Ülke iç savaşın eşiğinde devlet protokolü tatilde!
Türkiye Cumhuriyeti Devleti Protokol Listesi’nde Cumhurbaşkanı’nın ismi yer almaz. Çünkü o, doğal olarak protokolün başıdır. Gelin, “Devlet Protokolü bugünlerde neyle uğraşıyor?” bir bakalım:***1- TBMM Başkanı: Tatilde.2- Başbakan: Başbakanlığı düştü!3- Genelkurmay Başkanı: Yeni başladı.4- Ana Muhalefet Partisi Başkanı: “Fırsat bu fırsat, başbakanlık kapabilir miyim?” derdinde...5- Eski Cumhurbaşkanları: Ahmet Necdet Sezer’den yıllardır haber alan yok; Abdullah Gül ise cumartesi günü çok lüks bir otelde evlenecek olan büyük oğlunun düğünü için telaşta!6- Anayasa Mahkemesi Başkanı: Adli tatil başladı; tatilde.7- Başbakan Yardımcıları: Düştüler!8- Yargıtay Başkanı: Tatilde.9- Danıştay Başkanı: Tatilde.10- Diyanet İşleri Başkanı: Ek ödenek koparmanın yollarını arıyor.11- Bakanlar Kurulu Üyeleri: Düştüler!12/13- Türk Silahlı Kuvvetleri Komutanları ve orgeneraller-oramiraller: Durumu idare ediyorlar.14- YÖK Başkanı: Adrese teslim sonuçlu sınav yapma derdinde...15- TBMM Başkan Vekilleri: Tatilde.16- TBMM’de Grubu Bulunan Siyasi Partilerin Genel Başkanları: Tatilde.16- TBMM’de Grubu Bulunan Siyasi Partilerin Genel Başkan Yardımcıları: Tatilde.17- TBMM Katip Üye ve İdare Amirleri: Tatilde.18- TBMM’de Temsil Edilen Siyasi Partilerin Genel Sekreterleri: Tatilde.19- TBMM Siyasi Grup Başkanları ve Vekilleri: Tatilde.20-21- TBMM’de Grubu Bulunan Siyasi Partilerin Genel Başkan Yardımcıları, Genel Sekreterleri: Tatilde. 22- TBMM üyeleri (Milletvekilleri): Tatilde.23- Sayıştay Başkanı: Tatilde.24- Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı: Tatilde. Türkiye Barolar Birliği Başkanı: Gerçekleri haykırıyor ama dinleyen yok.25/32- Danıştay Başsavcısı, Anayasa Mahkemesi Başkanvekili, Uyuşmazlık Mahkemesi Başkanı, Anayasa Mahkemesi Üyeleri, Yargıtay Birinci Başkan Vekilleri, Danıştay Başkan Vekilleri, Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu Başkan Vekili, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcı Vekili: Tatilde.33- Yüksek Seçim Kurulu Başkanı: Seçime hazırlanıyor.34/42- Yüksek Hakem Kurulu Başkanı, Cumhurbaşkanı Genel Sekreteri, TBMM Genel Sekreteri, Başbakanlık Müsteşarı, Devlet Denetleme Kurulu Başkanı, Ankara Valisi, YÖK üyeleri, rektörler, Ankara Garnizon Komutanı: Onlar bürokrat... Konuşmazlar; sadece verilen emirleri yerine getirirler.Gerisi... Asker, bürokrat, memur, diplomat... Hepsi üç maymunu oynamak zorunda!***Devlet protokolünün hali böyle: Ülke “iç savaş”ın eşiğinde ama... Yasama ve yargı organları tatilde, “yürütme” ise istifa etmiş halde...Ortalıkta kimse yok!Ankara öylesine boş ki; fareler açlıktan ölecek! Herkes sahilde; göt göbek yakma telaşında!Beyler Türkiye’nin değil de İsviçre’nin devlet protokolü sanki...Meclis’i çalıştırmıyorlar, Milli Güvenlik Kurulu’nu toplamıyorlar; artan teröre önlem almaya çalışmıyorlar.Tek yaptıkları “protokol listesinde olmayan halk çocukları”nı eli kanlı canilerin önüne atıp şehitlik makamına övgüler düzmek!***Sorum hepinize:Bu ülke; bu sorumsuz, tembel, pısırık, vurdumduymaz, çıkarcı, korkak protokol erbabıyla kurtulur mu?Terörden de başımızdaki tüm belalardan kurtulmak için de...Önce bu zerzevattan kurtulmamız gerekmez mi?
ANNELER!Dün yan yana dizilen sekiz şehidimizin tabutunu televizyonlarda izlerken ya da bugün gazetelerde görünce neler hissettiniz?Ben söyleyeyim: Acı!Anneyseniz; hele, hele askerde, askerlik çağında evladınız varsa; çocuğunuz, kardeşiniz, yeğeniniz polisse ya da Doğu’da devlet memuruysa, kaygılısınız. Günlerdir uyuyamıyorsunuz; gözünüz kulağınız televizyonda, internet sitelerinde...Terör karşısında pısırık kalan sorumsuz iktidarları, terör örgütleri değil; anneler yıkar!Eminim ki AKP’nin sonunu önümüzdeki seçimlerde anneler getirecek...Yoksa bugün yaşadıkları duyguların hiçbir anlamı olmaz!
GÜNÜN SORUSUYargıtay 8. Ceza Dairesi, 5 yıl önce izolasyon çalışmaları sırasında Haydarpaşa Garı’nı yakan, meydana gelen zararı da ödemeye yanaşmayan şirketin üç yöneticisine verilen 10’ar aylık cezaları çok bulmuş... Sorum Yargıtay 8. Ceza Dairesi üyelerine:Bir de adamlara tazminat ödememize karar verseydiniz; elinizi kim tuttu?
SÖZ SİZDE... (156+103)Abdullah Bey’e soru sormaya okurumuz Seyfettin Argüder’le devam ediyoruz. Sizin de Abdullah Bey’e soracağınız ya da söyleyeceğiniz bir şey varsa [email protected]’a göndermenizi bekliyorum.***“Abdullah Bey...Emekli bir bankacıyım. En büyük korkum birisinin, meslek hayatımla ilgili ‘yolsuzluk, usulsüzlük’ iddialarında bulunma ihtimalidir... 33 yıl bankacılık yaptım; bir kişi bile bana hesap soramadı.Mustafa Bey, bu sütunlarda size 250’yi aşkın yazıdır ‘akçeli işlerinizle ilgili’ sorular soruyor; sizi suçluyor.Siz ise bu suçlamaların, birini bile cevaplayamıyorsunuz.Hadi; bunu yapmıyorsunuz, o zaman dava açın kendisine... Bunu da yapmıyorsunuz; belli ki yapamıyorsunuz! Susarak, tüm suçlamaları kabul ediyorsunuz. Ben ve ailem; sizin partinize üç seçimde oy verdik. Mustafa Bey bu yazıları yazmaya başladığında da hemen cevap vermenizi ve gönlümüze su serpmenizi bekledik... Size sonsuz güveniyorduk. Ama artık ben de eşim de sizin masum olmadığınızı düşünüyoruz. Size değil; size güvendiğimiz için kendimize kızgınız!”
GÜNÜN İSYANIİsyanım, PKK’nın katlettiği asker ve polislerimiz için kuru bir açıklamayı çok görüp öldürülen PKK’lıların ailelerine taziye ziyaretinde bulunan HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ’a:Teröristleri yüreklendiren bu tavrınız yüzünden en az onlar kadar eliniz kanlı! Farkında mısınız?