Uluslararası haksız kazançlar

Uluslararası faaliyetlerle haksız kazanç nasıl elde edilir, kara para nasıl doğar, bu haksız kazanç paraları nasıl kişiden kişiye, ülkeden ülkeye transfer edilir, paralar bankacılık sistemi dışında nerelerde saklanabilir ve ne vakte kadar, yastık altı kazanç ne zaman ortaya çıkar gibi soruların cevapları çok merak edilir ve genellikle halkın çoğunluğu bunu bilmez.

PARA SAKLANAMAZ

Bir kere şunu bilmek gerekir ki bankacılık sisteminin ve teknolojinin çok geliştiği günümüzde büyük para kısa süreler dışında sistem dışında saklanamaz.
Dünyada günde 5 milyardan fazla para transferi işlemi yapıldığı söyleniyor. Para transferleri de SWİT denilen sistem dahilinde yapılıyor. SWİT Society for Woldvide Interbank Financial Telecommunications (Küresel Finansal Telekomünikasyon Kurumu) sistemi bütün para hareketlerinin ana havuzu durumunda. Böyle bir sistem zaten radar görevini yürütüyor.
Paranın fiziki taşınması (cepte, bavulda, nakil araçlarında taşınması) ise bilinen klasik yöntemlerle yapılıyor. Ama her fiziki taşınmanın son durağı yine bir finans kurumu oluyor.

KARA PARA

Uluslararası kazançlar kara para, silah, uyuşturucu gibi suç gelirlerinden oluşur. Kayıtdışında silah ve uyuşturucu satışlarından gelir elde edilir. Bu paralar ya fiziki taşınarak ya da banka sistemi içinde ekonominin içine tedavül etmek üzere aktarılır. Ekonominin içine aktarılırken yıkama yapılır. Yıkama ve aklamanın keşfedilmiş birçok yolu vardır. Bu yolları finansçılar, maliyeciler ve uyanık iş sahipleri iyi bilir.

GRİ PARA

Vergilendirilmemiş ve bu nedenle sadece vergi kaçakçılığı suçu doğuran kazançlar gri paradır. Örneğin şirket faaliyet kârlarının off shore alanlara taşınarak kazancın elde edildiği yerde vergi kaybının yaratılması sonucu elde edilen paralar gridir.

YOLSUZLUK PARALARI

Uluslararası ticaret ve ilişkilerde yolsuzluk yapılarak haksız kazanç elde edilir. Örneğin büyük yatırım projelerinde siyasilere, bürokratlara, ihale makamlarına, yetkili kişilere rüşvet, komisyon, başarı primi adı altında paralar verilerek işler alınır.
Uluslararası ticarette paraların transferi, sorunların çözümü, kolaylaştırıcı işlemler, daha fazla kazanç olanakları sağlayanlara rüşvet, komisyon, kâr payı gibi adla yapılır. Haksız kazançların genellikle belgesi olmaz. Bazen de kılıfına uydurulur. Hukuki zemin de yaratılır. Bu paralar fiziki ve bankacılık sistemi içinde taşınır. Ancak fiziki taşıma kolay değildir. Bu nedenle herkesin farkındalığında bazı örtülü işlemlerle bu transferler yapılır. Çok gelişmiş teknoloji dünyasında yaşadığımız unutularak örtülü işlemlerin gizlendiği sanılır. Ama bir gün mutlaka ortaya çıkar. Öyle çıkar, böyle çıkar; ama çıkar.

VERGİ CENNETLERİ

Haksız kazançların ve vergisiz kazançların saklandığı havuz ülkeler, bölgeler ve alanlar vergi cenneti olarak adlandırılır. AB’nin listesindeki 30 vergi cenneti şöyle sıralanıyor: Andorra, Lihtenştayn, Guernsey, Monako, Morityus, Liberya, Seyşeller, Brunei, Hong Kong, Maldivler, Cook Adaları, Nauru, Niue, Marshall Adaları, Vanuatu, Anguilla, Antigua ve Barbuda, Bahamalar, Barbados, Belize, Bermuda, İngiliz Virgin Adaları, Cayman Adaları, Grenada, Montserrat, Panama, St Vincent ve Grenadines, St Kitts ve Nevis, Turks ve Caicos, Amerikan Virgin Adaları...

NİYE HAKSIZ KAZANÇ?

Bakanlar, bürokratlar, iş yapıcılar, yetkili kişiler gibi haksız kazanç sağlama güç ve olanaklarına sahip insanlar neden rüşvet, komisyon adı altında haksız kazançlara tamah ederler sorusunu cevaplamak için insanlık tarihi içinde sürekli kafa yorulmuştur. Bizim değerlendirmelerimiz şöyle:
* Ahlak sistemin oturmadığı toplumlarda haksız kazanç ve yolsuzluk daha yoğundur.
* Tüketici toplumlarda insan davranışları daha çok harcamaya kodlanmıştır. Bunun için mevcut gelirlerle idare etmek ruh yapısı bozulmuştur. Daha çok kazanç daha çok harcama. Daha lüks yaşam, daha, daha..denilir.
* Dinin tüm hayatımızda yeri olduğu halde dinin emrettikleri yerine fetva verenlerin sözlerine sığınanlar haksız kazanca daha meyillidir.
* Paranın tanrılaştırıldığı kapitalizm, yolsuzluğa ve haksız kazanca elverişli ortam yaratmaktadır.
* Para güç demektir, inancında olanlar haksız kazanç sağlamayı mubah sayarlar.
* Hukuk sisteminin olmadığı veya oturmadığı, adaletin bulunmadığı toplumlarda yaptığının yanına kâr kaldığını bilenlerin haksız kazanç sağlama cesaretleri daha fazladır.
Şimdi Sarraf davası ile yeniden gündeme gelen bu büyük resim insanın midesini bulandırıyor ve insanlığından utandırıyor.