Türkiye’nin istihbarat teşkilatları
İstihbarat teşkilatlarının Türkiye’yi yönetenlere günümüz ve geleceğe yönelik, olması muhtemel gelişmelerle ilgili stratejik değerlendirmeler sunması, ülke güvenliği, istihbarata karşı koyma, yıkıcı/bölücü ve anayasal düzene yönelik faaliyetleri tespit ve kontrol edecek istihbarat üretmesi gerekir. Üretilen istihbaratın sadece güvenlik değil aynı zamanda ekonomi, sağlık, ticaret, tarım, hayvancılık vb. hayatın tüm alanlarını kapsaması gerekmektedir. Yani istihbarat teşkilatları devlet ve devletin kurumlarıyla birlikte özel sektöre de hizmet vermek durumundadır. Yani istihbarat teşkilatları ülkenin her alanında, kamu ve özel sektör yöneticilerinin kendi alanları ile ilgili olarak ihtiyaç duyduğu istihbaratı üretmek zorundadır.
Bugün bu noktada mıyız? Bu ihtiyaca cevap verildiğini düşünebiliyor muyuz? Bu sorulara cevabımız her halde hayırdır. Peki istihbarat teşkilatlarımızı yeniden yapılandırıyor muyuz? Bu soruya da cevabımız hayır olacaktır. Zaman zaman bu konuda çalışmalar yapıldığı haberlerini görüyoruz ancak ne yapıldığını net olarak bilmiyoruz.
Türkiye’de MİT’i esas alan bir teşkilatlanma yapıldığı gözleniyor. Bütün istihbaratın MİT bünyesinde toplanması hedefi istihbarat üretilememesine neden olur. Zaten bunun sonuçlarını geçmişte de günümüzde de gördük/görüyoruz. Bütün bunları bile bile bütün istihbaratı nasıl tek bir kurumda toplamayı düşünüyoruz. Bunu anlayabilmek mümkün değil.
Peki nasıl bir örgütlenme yapılmalı istihbaratta? Öncelikle iç ve dış istihbarat ayrılmalı. MİT kanunun değiştirilerek MİT sadece dış istihbaratta sorumlu olmalı ve insan istihbaratı üzerine odaklanmalıdır. Dünya ve bölgedeki muhtemel gelişmeler konusunda istihbarat üretmelidir. MİT diğer ülkelerin dış istihbarat teşkilatları gibi belli konuda uzmanlaşmalıdır. Her çorbaya maydanoz olacak bir teşkilatın görevini başarmasının mümkün olmadığı/olamayacağı açıktır.
Ayrı bir iç istihbarat teşkilatı tesis edilmelidir. Bu teşkilat da insan istihbaratı üzerinde yoğunlaşmalıdır. İstihbarata karşı koyma ve güvenlik istihbaratı bu örgüt tarafından yapılmalı ve yürütmenin başına bağlanmalıdır aynen MİT de olduğu gibi.
Sinyal istihbaratı tek bir teşkilatta toplanmalı ve ayrı bir sinyal istihbaratı başkanlığı tesis edilmelidir. Bu başkanlık diğer ülkelerde ki dinlemeleri icra edeceği için MSB’lığına bağlanmalıdır.
Askeri istihbarat mutlaka yeniden yapılandırılmalı ve doğrudan MSB’lığına bağlanmalıdır. Hem nicelik hem de nicelik olarak mutlaka yeniden yapılandırılmalıdır.
Ayrı bir uydu ve görüntü istihbarat teşkilatı tesis edilmeli ve bu da doğrudan MSB’lığına bağlanmalıdır.
Tabii her bakanlığın ve kurumun kendi faaliyetleri ile ilgili ve iç denetimi ile ilgili istihbarat birimleri tesis edilmelidir. Jandarma ve emniyet istihbaratı da bunlara dahildir.
Bütün bu istihbarat teşkilatlarının faaliyetlerini koordine edecek bir başkanı ve bir koordinasyon kurulu oluşturulmalıdır.
Bu teşkilatlarda görev yapan personel rotasyona tabi tutulmalı ve teşkilatlar arasında karşılıklı personel değişimi / görevlendirilmesi yapılmalıdır. Ayrıca ortak bir bilgi / duyum / istihbarat havuzu oluşturulmalı hem ham bilgi, haber ve duyumlar hem de üretilmiş istihbarat bu havuza atılarak bütün istihbarat teşkilatların faydalanması sağlanmalıdır.
Tabii bu istihbarat teşkilatlarının merkez teşkilatlarının yanında, taşra ve alandaki faaliyetlerini yürütecek teşkilatları da tesis edilmeli, işe alma, eğitim ve öğretim sistemleri konusunda da aralarında işbirliği/koordinasyonu sağlanmalıdır.