Türkiye en çok kimlere güveniyor?
Sanırım herkes okumuştur. Gezici adlı araştırma şirketi 14 Ocak 2015 ile 15 Ocak 2016 arasında 38 il ve 89 ilçede, 2 bin 430’u kadın, toplam 4 bin 860 denekle yüz yüze görüşerek “Türkiye’nin en çok güvendiği isimler” konulu bir anket gerçekleştirdi. Geçtiğimiz günlerde çeşitli basın organlarında bu anketin sonuçları yayınlanarak Türkiye en çok kimlere güvendiği de ortaya çıktı. Bu anket sonucu ilk 30’a girenler arasında kimler yok ki? Otuzun ilk sırasındaki isim Uğur Dündar, sonuncusu ise Beyazıt Öztürk. Ama önemi olan aralardaki isimler.
Son yıllarda pek moda oldu. Özellikle ana akımın yayın organlarında ve özellikle de hafta sonu eklerinde, alelacele seçilen jürilerle Türkiye’nin En’lerinin seçilmesi. Hafta geçmiyor ki, “En İyi 10” la ilgili bir haber olmasın. En iyi 10 köfteciden tutun da, en iyi 10 tuvalete dek nelerin en iyi 10’ları seçilmedi... Hatta kimi köşe yazarları hızını alamayarak çoklu jürilere boş verip kendi köşelerinde kendi 10’larını yayınlamaya başladı. Sanırım bu enlerin modası daha uzun bir süre devam edeceğe benziyor. Hazırlanışı kolay, jürileri hazır, okuru ise mutlu. Asılında bu “en” ler, en kestirmeden, en basit yoldan, meraklısı için bir dizi ayrıcalıklı statüler oluşturuyor. Bu ayrıcalıklı konuma sahip olarak, büyük jürilerin seçtiği Türkiye’nin en iyi 10 tuvaletinden birine gitmeyi kim istemez ki?
POPÜLER OLAN GÜVENİLİR!
Biz yine anketimize dönelim. Sonunda Türkiye’nin en çok hangi isimlere güvendiğini bu anket sonucu öğrenmiş olduk. 30 kişilik en güvenilir listede büyük çoğunluk köşe yazarlarıyla şarkıcılar tarafından paylaşılmış. Komedyenler de az sayıda değil. Ama tek bir bilim adamı, tek bir edebiyatçı, yönetici, politikacı, yönetmen (Türkan Şoray dışında), gazete-TV patronu (Acun Ilıcalı’nın dışında), iş adamı, sporcu, siyasi partinin lideri, bürokrat, tıp adamı, hayırsever vs yok. Onların yerine halkımızın en çok güvendikleri arasında Düğün Dernek adlı filmin yıldızı Ahmet Kural’dan Gülben Ergen’e, Seda Sayan’dan Hülya Avşar’a, oradan da Sıla, Şahan Gökbakar, Sibel Can ve de Murat Boz’dan Yiğit Bulut’a kadar herkes var. Sözünü ettiğim bu isimleri küçümsediğimiz sanılmasın. Her biri kendi alanında başarılı ve de popüler kişiler. Garip olan ankete katılanların popüler olanla güvenilir olmak arasındaki kurduğu bağ. Kısacası ankete katılanların çoğu sevdiği kişiyi güvenilir görmüş ki, bu da sonuçta yanlış sayılmaz.
Ama eksik olan, ankete katılanların bu kişilere neden güvendiği ya da neden güvenilir bulduğu... Bunun için anketin nedenleri yok, yalnızca sonuçları var. Hatta bu anketin en üst sıralarında yer alan bir köşe yazarı “Acun Ilıcalı ve Şahan Gökbakar’la aynı listede yer almak nedeniyle sevineyim mi, sevinmeyeyim mi? Bilemedim” diyor. Ama Gökbakar ya da Acun Ilıcalı’yı da sorsanız belki anketin ilk sıralarında yer alan yazar için aynı imada bulunacaklar. Yani; bu ankete girenler de, sonuçlarını eleştirenler de ortaya çıkandan pek memnun değiller. Ama sonuçta halkımız iradesi böyle buyurmuş, ne denebilir ki?
Kısacası Alo Fatihlerden, fabrika ayarlarına dönenlere, eline silah alıp birilerini kahramanca korumaya and içen danışmanlardan, her sabah ekranlarda yuvamızı yapanlara dek, her bir kesimden her bir kişinin halkımız tarafından güvenilir seçilmesi, böylesine acılarla kuşatılıp yoğrulduğumuz şu günlerde bizleri daha da düşündürüyor.