Sonbahar yaprakları

Doğada sonbahar mevsiminin gelişini izliyoruz. Ağaçlar sararıyor, yapraklar dökülüyor. Galatasaray da sonbaharın tüm belirtilerini futbol takımında yaşıyor.

Geçen hafta sonu Kayserispor gibi transfer tahtası kapalı, düşmemeye oynayan bir takım karşısında ezilen bir Galatasaray seyrettik. Eğer ki kaleci Muslera 3-4 topu çıkarmamış olsaydı, sonuç Kayserispor lehine çok daha farklı bitebilirdi.

SİSTEMİN YOKSA BAŞARI HAYAL

Okan Buruk'a bir çift sözüm var. Bir sistem oturtamayan teknik direktörün futbolda muvaffak olma şansı yok. Kendisine “Galatasaray'ın sistemi nedir?” diye sorsak muhtemelen cevapsız kalacaktır. Çünkü Galatasaray'da halen orta saha yok. Baktığın zaman, Mata, Mertens, Oliveira gibi top kullanabilecek adamlar mevcut ama topa basan, rakibi bozan sadece Torreira var. O da tek başına yetmiyor.

Mata ya da Mertens kötü futbolcular mı? Hayır. Bunlar dünya futbolunda yer sahibi olmuş kaliteli isimler ama Galatasaray'ın bir oyun sistemi olmadığı için bu tür futbolculardan faydalanmak zor. İleri uçta Icardi gibi dünya çapında bir golcün var ama besleyemiyorsun. Ne kenarlardan top geliyor ne de gol yollarına dikine pas atılıyor. Icardi'den sihir yapıp gol atmasını bekliyorsun. Bu, futbolun tabiatına aykırı bir durum.

HAKEMLER GALATASARAY'IN ÜSTÜNE OYNUYOR

Tüm bunların yanı sıra maalesef ki hakemlerin Galatasaray üstündeki oyunları da açık biçimde görülüyor. Herhalde birileri Fenerbahçe'yi şampiyon yapmaya karar vermiş. Müsabakalarda orta hakem olarak görev yapanlar, VAR ne derse onu uyguluyor. Başka bir iş yaptıkları da yok. VAR'ın da niyeti zaten çok belli.

Elbette Galatasaray, ne olursa olsun bu kadar kötü oynamamalı ve hakemlerin kötü yönettiği maçlarını da kazanmalı. Futbolda bir gerçek var, bazen oynadığın oyunla hakemi de yeneceksin. Ama Galatasaray maalesef ne bunu yapabilecek güçte ne de ileriye dönük umut vadediyor...

OKAN BURUK FIRSAT TEPİYOR

Okan Buruk'a tekrar sesleniyorum. Teknik direktör olarak Galatasaray'ın başına gelmesini en çok isteyenlerden biriydim. Halen de bu fikrimden vazgeçmiş değilim. Ama oyundaki bu düzensizlik ve sahadaki belirsizlikler yüzünden şansını süratle kaybediyor.

Bakıyorum, Kayserispor maçında geri dörtlüde sol bekte Kazımcan'a şans verdi. 8+3'te Mertens ve Mata'ya yer açmak istedi. Ancak Kazımcan hiçbir şekilde umut vadetmedi. Sağ bekte Boey, sezon başından bu yana en kötü futbolunu oynadı. Umarım, yeni mukavele alacağım, hedefime ulaştım havalarına girmemiştir. Savunmanın ortasında Abdülkerim halen çevre kontrolü konusunda sorun yaşıyor, rakibin ayağına top atmaya devam ediyor. Bunları düzeltecek kişi, o takımın teknik direktörü. Bunları biz nasıl görüyorsak, Galatasaray teknik ekibi daha da fazlasını analiz etmeli.

KAYBEDİLMİŞ BİR ŞEY YOK AMA...

Galatasaray hem maddi açıdan ciddi borçlara girdi ve bu borçlarla cebelleşiyor, hem de onca transfere rağmen geçen seneki kötü futbol devam ediyor. Galatasaray başarılı olamazsa işler daha da zorlaşacak. Ligde halen kaybedilmiş bir şey yok ama bu görüntü umut vermiyor.

Sarı-kırmızılı kulüpte önümüzdeki haftalarda yaşanacak olası puan kayıplarına tahammül gösterilmeyecektir. Galatasaray umarım esas kimliğine döner, Okan Buruk elindeki geniş ve kaliteli kadroyu iyi kullanır. En büyük temennim bu.