Vardiya Bizde’nin Amazonları

Bugün Kadınlar Günü. Gökyüzünün yarısının sahibi olan kadınların.

Yeryüzünün ancak beşte birinin maliki olan kadınların.

Atatürk Cumhuriyeti, onların yeryüzünün de yarısına sahip olmasını istedi. Ama olmadı. Yarım kaldı kazandıkları. Eğer devrimler yaşatılabilseydi, toplum olarak çok daha gelişmiş ve daha az sorunla boğuşuyor olurduk günümüzde.

O halde önümüzdeki en temel görev yarım kalan işi bitirmektir.

Gelelim Amazonlara...

Kimi tarihçilere göre Amazonlar, Karadeniz kıyılarında, Anadolu topraklarında yaşamış savaşçı kadınlardır. Ok ve yay kullanmada ustadırlar. Haklarında farklı rivayetler vardır. Antik çağda, Kapadokya’da yaşanan bir savaşta, erkek savaşçılar pusuya düşürülerek öldürülmüşlerdir. Bunun üzerine kadınların silaha sarıldıkları rivayet edilir.

Hikâye bize uyuyor.

Bizler de pusuya düşürüldük. Öldüremediler. Hapsettiler. Görev kadınlarımıza geçti. Ve onlar, verdikleri mücadele ile Amazon olmayı hak ettiler.

İşte onlar...

Merhaba bizim amazonlar

Vardiyayı bizden alanlar

Canımıza can katanlar

Zulme direnen kadınlar.

Aydınlık yüzleri ışıldayan

Kendi halinde yaşarken

Ülkenin derdini kucaklayan

Meydanları dolduran kadınlar.

Adaleti mumla arayan

Günü geldiğinde lokma dağıtan

Başı dik, alnı açık olan

Bu toprakların zenginliği kadınlar.

Evde kazan kaynatan

Mahpushane duvarlarına kafa tutan

Yürekleri sızlarken

Yüzlerine gülücükler konduran kadınlar.

Ağlamayan, sızlamayan

Haksızlıkla savaşırken onurunu bayrak yapan

İnandığını söyleyen, söylediğini dinleten

Masum ve mağrur kadınlar.

Kökleri amazonlara dayanan

Geçmişinde Nene Hatun’lar, Satı Kadın’lar bulunan

Geleceğini aydınlık yarınlara adayan

Her yanı asalet yansıtan kadınlar.

Merhaba sizlere

Mübarek ellerinizden öpüle

Sessiz çığlıklarınız duvarlar dele

Deniz gibi ipek, kaya gibi sert kadınlar.

Aydınlık okurlarının ve çalışanlarının Kadınlar Günü’nü kutluyorum.

Bu Kadınlar Günü’nü, kendisi de bir Amazon olan 13 Şubat direnişinin kahramanı Ulusal Kanal emekçisi Hüsna Sarı başta olmak üzere Ulusal Kanal çalışanı ve Sessiz Çığlık eylemcisi hanımefendilere adıyorum.

Not: El yazımdan kaynaklanan nedenlerle, 1 Mart 2014 tarihli yazımda, birçok yazım hatası meydana gelmiştir. Okurlardan özür dilerim.