüğü ortada idi. Ekonomi de hızla bozuluyordu. Elin parası ile elin malını kullanma sistemi çökmüştü. İşsizlik artıyor, pahalılık tırmanıyordu. Böyle gideceği de belli olduğundan AKP-MHP ortaklığının Meclis’te çoğunluğu alamayacağı ihtimali ortaya çıkmıştı.

Ne yazık ki Türkiye, olağanüstü hal ortamında baskın bir seçimle karşı karşıya bırakıldı.

Muhalefet eğer doğru örgütlenirse, AKP’nin önümüzdeki seçimi kazanması da mümkün gözükmüyor. Belirtelim ki bu seçimler, cumhuriyet tarihinin en önemli seçimleri olacaktır.

Çağdaş cumhuriyet mi sürecek yoksa onun yerine Arapçı-Vehhabici bir dinci devlet mi gelecek?

Vatandaş ilk seçimde bunu oylayacaktır. Önümüzdeki seçim, cumhuriyete devam mı hayır mı referandumu olacaktır.

ÖZAL'IN ELİNDE KAN VAR

Salı günkü konuşmasında AKP Genel Başkanı Tayyip Erdoğan, İnönü Üniversitesi’nin ikiye bölünerek Turgut Özal adına üniversite açılacağını söyledi. Ve bu arada da İsmet İnönü’nün adını anmaya bile tenezzül etmedi.

Haklı; çünkü:

* Turgut Özel, en büyük darbecilerden birisidir. 12 Eylül darbesinin askeri lideri Kenan Evren’dir. Darbenin ekonomik ve siyasi ayağını ise Turgut Özal temsil etmiştir. Avrupa ve ABD’den darbenin finansını sağlayan işte o Özal’dır.

* Kenen Evren ABD açısından ne kadar “Bizim Çocuklar”dan birisi ise Turgut Özal da o Amerikancı çocuklardan birisidir.

* Turgut Özal destekli Kenan Evren, yüzlerce insanın canını aldı. Özel bir programla birbirlerine düşürdükleri Ülkücülerle toplumcu gençlerden onlarcasını astılar. Meydanı da Amerikan İslamcısı tabana bıraktılar.

* 12 Eylül’ü yapan güçler ne ise 15 Temmuz 2016’yı tezgâhlayanlar da onlardır. 12 Eylül’ün nimetlerini Turgut Özal yedi; 15 Temmuz’un yemişlerini ise AKP derlemekte.

* Turgut Özal’ın partisini ABD kurdurdu; AKP’nin kuruluş bildirgesi de Amerika’da yazıldı.

* Turgut Özal, “liberalizm” masalı altında Türkiye’yi uluslararası tefeci sermayenin (yani, emperyalizmin) işgaline açtı. AKP de bu sömürgen sermayenin Türkiye’yi talan etmesi için Özal’ın yaptıklarını genişletti. Cumhuriyet’in önemli kuruluşları, Özalcı AKP tarafından haraç-mezat yabancılara satıldı.

* Türkiye, Özalcı AKP döneminde faiz adı altında sömürgeci ülkelere 150 milyar dolar haraç verdi. Bu para, çobanından emeklisine kadar çalışan kesimin cebinden vergi olarak çalındı; dışarıya gönderildi.

* CIA elemanı Fethullah Gülen ve ekibini cemaat haline getiren, ona ticaretin kapılarını açarak büyüten Turgut Özal’dı. Aynı Fetullah Gülen’i başbakanlığı döneminde devlete ekleyen ve birçok bakanlığı onun adamlarına bırakan da Tayyip Erdoğan oldu.

* Türkiye’yi 6 eyalete bölmeye kalkışan Özal oldu; Erdoğan da eyalet sistemine övgüler dizdi ve Özal’dan aldığı ilhamla Kürt açılımını başlattı.

* 1991 yılında ABD’nin Irak’a saldırısına Özal destek verdi; Çekiç Güç’ü Türkiye’ye konuşlandırdı ve Irak’ı parçalattı. Erdoğan da ABD’nin Mart 2003’te başlattığı Irak saldırısına arka çıktı.

* Türk milletinin geleneksel ahlakını derinlemesine çürüten isim de Turgut Özal’dır. “Benim memurum işini bilir!” diyerek rüşvete el altından izin veren de odur. Özalcı AKP, bu zihniyeti siyasetin temeline yerleştirmiştir.

Peki İsmet İnönü ne yaptı?

Gazi Mustafa Kemal ile birlikte çalışarak ülkemizi işgal eden sömürgecileri bu ülkeden attı. Emperyalist sermayeye faiz adı altında haraç vermedi. Laik ve çağdaş bağımsız bir Türkiye için çalıştı. Fabrika bulunmayan bu topraklarda fabrikalar açtı. Türkiye’nin hiçbir kuruluşunu yabancılara satmadı. Tam aksine, ticaretteki yabancı tekelini kırdı; Türkleri ticaret ve sanayi alanına soktu. Modern bir Türkiye’nin yaratılmasında büyük katkısı oldu.

Ve de, yıllarca başbakanlık hatta cumhurbaşkanlığı yaptığı halde çocuklarına dişe dokunur bir parasal miras bırakamadı.

Ben AKP’nin reisi olsam, çocuklarına servet bırakmasını bilmeyen böyle beceriksiz siyasetçinin adını asla ağzıma almam.