24 Kasım 2024 Pazar
İstanbul
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

SGK sesimizi duyar mısın?

Uğur Becerikli

Uğur Becerikli

Gazete Yazarı

A+ A-

Biyonik kulak kullanıcısı olan Onur Cantimur ile kullanmış olduğu cihaz/cihazlar hakkında görüştük. İşitme kaybı olan bireyler işitme cihazı kullanmak suretiyle, çok ileri derecede kaybı olan bireyler ise cerrahi operasyonla salyangoza yerleştirilen koklear implant (biyonik kulak) kullanarak engellerini ortadan kaldırmaya çalışıyorlar.

YÜK VATANDAŞA KALIYOR

Devlet, işitme cihazlarında, biyonik kulak dış cihazlarında, pil gibi temel zaruri ihtiyaçlarda kısmen ödeme yapmakta, “ara fark” dediğimiz geri kalan farkı da hasta-kullanıcı firmaya ödemektedir. Devlet, destek teknolojilerinde (özellikle mini microfon gibi işitme kayıplı öğrencilerin sınıfta öğretmenini daha iyi anlamasını sağlayacak, akademik başarısını yükseltecek araçlar) hiçbir geri ödeme yapmamaktadır. “Ara fark” ödeyebilecek maddi durumu olmayıp temel zaruri ihtiyaçlara bile erişmekte zorlanan kullanıcıların destek teknolojilere erişebilmesi neredeyse imkansız hale geliyor. Destek teknolojilerine maddi durumu iyi olan küçük bir azınlık ulaşabilmektedir.

Maliyetlerde etken olarak sadece düşen alım gücü değil görünmeyen ve bilinmeyen tedarikçi tarafı da bulunmaktadır. Bir örnek vermek gerekirse bir koklear implant firması 2023 yılı mart ayından beri yedek parça aksesuar ürünlerine hiçbir zam yapmadı. En son Mart 2023'te yapılan zamdan beri enflasyon yüzde 75.45 oldu. (Bu bilgi TCMB tüketici fiyatlarından alındığı için direkt devlete dair verilen bilgidir)

Diğer bir taraftan, firmalar da elektrik, su, akaryakıt, hekim ziyareti, hasta günleri vb, yapabilmek için bu zamları yansıtmak zorunda kalıyorlar. Bu yükü alım gücü düşen hastaların-kullanıcıların taşıması mümkün değil. Avrupa'da enflasyon yıllık yüzde 8 civarlarında seyrederken, ithal edilen tüm ürünler ülkemize en az yüzde 8 daha pahalıya ithal ediliyor. Yani aslında firmaların üzerindeki yük minimum %75 (Türkiye enflasyonu) +%8 (AB enflasyonu) = yüzde 83 oluyor ve bunun üzerine bir de üç ay sonra devletten alınan geri ödemeler nedeni ile kurdan kayıplar oluşmaktadır. Bu çerçevede kullanıcıların üzerinde oluşan yüke SGK'nın mutlaka bir çare bulması gerekmektedir. Bu zamanda kullanıcılardan alınan farklar SGK ödemesinin üzerinde. Firmalar daha önceki 1 ile 1,5 yılda bir yaptıkları zamları mecburen 6 ayda bir yapmaya başladılar.

NEDEN ÜLKEMİZ DAHA İYİSİNİ ÜRETEMİYOR?

Tamamıyla ithal olan bu ürünler sadece çıplak fiyatına gelmiyor, lojistik, ithalat, KDV masraflarının yanı sıra müşteri hizmetleri hususunda ise kaliteli hasta-kullanıcı hizmeti verecek personelin alınması, yetiştirilmesi ve firmada tutulması da, bu alanlarda artan maliyetlerin mecburen yansıtılmasını gerektiriyor. Cihazı getiren üretici firmaların giderlere dayanamayıp ülkemizden çıkması ve işi distribütörlere devretmesi kullanıcıların-hastaların aleyhine olacak bir durumu doğurmaktadır. Çünkü bazı distribütörlerin “nasıl olsa bana muhtaç” bahanesiyle keyfi zam yaparak vasat hizmet verdiği geçmişte yaşanarak tecrübe edilmiştir.

Devlet desteğiyle çocuklara ve erişkinlere takılan biyonik kulaklarda eğer yedek parça-aksesuar ihtiyaçları karşılanamaz ise, cihazlar etkin bir performans gösteremeyeceği gibi, kullanıcı da cihazı verimli kullanamayacağı için işitme engelli bireye ilk yapılan yatırım da boşa gitmiş olmaktadır. İşitme implantı (biyonik kulak) maliyeti ilk etapta önemli bir maliyet gibi gözükse de, tedavi edilmeyen işitme kaybının ülkemize mali külfeti çok daha fazla ve daha uzun vadeye yayılmış oluyor.

Özellikle Türkiye gibi genç nüfusu yoğun olan ülkelerde, işitme kaybı yaşayan bireylere yapılan özel eğitim okulları, rehabilitasyon ve iş hayatında verimlilik-performans düşüşü görülmektedir. Ailenin işitme kaybı bulunan çocuğu için çalıştığı iş yerinden izin/izinler almak zorunda olduğu (üretim-iş gücü kayıpları), işitme kayıplı kişilerin sosyal izolasyon, dışlanma ve depresyon geçirdikleri bilinmektedir. Bununla birlikte bunalım ile oluşan psikolojik rahatsızlıklar ve erişkinlerde demansa varan yan hastalıklar devletin bütçesine daha büyük bir yük oluşturmaya yol açmaktadır.

DESTEK TEKNOLOJİLERİ ÜLKEMİZDE LÜKS OLDU

Şu an devlet, biyonik kulak ameliyatlarında iki firmaya ait ürünleri vermektedir. Fakat bunlar eski modellerdir. AB ülkeleri kendi vatandaşlarına son model cihazları ücretsiz temin etmektedir. Özellikle sektörde tanınmış bir koklear implant firması Türkiye gibi düşük fiyat veren ülkeler için bir modelinin bazı özelliklerini azaltıp özel bir model üretmiştir. Koklear implant cihazlarının alındığı Devlet Malzeme Ofisi’nde geri ödeme sorunu bulunmuyor. Ancak Avrupa son nesil ürünlere 14 bin Euro ödemekte olup Türkiye'de bu rakamlar çok düşük kalmaktadır.

Şu an acil ve önemli olan kullanıcıların firmalara ödediği ara farkın daha da büyümemesi için SGK'nın enflasyon oranında gerekirse 6 ayda bir zam yapmasıdır. Özellikle eğitim, iş hayatında olanlar için “mini mikrofon+” gibi destek teknolojilerin SGK kapsamına alınması gerekmektedir.

Engelliler ile ilgili tüm konu ve sorunların çözüm noktaları birbirlerine bağlı olan kurumlarımızdan geçmektedir T.C. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı, Maliye Bakanlığı ve İç İşleri Bakanlığı dır. Umarız bu kurumlarımız engellilerin seslerini duyarlar.
(Ayrıca tüm öğrencilerimize de iyi tatiller diliyorum.)

SGK İşitme Avrupa Enflasyon AB