21 Aralık 2024 Cumartesi
İstanbul 11°
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Mersin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Tüccar, Ex-Komünist, Katolik, Esad Sempatizanı

Mehmet Yuva

Mehmet Yuva

Gazete Yazarı

A+ A-

Sayın Erdoğan ‘dostum’ dediği Trump için daha sonraki açıklamalarında daha temkinli davranmayı seçti. ‘Trump’ı değerlendirmek için henüz erken. Ne söylediğine değil atacağı adımlara bakmalı’ mealinde bir açıklamada bulundu.

Doğrusu da budur. Zira dünyada ağırlığı olan ve gelişmelere etki eden ABD’yi kimlerin yöneteceğini merak etmek önemlidir. Ama ve lakin ona bel bağlamak, ondan umut etmek oraya kul olanların meziyetidir.

Doğrusu Trump’a dost olmak değil Trump’ı ülkenizin çıkarlarına uygun davranmasını temin etmektir.

Zira ‘ABD’nin düşmanı olmak tehlikelidir ama onun dostu olmak ölümcüldür’ tarih ve tecrübe ile sabit bir meşhur ABD şiarıdır.

Ayrıca ABD’nin, iktidar sahiplerinin, hakim zümrenin, sınıfın veya milletinin çıkarlarını tüm menfaatlerin üstünde tutması ve bunun için mücadele etmesi doğal olan değil midir? Bu durum egemen, başı dik, onurlu ve müreffeh olmak isteyen tüm devlet ve milletlerin arzusu olmalıdır.

U DÖNÜŞÜ GELİR Mİ?

Demek ki Trump Sayın Erdoğan hükümeti için dost mu düşman mı yoksa mahir bir iş adamı mı olacak bunu henüz kestirmek zor. Netanyahu da Trump’ın gelişine sevinenlerdendi. Biden ile ilişkileri inişli çıkışlıydı. Ama en çok da limoniydi.

Biden, ‘ben bir Siyonist’im’, Dışişleri Bakanı Blinken, ‘ben İsrail’e bir Yahudi olarak geldim’ demiş olmasına rağmen Netanyahu, Amerikalıların meşhur deyimi ile ‘Pain in the Ass’ yani onların poposundaki ağrıydı.

Şimdi, ABD Büyükelçiliğini Kudüs’e taşıyan, Kudüs’ü İsrail’in ebedi başkenti olarak ilan eden, Golan’ın İsrail tarafından ilhak edilmesine onay veren, İran ile nükleer müzakerelerden çekilen, Esad’ın kimyasal silah kullandığını iddia eden, Suriye’yi füzelerle vuran, vururken Suriye muhalefeti ve muhibbi medyamıza heyecan katan ve ‘yetmez ama evet’ dedirten tüccar ve müteahhit siyasetçi Trump tüm bu konularda U dönüşü yapar mı? Evet yapar.

İKİ TEKNOKRAT

Trump, 20 Ocak 2025’te yemin edecek ve resmen ABD Başkanı olarak görevini ifa etmeye başlayacak. Yeni idaresi şekilleniyor. Hükümetinde renkli simalar olacak. Trump son sözün ve kararların sahibi olacak ancak birlikte çalışacağı yetkililer bu kararların üzerinde ve tatbik edilmesinde önemli. Bu sebeple birlikte çalışacağı insanların yoğun bir ilgiye mazhar olmaları normal.

Mesela Elon Musk ve Vivek Ramaswamy, Trump yönetiminde Başkan'a bağlı yeni 'Hükümet Verimliliği Departmanı'na’ liderlik edecek olmaları otomotiv ve yapay zeka sektöründe deprem etkisi yaratacak. Hintli göçmen bir ailenin oğlu olan 39 yaşındaki Vivek, henüz 29 yaşındayken kurduğu ilaç ve teknoloji şirketleri sayesinde dolar milyarderleri sınıfına terfi olmuş.

Elon ve Vivek hantal ve bütçeye ağır bir mali yük olarak telakki ettikleri Federal Hükümeti baştan aşağı yeniden düzenlemek niyetinde. Trump, “bu komisyon, ilk iş olarak dolandırıcılığı ve uygunsuz ödemeleri tamamen ortadan kaldırmak için altı ay içinde bir eylem planı geliştirecek" dedi. “Bu trilyonlarca dolar tasarruf sağlayacak” demişti.

Elon Musk için "bu, sisteme ve hükümet israfına karışan herkese, yani birçok insana şok dalgaları gönderecek!" demişti.

Vivek Ramaswamy federal kurumların ortadan kaldırılması çağrısında bulunmuş ve "KAPATIN" demişti. Vivek, binlerce federal memuru çalıştıran FBI'yı, Eğitim Bakanlığını ve Nükleer Düzenleme Komisyonunu ortadan kaldıracağına söz vermişti.

Tesla ve SpaceX CEO'su Musk ise ayrıca savurgan çalışanları işten çıkarmayla tehdit etmiş, işten çıkarılan hükümet çalışanlarına cömert kıdem tazminatı paketleri sunulmasını önermişti. Milyarderler sınıfına terfi etmiş teknokratların ekonomik rol modeli: İnsanları eve gönder, ölmeyecek kadar maaş ver. Çipler, yapay zeka ve robotlar dünyasına hoş geldiniz.

DÖRT KRİTİK BAKANLIK

Trump ve erkanının iç ve dış siyasette alacakları kararlar Amerika ve dünyada ciddi kırılmalar ve boşluklar yaratacak. 21. yüzyılın ikinci çeyreğinde zuhur etmesi kuvvetle muhtemel iki veya çok kutuplu yeni dünya nizamının nasıl şekilleneceği ile yakinen ilgili.

Trump hükümetinin özellikle İsrail, Türkiye, Suriye, Irak, Rusya, Avrupa ve Çin politikalarında değişimin olup olmayacağı merak konusu. Bu hükümetin iç ve dış siyasetinde dört bakanlık belirleyici olacak; Dışişleri, Savunma, Sağlık ve Ulusal Güvenlik. Bu bakanlıkların alacağı kararlar ve uygulamalar içte ve dışta ciddi kavgalara sebep olacak.

RUBIO İLE KENNEDY

Kübalı ex-Komünist olarak itham edilen ve sorgulanan bir Kübalı göçmen ve fakir bir ailenin çocuğu olan Marco Antonio Rubio’nun yükseliş hikayesinde Miamili milyarder Yahudilerin katkısı büyük. Onun makam ve servet sahibi olmasında rolü olanların çıkarlarına uygun mu davranacak yoksa tüccar Trump’ın ticaret yasalarını mı takip edecek göreceğiz.

Buna mukabil İrlanda asıllı, Katolik, İrlanda Cumhuriyeti Kurtuluş Ordusu sempatizanı bir ailenin ferdi, İngiltere ve İsrail’e mesafeli, CIA, İsrail, İngiltere, Küba-İtalyan mafyası tarafından katledildiğine inanılan John F. Kennedy’nin yeğeni, aynı karanlık çevreler tarafından bir Arap Hristiyan Filistinliye öldürtülen Robert F. Kennedy’nin oğlu Robert F. Kennedy Jr., Trump’ın kabinesinde Sağlık Bakanı olacak.

Dünyada sağlık sektörünün en berbat olduğu, milyonlarca Amerikalının sağlık sigortasından mahrum olduğu, ahtapot ilaç holdingleri ve devasa zincir hastanelerin hüküm sürdüğü sağlık sektöründen sorumlu olacak olan böyle bir şahsiyetin işi hayli zor hatta ölümcül dersek abartmış olmayız.

TERS KÖŞE YAPAN BİR İSİM

Bir başka ilginç ve ülkemizde dikkat çekmeyen şahsiyet Bayan Tulsi Gabbard. CIA ve FBI dahil 18 iç ve dış istihbarat-güvenlik örgütünden sorumlu Ulusal Güvenlik Başkanlığından sorumlu olacak. Hawaii-Hint karışımı bir ailenin efradı.

Trump’ın partisi Cumhuriyetçi bile değil. Demokrat Parti Kongre üyesi. En belirgin özelliği Kongrede ‘Esad’ın Kadını’ olarak yafta yemiş olması. Esad’a karşı alınan tüm kararları sorgulamış. Esad’a karşı ortaya atılan iddiaların temelsiz ve belgesiz olduğunu savunmuştu.

Trump gibi bir Putin ‘’sempatizanı’’. Filistin dostu. Sisi’yi de sever. Tüm kadroların ortak noktası: Çin ve İran konusunda şahin veya temkinli olmaları. Analizlerinizi ve beklentilerinizi bu kadroları nazari dikkate alarak yapınız. Bu tabloya istinaden muhatap olacağınız, ticaret yapacağınız bir Trump şirketi tasavvur ediniz.

ABD Trump İsrail Biden Elon Musk