11 Ocak 2025 Cumartesi
İstanbul 12°
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Mersin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Sendikacılarımız tembellik hakkını kullanıyor

Engin Ünsal

Engin Ünsal

Eski Yazar

A+ A-

Eski Adana Milletvekili Ziya Yergök dostumun gönderdiği bir ileti ile tanıştım tembellik hakkı kavramı ile. Değerli dostum Ziya Yergök Babalar Günü nedeni ile Yeni Adana gazetesinde Karl Marx’ın, tarih kitaplarında pek değinilmeyen, babalık içgüdüsü ile damat adayı Paul Lafargue’ye yazdığı bir mektubu yayınlamış. Milyonlarca insanın yaşamını etkilemiş ve etkileyecek olan Marxisim kuramının yaratıcısı Karl Marx’ın hiç bilinmeyen babalık yönünü, kızı Laura Marx ile evlenmek isteyen Paul Lafargue’ye 13 Ağustos 1886’da yazdığı bu mektup devrimci Karl Marx’ın yanında kızının üzerine titreyen, ona kol-kanat geren kartal görünümlü bir Karl Marx’ı anlatıyor.

PAUL LAFARGUE KİMDİR?
15 Ocak 1842’de Küba’nın Santiago kentinde doğdu. Ailesi ile göç ettiği Fransa’da Tıp okuıdu. Siyasi gençlik hareketlerine katıldı. Proudhon’dan etkilendi. Karl Marx ile tanıştı ve kızı Laura Marx ile evlendi. Eğitimini Londra’da tamamladı ve Fransa’ya dönerek Fransız Sosyalist Partisi’nin kurucuları arasında yer aldı. Tembellik Hakkı adlı kitabını 1883 yılında yazdı ( bu kitap Işık Ergüden çevirisi ile Kırmızı Kedi klasiklerinden yayınlandı). Paul Lafargue yaşlılığın beden ve zihin güçlerini azar azar kemirdiğini görmek istemediğini belirtip 70 yaşını aşmamak için kendine verdiği sözü tutarak eşi Laura Marx ile birlikte 69 yaşındayken intihar etti.

TEMBELLİK HAKKI NEDİR?
Kitabın tanıtım metninde Tembellik Hakkı “zorunlu çalışmaya ayrılmayan özgür zaman” olarak tanımlanıyor. Lafargue bu hakkın bir “erdem” olduğunu savunuyor ve hiçbir ideolojinin bu hakkı ortadan kaldıramayacağını söylüyor. Sanırsam bu hak üretmekten korkan, rahatın zirvelerinde dolaşmayı sevenlere özgü bir hak olsa gerek. Bu kavram ile nasıl çalışmak, üretmek, mücadele etmek, toplum katmanlarını etkilemek, bir mum gibi yanarak etrafını aydınlatmaya kendini adamak bir haksa bu çabaların tam tersi olan ve kafasında bir mücadele etme kırıntısı olmayan, yaşamı epiküryen (zevke adanmış) bir inanış olarak algılamayı, yaşadığı dünyayı değiştirme kaygısı olmadan yaşamayı düşünenlerin de bir tembellik hakkı olması gerektiği savunuluyor olabilir.

SENDİKACILARIMIZ TEMBELLİK HAKKINI KULLANMAYA KARARLI!
Sendika yöneticiliğine soyunan insanların işçilikten yöneticiliğe geçişlerini ve bu kabuk değiştirmenin onların ve çalışma yaşamının geleceğine nasıl olumsuz yansıdığını hüzünle seyretmiş biri olarak tembellik hakkının günümüz Türk sendikacılarının yaşam ve anlayışları ile tam olarak örtüştüğünü görmek insanı üzüyor. Toplumum çok önemli bir kesiminin yaşamını değiştirebilecek güçte olmaları gereken insanların düzene teslim olmaları ürkütücü. Oysa yapabilecekleri o kadar çok şey var ki. Özellikle yeni bir hükümetin kurulma aşamasında ülkemizi emekçilerinin yaşamını ve kaderini değiştirecek çok önemli bir adım atabilirler.

SENDİKACILAR YENİ HÜKÜMETE BİR MANİFESTO SUNMALI
Ülkemizin emekçileri örgütlenme özgürlüğü ve insan yaşam hakkının çok uzağındadır. Çalışma yaşamını düzenleyen yasaların tümünde çalışanlar aleyhine pek çok hüküm var ve hiçbir sendika ve konfederasyon yöneticisinin elinde değiştirilmesi gerek yasa maddeleri ile ilgili hiçbir çalışma yok. Oysa şimdi böyle bir çalışmayı yapmanın tam zamanı. AKP dönemi sona erdi ve yeni bir siyasal düzen kurulacak. Sendikacılar bir araya gelerek bu düzende çok etkili olabilir ve sunacakları bir istekler listesini yeni hükümete kabul ettirebilirler. Bunun için acilen TBB veya İstanbul Barosu Emek Komisyonu öncülüğünde üç konfederasyon bir araya gelip çalışma yasalarında yapılması gereken değişiklikleri hazırlayıp yeni hükümete sunabilirler. Birlik içindeki bir işçi hareketinin istemlerine hiçbir güç hayır diyemez. Hadi bakalım sendikacılar gün tembellik hakkını kullanma değil üretme günüdür. Yeni hükümet fırsatını mutlaka değerlendirmelisiniz.