Varlık Fonu kan kaybettiğimiz o sektöre yatırım yapar mı?
Yarı iletkenler ve mikroçipler. Dünyanın önde gelen ekonomilerinin yeni rekabet alanı bu sektör. Türkiye'nin bu alanda geri kalmaması gerektiğini, 9 Aralık 2020'de yayınlanan “Savaşın yeni cephesinde milli yatırımla yer alalım” başlıklı yazımızda vurguladık. O yazıda görüşlerine yer verdiğimiz Alman OSRAM firmasının Türkiye CEO’su Can Dikmen, devlet tarafından verilecek teşviklerle Türkiye'nin bu sektörde aşama kaydedebileceğini söyledi. Dün sizlere Ege Bölgesi Sanayi Odası (EBSO) ve Ankara Sanayi Odası (ASO) Başkanlarının faiz, yatırımlar ve kur konusundaki görüşlerini aktardık. O sohbette yarı iletkenler ve mikroçipler konusu da gündeme geldi.
ANKARALI SANAYİCİ KOLLARI SIVADI
Gazeteci üstadımız Rüştü Bozkurt'un sorusu üzerine konuya değinen ASO Başkanı Nurettin Özdebir, yarı iletkenler ve mikroçiplerin Türkiye'nin kan kaybettiği bir alan olduğunu söyledi. Güney Kore ile aynı tarihlerde Ankara'da bir fabrika kurulduğunu ancak Koreliler dünya çapında bir firma çıkarırken Ankara'daki şirketin kapandığını hatırlatan Özdebir, “ODTÜ oradaki aletleri kullanarak çip üretiyor. En ufak bir yarı iletkeni alamadığımızda bütün üretim durduğu gibi savunma ile ilgili birçok şeyin de aksayacağı kesin. Devletin önderlik edip bir şeyler yapması lazım. Ankaralı sanayiciler olarak 150-200 milyon dolar bir araya getirip bir şey yapabilir miyiz diye çalışıyoruz” dedi.
HER YIL 1.5 MİLYAR DOLAR AÇIK
Bunun üzerine Başkan Özdebir'e Türkiye Varlık Fonu'nun Türkiye için stratejik sektörlere yatırım yapma ilkesini hatırlatarak, bu alanda bir adım bekleyip beklemediklerini veya bir çağrılarının olup olmadığını sorduk. Varlık Fonu'nun stratejik alanlara yatırım yapmasını “Son derece haklılar” diyerek destekleyen ASO Başkanı, “Stratejik bir ürünü bu yarı iletkenler ve mikro çipleri inşallah Varlık Fonu'nun da dikkatini çeker” diye konuştu.
TÜİK verilerine baktığımızda Türkiye 2020 yılında 566.8 milyon dolarlık yarı iletken vb. Parçalar ithal etmiş. Bu fasıldaki ihracatımız ise sadece 42.7 milyon dolar. En çok ithalat 271 milyon dolarla Çin'den. Bu ülkeyi 110 milyon dolarla Almanya izliyor. Bunun yanına çiplerin yer aldığı fasıllara baktığımızda (Gerilimi 1000 voltu geçmeyen elektrik devresi teçhizatı) faslında 2020'de 1 milyar dolardan fazla ithalat, 511 milyon dolarlık da ihracat yapmışız. Yarım milyar dolar açık da buradan vermişiz. Elektronik entegre devreler faslındaki ithalatımız da 496 milyon dolar. Bu fasıldaki ihracatımız sadece 16 milyon dolar. Buradan da yaklaşık bir yarım milyar dolar açık eklendiğinde yarı iletken ve mikro çiplerin kapsandığı üç fasılda yılda 1.5 milyar dolar açık verdiğimiz ortaya çıkıyor.
TREN HENÜZ KAÇMIŞ DEĞİL
Türkiye'de geçen yıl bu alanda 1.5 milyar dolar açık verdi ancak bu yıl ve önümüzdeki yıllarda bu tutar artacak. Neden mi? Xiaomi, Oppo ve Samsung başta olmak üzere birçok Uzak Doğulu firma Türkiye'de cep telefonu montaj fabrikaları kurdular. Bu tesisler çalışmaya başladı. Bitmiş cep telefonu ithalatımız azalacak ancak bu cihazlarda kullanılacak mikroçip ve yarı iletken ve hatta batarya ithalatımız artacak. Bu tesislere ürün sağlayacak yerli tedarikçilerin bir an önce teşviklerle yaratılması gerekir diye düşünüyorum. Sonra tren kaçtı diye üzülmeye devam ederiz.