Talebelerin Şırnak harekâtı

68 Kuşağı bilir, halk bize TALEBE derdi.

68 gençliği, köylere ve fabrikalara işçi ve köylüleri bilinçlendirmek ve mücadelelerine destek olmak için gitmeye başladı. Toprak ağalarına, patronlara karşı işçi ve köylülerin yanında mücadele etti. Polis ve Jandarma baskısına, o günkü yerel yöneticilerin ağalardan ve patronlardan yana yasadışı davranışlarına karşı koyarak ezilen yoksul halkın gönlünde taht kurdular. Sorunları olan herkes üniversite gençliğine müracat eder oldu. Kendilerine bir haksızlık yapıldığı zaman “talebeleri çağırırım” diyerek tehdit ederlerdi. Sol ve sosyalist gençlik, halkın nazarında halkı, haksızlıklara karşı koruyan bir kalkandı.

O günlerde kahvelerde siyasetin bir unsuru da talebeler olmuştu. Hükümetin çıkardığı bir kanun konuşulurken, talebeler bunu kabul etmez denilirdi. 69-70’li yıllarda ana muhalefet sokak olmuştu. Şimdiki gibi hatırlıyorum. Milliyet gazetesi, Mihri Belli ile bir röportaj yapmıştı. Bu röportajın başlığı şöyleydi. PDM. Yani Parlamento Dışı Muhalefet. Halkın yükselen mücadelesine sosyalist gençler katılıyor, destekliyor, yer yer mücadeleler örgütleyerek önderlik yapmaya çalışıyorlardı. Böylece, sosyalist gençlerin halk arasındaki adı olarak “TALEBE” siyasi edebiyatımıza giriyordu.

Bütün bunları Türkiye Liseliler Birliği’nin Şırnak’taki gençlere kitap yardımı yapmasından dolayı hatırladım. Aydınlık haberi yanlış bir başlıkla vermiş. “Doğudan Batıya Talebe Rüzgârı”. Bana göre, doğrusu, “Batıdan Doğuya Talebe Rüzgarı “ olmalıydı. Batıdaki gençler, doğudaki arkadaşlarının kitap ihtiyaçlarını gidermek için bir kampanya başlatarak, Doğudaki gençlere yalnız olmadıklarını göstermiş oluyor. Kampanyanın adı “Şırnak’a Gelecek Köprüsü”. Gençlik içinde tekrar o 68’in “TALEBE” ruhu canlanıyor. Talebeler halkıyla birleşmek, onların sorunlarıyla ilgilenmek için harekete geçiyor. 68’de de talebeler, köprü olmadığı için karşıya geçemeyen, hastalarını ve doğum yapacak kadınları hastaneye ulaştıramayan Hakkârili köylülere yardım için Zap suyu üzerinde asma köprü yapmak için seferber olmuşlardı. Hakkârili köylülerin derdine bir nebze de olsa derman olmak için Türkiye çapında bir kampanya başlatmışlardı. Şimdi de o mirası Türkiye Liseliler Birliği sürdürüyor. TALEBE’ler bu girişimleriyle, sembolik olsa da büyük bir yükün altına girmişlerdir. Bu girişimle TALEBE’ler, Türkiye’yi bölmek için terör dahil her türlü yolu deneyenlere anlamlı bir cevap vermiş oluyorlar.

PKK, Şırnak'ı birkaç defa kurtarılmış bölge yapmak için girişimlerde bulunmuştu. Şehre ağır silahlarla saldırmış ama her defasında güvenlik kuvvetlerimiz ve korucularımız tarafından püskürtülmüşlerdi. En son girişimleri de güvenlik kuvvetleri tarafından ezilen PKK, artık Şırnak merkezde tamamen etkisiz hale geldi. Bu arada Şırnak PKK tarafından harabeye çevrildi. Çatışmalar döneminde devlet memurlarına izin verilerek Şırnak’tan uzaklaştırılmış, daha sonra sokak sokak Şırnak PKK’dan temizlenmişti.

Şimdi devlet-halk işbirliğiyle Şırnak yeniden inşa ediliyor. Güvenli hale gelen Şırnak’a memurlar geri döndü ve iş hayatı yeniden canlandı. Tam bu ortamda Türkiye Liseliler Birliğinin girişimi çok anlamlı ve tarihseldir. Şırnak halkına sahip çıkmak, onlara yalnız olmadıklarını hissettirmek çok önemlidir. En önemli harekât psikolojik harekâttır. Şırnak ülkemizin bir parçası, Şırnaklı milletimizin bir parçasıdır. Bu duygu ve düşünceleri Şırnaklılara hissettirdiğimiz anda sorunu büyük oranda çözmüş sayılırız. PKK’nın askeri gücü ezildikten sonra yapılacak en önemli şey, halkı kazanmak için çalışmaktır. Bu açıdan TALEBE’lerin yaptıklarını basit bir kitap yardımı olarak değerlendirmek çok yanlıştır. Bu tür çalışmalara devam etmek ve Şırnaklıları kucaklamak ülkemizin birliği için çok önemlidir. Talebeleri tebrik ediyor çalışmalarına destek olmak istediğimi de buradan bildirmek istiyorum.

Barzani’nin referandum adı altında “Kukla Devleti” meşrulaştırma girişimlerinin tartışıldığı bu günlerde, Şırnak gençleriyle buluşmak, onlarla kucaklaşmak, onların sorunlarıyla hemhal olmak çok önemlidir. Türkiye’nin sağladığı olanakların Şırnaklılar için refah, daha iyi eğitim, daha iyi sağlık ve güvenlik olduğunu gösterdiğimiz oranda birliğimizi pekiştirmiş olacağız. Şunu çok iyi bilmemiz gerekir. Şırnaklının gözü kulağı Ankara’dadır. Ankara Şırnaklıya sahip çıktığı zaman hiç kimse Şırnaklıyı yanlış yollara sevk edemez.