Ünlü usta bir yönetmenin bitpazarına düşen ödülleri
Uzun bir süre, bu konu üzerinde yazmanın mı, yoksa yazmamanın mı daha doğru olacağı konusunda karar veremedim. Çok ama çok ünlü, bir duayen yönetmenin bitpazarına düşen ödülleri üzerine bir şeyler yazmanın başta ailesi olmak üzere bir çok kişiyi tedirgin edeceğini biliyordum. Ama sonradan, hem son yıllarda bu tür olaylara sıkça rastlanır olunmasından, hem de bitpazarına düşen bu ödüllerin çalınmış olabileceği kuşkusundan böylesine bir yazıyı yazma gereğini duydum. Hemen belirteyim -sanmıyorum ama- eğer bu ödüller yasa dışı yollardan elde edilip bit pazarına -ya da antikacılara- düşmüşse, onları duayen yönetmenin ailesinden herhangi birine seve seve armağan ederim. Yok, eğer öyle değilse, layık oldukları yere, yani bir sinema müzesine (İstanbul, Antalya, Adana vs hangisi olursa olsun) bağışlayabilirim. Sözün kısası, koleksiyoncuyum ama topladığım parçalar arasında bu tür objeler yer almıyor. Onları satın almamın tek nedeni ise, yalnızca bir ayıbın -belki de bir utancın- üzerini örtme duygusu.
CAHİDE SONKU ÖDÜLLERİ
Yıllar önce yine, SİYAD’ın (Sinema Yazarları Derneği) Türk sinemasının ilk starı Cahide Sonku’ya verdiği ödülü, bir sigara paketi karşılığında bitpazarından almıştım. Bu ödülün bitpazarına düşüşü kadar verilişi de bir başka hüzün yüklü hikâyedir...
Ünlü oyuncuya onur ödülü verileceği bildirildiğinde, bir zamanlar kendisine armağan edilen en pahalı parfümleri, “bunu hizmetçilerim bile sürmez” diyerek yerlere döken, iskarpinleri içinde nicelerinin şampanyalar içtiği bu oyuncu, ödül gecesine, “üzerime giyecek tek bir elbisem yok” diye gelmemiş, bu nedenle de ödülü SİYAD’ın başkanı tarafından Beyoğlu’nun en salaş meyhanelerinin birinde sade bir törenle -gerçi buna tören filan da denmez ya- verilmişti. Ödülün elden çıkarılma nedeni ise, bir şişe ucuz şaraba duyulan gereksinmeydi.
Ödül gecesi emek sinemasında bu ödül üzerine yaptığım konuşmadan sonra SİYAD, bundan böyle her yıl vereceği “en iyi kadın oyuncu” ödüllerinin adını değiştirerek “Cahide Sonku Ödülleri” yaptı. O günden bu güne bu adı taşıyor “en iyi kadın oyuncu” ödülleri...
Ama bitpazarına düşen her ödülün şansı Cahide Sonku ya da benzer yazgıyı taşıyan Yıldırım Önal’ınki kadar olmuyor. Olmamasının tek nedeni ise, bit pazarına düşen ödül sahiplerinin ünlü ya da ünsüz olmasından değil de, çok acıdır ama bir hayli çoğalmasından geliyor.
BİR PAKET SİGARAYA
Duayen yönetmenin ödüllerine gelince... Aralarında neler yok ki... Ankara’da verilen Aziz Nesin Emek Ödülü, Sadri Alışık Onur Ödülü, SİYAD Onur Ödülü, yabancı ülkelerde aldığı ödüllerle Antalya Altın Portakal ve Adana Altın Koza’da verilenler... Sanırım bu kadarı bile bu sanatçının ustalığını ve de duayen oluşunu anlatmaya yetiyor...
Peki bu sanatçının adı mı ne? Ne önemi var ki bunun... O da bizde saklı kalsın: Genç kuşaklar işitmesin, öğrenmesin ve de bu utancın bedelini birilerine yaşatmasın.
Biz yine -her zamanki gibi- “bu ödüller ailesi tarafından müzemize bağışlanmıştır” yazısının yer alması koşuluyla onları bulunması gereken yerlere teslim edelim. Bu duayen sanatçılara gösterdiğimiz bağışlanmaz ilgisizlik ortadan kalkmasa bile, belki biraz hafifler... Bu da bitpazarına düşüp de bir paket sigara bedeli karşılığında satın alınan ödüllerin belki de tek tesellisi... Tabii buna teselli denirse...