11 Ocak 2025 Cumartesi
İstanbul 10°
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Mersin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Yabancı gözüyle Mustafa Kemal-(TAMAMI)

Kurtul Altuğ

Kurtul Altuğ

Eski Yazar

A+ A-

Geçen hafta Pazar günü “Politikanın Nabzı” programında ülkede olup bitenleri tartıştık. Bu programları vatandaşın nabzını tutan ULUSAL KANAL’da iki yılı aşkın süredir devam ettiriyoruz. Aldığımız mesajların sayısı her hafta binleri katlıyor. Duyduğuma göre bizim programı en çok izleyenler de düşündüklerini dile getirmede güçlük çektikleri holding basınzedeleriymiş.

Prof. Dr. Nur Serter, deneyimli diplomat ve CHP Genel Başkan Yardımcısı Onur Öymen ve eski CHP milletvekili avukat Şahin Mengü açıkladılar ki: “ Türkiye’nin çözüm bekleyen sorunları varken ‘Cumhuriyet’e Atatürk üzerinden savaş açmak akıl alacak iş değildir. Dış borcu gırtlağı aşmış ve tedirginliğini ekonomiden sorumlu Ali Babacan bile konuşuyor ve ahaliye aman dikkatli olun derken vatandaştan tek tepki yok”. Üstelik ülke bir savaş ortamını yaşamakta, 10 milyonu aşkın işsiz bulunmakta, işçiler emekçi hatta uysal Türk-İş yönetimine karşı başkaldırılar başlamış, öğretmenlere atanacak yer bulunamıyor ve iktidar tam bir aymazlıkla hâlâ kadrolaşıyor. Ülkeyi kim yönetiyor? İktidar mı, yoksa dış güçler mi belli olmuyor. Muhalefet de kafa karışıklığı içinde çıkmaz bir sokakta. CHP içinden kanıyor. Hızlı Kılıçdaroğlu yandaşları bile -medyadakiler- ondan umutlarını kesti. Çare aramaktalar. Bir depremi bir ayı geçkin süredir yenememiş bir iktidar ve onun karşısında çözüm üretmek bir yana, çıkaracağı Anayasa’ya destek çıkan anamuhalefet. Hem iktidarda, hem muhalefette korku karargahları faaliyetlerini başka yana çevirmişler.

Bunları ben söylemiyorum. Bunları gelen mesajlardan çıkarıyorum. Bütün bu koşullara eklenen geçim aş ve iş derdi varken siyaset el ele kol kola 1937-38 ve 39’da vuku bulmuş bir silahlı başkaldırı olayını, Dersim’i tartışıyor.

Neden bu ülkeyi yaratan Ulu Önder’e karşı kimilerimiz hak ettiği ulusunun inancını ve güvencini ortadan kaldırmak ister?

Dünya onu bizden çok tanıyor

Bir okurum üşenmemiş ve Dünya gözüyle Atatürk’ü bakın nasıl anlatmış:

Bir geometri kitabı yazdığını...
Üçgen, açı, dikdörtgen gibi 48 geometri teriminin (Türkçe) isim babasının bizzat Mustafa Kemal olduğunu...
Merhum Yunan Başkomutanı Trikopis’in, hiçbir zorlama ve baskı olmadan her Cumhuriyet bayramında Atina’daki; Türk büyükelçiliğine giderek, Atatürk’ün resminin önüne geçtiğini ve saygı duruşunda bulunduğunu...
Kurtuluş Savaşı’nda rütbe alan birçok kadın askerlerimizin olduğunu, üstteğmen Kara Fatma’nın 700 erkek, 43 kadından oluşan bir müfrezenin reisliğine bizzat Atatürk, tarafından atanmış olduğunu...
Bir röportajda “Birleşmiş Milletler’e üye olmayı düşünüyor musunuz?” diye sorulduğunda “Şartlarımızı koyarız, kabullerine bağlı. Biz müracaat etmeyiz, davet gelirse düşünürüz” dediğini ve bunun üzerine BM yasasının değiştirildiğini ve üyeliğe davet edilen ilk ülkenin Türkiye Cumhuriyeti olduğunu...
1938’de General McArthür’ün en zor döneminde, danışman senatör ve bakanlarından oluşan 120’den fazla kişiye; “Şu anda hiçbirinizi değil, büyük istidadı ile Mustafa Kemal’i görmek için neler vermezdim” dediğini...
1938’de Ata’nın ölümünde Tahran gazetesinde yayınlanan bir şiirde; “Allah bir ülkeye yardım etmek isterse onun elinden tutmak isterse başına Mustafa Kemal gibi lider getirir” denildiğini...
1996’da Haiti Cumhurbaşkanı’nın vasiyetinde, mezar taşına yazılmasını istediği metinde; “Bütün ömrüm boyunca Türkiye’nin lideri Mustafa Kemal ATATÜRK’ü anlamış ve uygulamış olmaktan dolayı mutlu öldüm” yazdığını...
2000’de ABD Başkanı’nın milenyum mesajında; “Milenyumun hiç şüphe yoktur ki; tek devlet adamı Mustafa Kemal ATATÜRK’tür. Çünkü o yılın değil asrın lideri olabilmeyi başarmış, tek liderdir’ denildiğini...
2005’de Amerika’nın en ünlü ekonomistlerinden birisi olan Mr. Johns’un “Türkiye ekonomiyle savaşta bir tek Atatürk’ü örnek alsın yeter” dediğini...
2006’da ise AB uyum yasaları gereğince devlet dairelerinden Atatürk resimlerinin kaldırılmasının istendiğini...

Biliyor muydunuz?”

Evet. Sayın halkımız ve ordumuz -ki hep onun ordusu olarak bilirdik-

Sahi bunları biliyor muydunuz? O halde neden ses yok, nefes yok!