Suçlu suçunu tekrarlamasın
Bursa Uludağ’ın yaşadığı sıkıntıyı diğer kulüplerimiz yaşamasın! FIBA Euro Cup son 32 karşılaşmasında, kadın basketbolundaki temsilcimiz Uludağ, London Lions deplasmanına sadece 5 oyuncusu ile gidebilmişti; nedeni İngilizlerin sporcularımıza vize vermemesi idi. Bu rezalet bir daha tekrarlanmamalı. Aynı kupada 28 Şubat’ta Melikgazi Kayseri, Londra’ya gidecek; rakip yine London Lions. Neyse ki Londra’da, çeyrek finalin ikinci karşılaşmasını oynayacağız; ilk karşılaşma 22 Şubat’ta Kayseri’de. Uygulama çok basit olmalı; Kayseri’nin tüm oyuncularına vize verilmeden London Lions oyuncularına vize verilmemeli. Birkaç hafta önce, Bursa Uludağlı basketbolcularımız bir vize skandalı yaşamışken Dışişleri ve Spor Bakanlıklarımız bu skandalın tekrarlanmaması için gerekli önlemleri almalı. London Lions ile eşleşmelerimiz sadece kadınlarda olmadı. Erkeklerde de Euro Cup’ta Türk Telekom 6 Mart’ta Londra’ya gidiyor. Erkeklerdeki mücadele daha kritik, son 16 turu karşılaşması tek maç olarak oynanacak ve yenilen elenecek. Euro Cup’ın tek maç eleme sisteminde, ev sahibi takımların deplasman takımlarına yaptığı eziyeti geçtiğimiz seneki final karşılaşmasından hatırlıyoruz. Türk Telekom’un geçtiğimiz sene Kanarya Adaları’nda Gran Canaria ile oynadığı karşılaşma öncesinde Türk Telekom’u taşıyan araç temsilcimizi adada saatlerce dolaştırmış ve takımımızın baş antrenörü Erdem Can’ın başı otobüs sürücüsünün kasıtlı yaptığı fren nedeniyle yarılmıştı. İspanyolların geçtiğimiz seneki finaldeki bu misafirperverliği, bu sene turnuvanın statüsünün değişmesine neden oldu. Son 2 sezondur tek maç üzerinden oynanan eleme karşılaşmaları, bu sezon yarı final ve finalde 3 maç üzerinden oynanacak. Ancak, son 16 turu ve çeyrek final yine tek maç üzerinden oynanacak. Bu kupadaki temsilcilerimiz, son 16 ve çeyrek final karşılaşmalarını deplasmanda oynayacak. Türk Telekom, London Lions deplasmanına gidiyor. Uludağ karşılaşmasında vize skandalına imza atan İngilizler, sadece kadınlarda değil erkeklerde de yeni bir vize skandalı yaşatabilir. Sadece 28 Şubat’taki Melikgazi Kayseri’nin oyuncularının değil, 6 Mart’taki Türk Telekom’un oyuncularının vizeleri tamamlanmadan London Lions kadın takımının oyuncularına 22 Şubat’taki Kayseri karşılaşması için Türkiye’ye giriş izni verilmemeli. Suçluya suçunu tekrarlamak için fırsat verilmemeli.
İKİNCİ GRAN CANARIA REZALETİ YAŞANMASIN
Euro Cup’ta son 16 turu oynayacak diğer erkek basketbol takımı temsilcimiz Beşiktaş da tek maç üzerinden oynanacak eleme karşılaşması için Kanarya Adaları’na gidiyor. Beşiktaş’ın rakibi, geçtiğimiz sene Türk Telekom’un finaldeki rakibi Gran Canaria. Dedik ya, suçluya suçunu tekrarlamak için fırsat verilmemeli. Nasıl London Lions’un Uludağ karşılaşmasından vize skandalı geçmişi varsa; Gran Canaria’nın da Türk Telekom finalinde takımımıza ve baş antrenörümüze çektirdiği eziyet hafızalarımızda. Euro Cup’taki rakiplerimizin ev sahipliği sicili bozuk. Temsilcilerimizin deplasmanda yaşayacakları sorunlar; sadece Federasyonlarımızın değil hem Dışişleri Bakanlığı’nın hem Spor Bakanlığı’nın da sorumluluğundadır. Beşiktaş’ın tek maç üzerinden oynayacağı eleme karşılaşması öncesinde Türk Telekom’un geçtiğimiz sene yaşadıkları hatırlatılmalı ve İspanya’dan güvence istenmeli.
EUROLEAGUE VE FIBA’NIN ÇİFTE STANDARTI
İngiliz’in rakibine vize vermediği karşılaşmayı ya da İspanyol’un medeniyetten uzak adasında misafirine eziyet ettiği karşılaşmayı tarafsız sahada oynatamayan uluslararası spor organizasyonları, konu Türk takımları olunca Türkiye’deki karşılaşmayı tarafsız sahada oynatıyorlar. Hem de suçlu biz olmamamıza rağmen. İsrail’de güvenlik sorunu var, füzeler karşılıklı atılıyor, İsrail’in her şehrinde sirenler çalıyor. Bu nedenle her İsrail takımı, Avrupa’da kendine bir şehri ev sahibi saha ilan etti. Maccabi Tel Aviv, Hapoel tel Aviv, Hapoel Jerusalem karşılaşmalarını Belgrad’da oynarken Holon önceki tur Letonya’da Riga’da, son 16 turunda Macaristan’da Szombathely’de oynuyor. İsrail takımları deplasmanda oynamaları gereken karşılaşmaları rakiplerinin sahalarında oynuyorlar. Avrupa’nın dört bir tarafına gidiyorlar. Tek bir istisna var; Türkiye! İsrail hem suçlu hem güçlü, ama ödüllendiriliyorlar. İstanbul’da oynanmaları gereken Efes-Maccabi Telaviv karşılaşması Letonya’da Riga’da, Fenerbahçe-Maccabi Telaviv karşılaşması Litvanya’da Panevezys’te, Beşiktaş-Hapoel Telaviv karşılaşması Slovenya’da Ljubljana’da, Galatasaray-Hapoel Jerusalem karşılaşması Bosna Hersek’te Laktasi’de oynandı. Bursa’da oynanması gereken Bursaspor-Holon karşılaşması da Laktasi’de oynandı. Neden? İsrail, Gazze’yi vuruyor ve sivilleri öldürüyor diye neden Türk takımları cezalandırılıyor? Neden bu suçluyu ödüllendiren sisteme Türkiye Basketbol Federasyonu, Spor Bakanlığı, Dışişleri Bakanlığı ve Cumhurbaşkanlığı sessiz. Bu çifte standart sadece temsilcilerimizin hakkının yenilmesine neden olmuyor, ülkemizin itibarına da zarar veriyor. İsrail takımları ile sahamızda oynamamız gereken karşılaşmaları Türkiye’de oynayamamak, Türkiye’de bu takımların güvenliğini sağlayamadığımızı itiraf etmektir. Türkiye bu güvenliği sağlayamayacak yetersizlikte midir? İsrail takımları Avrupa’da elliyi aşkın ülkeye deplasman maçına giderken, neden Türkiye’ye gelemiyor. Tüm Avrupa ülkeleri arasında, güvenliğin en güçlü olduğu ülkelerden biri Türkiye’dir. Güvenlik güçlerimiz ve istihbaratımız; belki de Avrupa’da bu konuda en yetenekli ve başarılı kurumlardır. Euroleague ve FIBA’nın Türkiye için yaptığı “güvenliği sağlayamayacak tek ülke” yakıştırmasını daha ne kadar kabul edeceğiz?
KARŞIYAKA’NIN DEĞİL TÜRKİYE’NİN İTİBAR SINAVI
19 Mart’ta Pınar Karşıyaka’nın İzmir’de oynaması gereken Hapoel Jerusalem karşılaşmasının nerede oynanacağı henüz belli değil. Bu karşılaşma büyük olasılıkla FIBA Şampiyonlar Ligi’nde çeyrek finale çıkacak takımı belirleyecek. Karşılaşmanın sportif önemi fazla olsa da nerede oynanacağının siyasi önemi çok daha fazla. Pandemi döneminde Türk takımlarının Şampiyon olacağı organizasyonları tamamlamayıp diğer organizasyonlarını tamamlayan bu uluslararası yapıların ülkemize yakıştırdığı “güvensiz” sıfatını kabul edip etmediğimizi bundan sonra İsrail takımları ile ülkemizde oynamamız gereken karşılaşmaların nerede oynanacağı belli edecektir. İsrail takımlarının Avrupa’nın tüm ülkelerine deplasmana gidip Türk takımları ile tarafsız sahada oynaması kabul edilemez bir aşağılamadır.