Türk basınından izlenimler: Alev Coşkun

Ege’nin çalışkan delikanlısını, İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde öğrenci olduğumuz yıllardan beri tanıyorum. Üniversite eğitimini tamamlamasının ardından, akademik kariyerine odaklanan Alev Coşkun, New York Üniversitesi’nde siyâsî bilimler konusunda yüksek lisansını, kamu yönetimi konusunda da doktorasını tamamlayarak ülkemize geri döndü. Hacettepe Üniversitesi’nde öğretim üyeliğiyle başladığı akademik yolculuğunu, çok uzun yıllar İstanbul’da sürdürdü. Öğrencilik yaşamı boyunca, öğrenci hareketlerinin içinde yer alan Coşkun, TBMM’de, 4’üncü ve 5’inci dönem İzmir milletvekili olarak görev aldı. ‘Turizm ve Tanıtma Bakanı’ olarak kabinede bulundu. Politik yaşamı da akademik kariyeri gibi başarılıydı.
12 Eylül 1980 darbesinden sonra, adı yasaklı siyasetçiler listesinde olan Alev Coşkun, İlhan Selçuk’tan aldığı davet üzerine ‘Cumhuriyet’ gazetesini yayımlayan Cumhuriyet Yayıncılık A.Ş.’nin Yönetim Kuruluna seçildi. Bir süre sonra da ‘Yönetim Kurulu Başkanlığı’na getirildi. Politik ve akademik kariyerinde gösterdiği başarılı çalışmaların ardından, getirildiği bu yeni görevinde de elbette ki başarılarına yeniden tanık olduk. 1992 yılında göreve getirildiği Cumhuriyet Yayıncılık A.Ş.’nin Yönetim Kurulu’ndan, 2014 yılında usulsüz yapılan seçimin sonucunda ayrılmak zorunda bırakıldı. Alev Coşkun ve arkadaşları yapılan bu seçimi yargıya taşıdılar. Mahkeme, kararını geçtiğimiz aylarda açıkladı ve Alev Coşkun yeniden Cumhuriyet Yayıncılık A.Ş.’nin Yönetim Kurulu Başkanlığı’na getirildi. Gazete, varlığını oluşturan temel ilke ve prensiplerine yeniden kavuştu. Gazeteden ayrılan pek çok yazar, yeniden ‘Cumhuriyet’le buluştu.
Alev Coşkun, akademisyen kimliğini, yazarlık yeteneği ile birleştirerek, ‘Cumhuriyet’ ve ‘Demokrasi’ ile ilgili önemli kitaplar kaleme aldı. Bu kitaplar arasında; CHP ve Demokratik Sol (1978), Birleşmiş Milletlerde Çin (1979), Demokrasinin ve Basın Özgürlüğünün Temel İlkeleri (1988), Kuvayı Milliye’nin Kuruluşu (1996), Sepetteki Laleler - Siyasal ve Toplumsal Yazılar (1997), Tarihi Unutmamak - Günceli Yakalamak (2006), Hasan Âli Yücel: Aydınlanma Devrimcisi (2007), Samsun’dan Önce Bilinmeyen 6 Ay (2008), Yeni Mandacılar (2009), Anayasayla Sivil Darbe (2010), Liberal Ekonominin Çöküşü - Küresel Kriz (2011), Ödemiş’ten Zirveye Tırmananlar - Beş Öncünün Öyküsü (2012), Özgürlük Mücadelesi Tarihimiz - Devrimin İlk Karşıtları (2012), Sosyal & Psikoloji Dalının Kurucusu - Dünya Ölçeğinde Bir Bilim İnsanı - Ödemişli Muzaffer Şerif (2013) ve son olarak 1884-1922: Asker İnönü (2018) adlı kitapları yer alıyor.
Cumhuriyet aydınlanmasına ve Türk eğitim sistemine, İsmail Hakkı Tonguç ile birlikte, ‘Köy Enstitüleri’ gerçeğini katan, dönemin Milli Eğitim Bakanı Hasan Âli Yücel’i ele aldığı, ‘Hasan Âli Yücel: Aydınlanma Devrimcisi’ adlı kitabı, Yücel’i en iyi anlatan kitapların başında geliyor. Yazdığı her kitabın tarihsel bir gerçeği bulunuyor. Örneğin; ‘Samsun’dan Önce Bilinmeyen 6 Ay’ kitabı daha önce yazılmamış bir tarih belgeselidir. 2018 yılı içerisinde yazdığı ‘1884-1922: Asker İnönü’ adlı son kitabında, Mustafa Kemal Atatürk ve İsmet İnönü tartışmalarına tarihsel bulgulamalar yapıyor. Cumhuriyetimizin anlamını tamamlayan bu kitapların, herkes tarafından okunmasını öneriyorum.
Türk basın tarihimizle ilgili bir süredir devam ettirdiğim yazılarımda, çok değerli gazeteci ve yazarlara dair anı ve izlenimlerimi paylaşıyorum. Alev Coşkun, bilimsel çalışmalarıyla Cumhuriyet aydınlanmasına ışık tutan ve ‘Bizim Yokuş’un donanımlı ve ayrıcalıklı kişiliğiyle öne çıkan isimleri arasında yer alıyor. ‘Cumhuriyet’in ve ‘Cumhuriyet’ gazetesinin misyonunu koruyan, Atatürkçü ve Cumhuriyetçi usta bir kalemi yeniden aramızda görmek bizi yüreklendiriyor.
Alev Coşkun kardeşime başarılar diliyorum.