26 Kasım 2024 Salı
İstanbul
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Sosyal medya kimin kontrolünde?

Hüseyin Haydar

Hüseyin Haydar

Gazete Yazarı

A+ A-

Sorumuz şudur: 15 Temmuz Amerikancı FETÖ darbe girişiminden sonra Türkiye sosyal medyası kimin kontrolünde ya da kontrolsüzlüğünde?
Türk milletinin canına, varlığına, devletine kökten kast eden zalimler zalimi FETÖ ile mücadelenin derinleştirilerek sürdürüldüğü iddia ediliyor. Eğer böyle ise, FETÖ elebaşı Fethullah Gülen'in vaazları, söylevleri, demeçleri niçin hâlâ sosyal medyada yayımlanmakta.
Niçin hâlâ Fethullah Gülen propagandaları, övgüleri insanımızın gözünün içine içine sokuluyor? Yediden yetmişe milyonlarca vatandaşımızın en önemli ve öncelikli bilgi kaynağı haline gelmiş sosyal medya kimin kontrolündedir?

FETÖ PROPAGANDASI SERBEST!

İnternet ağlarına girin bakın, sayısız adreste FETÖ elebaşı en alçakça propagandalarını 15 Temmuz'dan sonra da devam ediyor. Kurban Bayramı, Başörtüsü vb. vaazı vermeyi, Müslüman halkımıza kendi sapık yolunu göstermeyi, İslam dinini, değerlerini tahrif etmeyi, Müslümanları avlamayı, Allah ile kandırmayı sürdürüyor.
FETÖ'nün herkul.com sitesi kapatılmış, fakat FETÖ propagandası internet ağlarında, arama motorlarında dolu dizgin. İşte, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu yöneticilerine, binlerce linkten sadece birkaç örnek sunuyorum:
https://www.youtube.com/watch?v=zX8e_EAYjKI
https://www.youtube.com/watch?v=3bWD54tG2O4
https://www.youtube.com/watch?v=lok2e-r79-c
https://www.youtube.com/watch?v=R3vRJt5YNxw
https://www.youtube.com/watch?v=sfoyzKa02qM
https://www.izlesene.com/video/fethullah-gulen-hocaefendi-entelektuel-aydinlar-yetistirmis-okullar-acmis-cok-faydali-faaliyetler-y/8773311
https://www.youtube.com/watch?v=8Riwp1nKbq8

HZ. MUHAMMED ŞİİRİ YASAK!

Kaynak Yayınları arasında çıkan Doğu Tabletleri kitabımızdaki şiirlerin en çok benimsenip sevilenlerinden biri de Kırkıncı Tablet- Hz. Muhammed şiiridir. Geçtiğimiz günlerde yitirdiğimiz değerli Mesut Mertcan tarafından 2006 yılında başarıyla seslendirilen bu şiirin klipi sosyal medyada yüzlerce sitede izlenme rekorları kırmaktaydı. Fakat nasıl olduysa şiir klibimiz bir anda bütün sosyal medyadan kaldırılıvermiş.
Şiirde, başta FETÖ ele başı olmak üzere İslam dinine "kara dincilikleriyle" zarar veren herkes Hz. Muhammed'in ağzından eleştirilip mahkum ediliyordu.
Hz. Muhammed şiirinin belli çevreleri derinden ve çok rahatsız ettiği anlaşılıyor. Ancak Sosyal medyada yasaklamayı nasıl başardıkları anlaşılmıyor! Hz. Muhammed şiir klipimizi yeniden Youtube'a koyduk, izlemenizi öneririm, link şöyle: https://www.youtube.com/watch?v=qTfdHXpGe0E

DOĞU TABLETLERİ

Kırkıncı Tablet, Hz. Muhammed
Mecbur doğdum. Kuma serili sert bir döşekte,
Hurmaların yüzüne renk düştüğü ışıkta,
Doğduğum gece boğdum nefsimi, ilahi beşikte.
Allah’ı gördüm. Abdullah’ı görmedim. Amine hayaldedir.
On yaşımda karıştı uykuma Babil ve gök burçları,
Ne haldedir şimdi Yemen’in yetimleri, açları?
On iki yaşımda uzaklardaki Bahira’ya gittim ve din,
Dinlenmedim bir an bile, yoksullara yetişmek için.
Bir gecede geçtim Cebel’i. Endülüs ve Sevilla ve din,
Dinmedi ağrım ne Mekke’de, ne Medine’de…
Yürüdükçe arttı beynime yürüyen kan ve kelâm ve din,
Dingindi çöl, dingindi döl ve dingindi kervan…
Safa tepesine çıkıp haykırdım Mekke’nin boş kafasına:
Ayağa kalk! Ey örtüsüne bürünmüş temiz halk!
Aşkın reddinden başka varlık kalmamış burada ve din,
Dinledim göğün inleyişini, yerin dillenişini,
Ayaklarımın altına seyirtti Hıra. Dudaklarım hararette.
Ikra bismi rabbikûm! Okudum isyanın ateşiyle.
Ağırdır emanetim, çekemezsin! Üç yüz deve yükü kadar.
Ikra bismi rabbiküm! Okudum ölünün nefesiyle.
Dil döndükçe yıkıldı zulüm, doldurdu hendeği külüm.
Ikra bismi rabbiküm! Okudum karıncanın sesiyle.
Okudukça yayıldı kıtaların damarlarına gıda,
Okudukça açıldı gözleri uyutulan çocukların…
Allah nurdandı. İnsan çamurdandı. Kâbe taştandı.
Ama siz altına büründünüz, secde ettiniz uygar putlara,
Tanrı’ya teslim olduk, dediniz de alçaklara eğildiniz,
Salya sülük bezirgâna kandınız, yandınız!
Onun dostu puşttandır, kurusu yaştandır, yüreği haçtandır:
Boynunda hurma lifinden bükülmüş bir kement,
Amerika’ya kadar gider de Erzurum’a gidemez, neden?
Teksaslı çavuşa güvenir de Mehmetçiğe güvenmez?
Birden gürledi Asya’nın en büyük oğlu Muhammet Mehmet:
Zalime uşaklık eden, zalimden dilesin medet!