23 Aralık 2024 Pazartesi
İstanbul
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Mersin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Yahudi Zelenskiy Nazi olamazmış

Mehmet Yuva

Mehmet Yuva

Gazete Yazarı

A+ A-

Rusya’nın Ukrayna’daki operasyonunu TSK’nın Kıbrıs operasyonuna benzetmesi dikkat çekiciydi. Bu operasyonu TSK’nın, Suriye’de IŞİD ve PKK’ya yönelik başlattığı askeri harekât ile kıyaslayanlar da oldu. Ukrayna Slav halkının bizatihi kendisi köken ve tarih itibarıyla orijinal Rus’tur. Batı Avrupa’ya yakın olan Ukrayna bölgesi zaman içinde Moskova Ortodoks Patrikhanesi’nden uzaklaşarak Roma Katolik Kilisesi’ne tabi olmuştur. Aynı süreç eski Yugoslavya’nın Slav halkı olan Hırvat ve Sloven nüfusta da hâsıl olmuştur. Güney Slav halkı (Yugo-Slav) Katolik İtalya ve Katolik Avusturya etkisi altında kalırken, Batı Ukrayna Slav halkı Katolik Polonya ile Katolik Romanya nüfuzu altında Roma Papalık sistemine adapte olmuştur. Bu durum İkinci Dünya Savaşı’nda Katolik Slavların bir bölümünü Faşist Mussolini İtalya’sı ve Faşist Nazi Hitler Almanya’sı ile Ortodoks ve Komünist Slavlara karşı dayanışma ve işbirliği içinde olmalarını sağlamıştır.

Katoliklerin bir bölümü ifadesine dikkatinizi çekerim. Zira Katolik Slavların önemli bölümü de Faşist İtalya ve Nazi Almanya işgaline karşı amansız mücadele vermiş ve binlercesi bu uğurda canını vermiştir. Yugoslavya’nın Atatürk’ü olarak bilinen Mareşal Josef (Yusuf) Tito bir Katolik Hırvat ailenin evladı idi. Balkanlarda destan yazan, Bella Çav şarkısına ilham olan Partizanlar arasında yüzlerce Katolik direnişçi vardı. Aynı şey Müslümanlar için de geçerlidir. Hitlerin Müslümanları olarak farklı etnik kökenli Müslümanlar Nazi Almanya’sının askeri olmuşlardı. Tarihi Rus anti-patisi, Moskova düşmanlığı, “dinsiz” komünizm ile mücadele, Yahudi karşıtlığı ve feodal bey ve din adamların emrine itaat sebebiyle Avrupa, Afrika ve Asya’da yaşayan Müslümanların bir bölümü faşist İtalya ve Nazi Almanya’sı ile dayanışma içinde oldular.

NAZİ DESTEKÇİSİ MÜFTÜ

Bir Müslüman olan Kudüs Müftüsü Emir El-Hüseyin sadece Hitleri şahsen selamlamamış, Nazi kıtalarını denetlememiş ama aynı zamanda Nazi Berlin Radyosu’nda tüm Müslümanları Hitler Almanya’sına destek vermeleri için dini programlar yapmıştır. Libya’da birdin alimi olan Ömer Muhtar faşist İtalya’ya karşı vatan mücadelesinde canını verirken, birçok din adamı İtalya’nın zaferi için dua etmişlerdir. Türk Milli Mücadele tarihinde benzer resimler çoktur. Sünni Müslüman Saray halifesi ve Sünni Müslüman din adamları İngiltere, Fransa, İtalya ve hatta Yunanistan’ın yanında yer alırken, Sünni Fesli Kadir Mısıroğlu “Keşke Yunan galip gelseydi” temennisi çekerken, birçok Sünni Müslüman âlim ve Sünni imam Mustafa Kemal’in önderliğinde verilen vatan mücadelesinin ön saflarında yer almışlardır. Birinci grubun Müslümanları Mustafa Kemal’in ölmesi için beddua okuyup fetva verirken, ikinci gruptakiler Mustafa Kemal ve Milli Mücadelenin zaferi ve selameti için dua ettiler.

Müslüman Alevi Şeyhi Seyit Rıza kendi feodal otoritesinin devamı için Atatürk ve Cumhuriyetine isyan ederken Müslüman Alevi Şeyhi Diyab Ağa Atatürk’ün yanında yer almıştır. Bazı Süryaniler İngiliz, Fransız ve Çarlık Rus ordusundan medet umarken, kendisine Türklere karşı işbirliği öneren İngiliz Komutanı kovan dönemin Süryani Ortodoks Patriği. Mor Ignatius III. İlyas Şakir TBMM açılışında Atatürk tarafından emsal Türk vatandaşı olarak tanıtılmıştır. Bin yıldır birlikte yaşadığımız, devlette yüksek mevkilerde görev almış, bakan, vali, paşa ve mecliste milletvekili olmuş Ermeni kardeşlerimizin bir bölümü Fransa, İngiltere, Rusya ile işbirliği yaparak kendi bağımsız devletlerini kurmak istemişlerdir.

İstanbul’daki Ermeni Patriği Zaven Efendi Milli Mücadeleye karşı fetvalar verirken, İşgalci İtilâf Devletleri adına İstanbul’da Boğaz Kontrol Heyeti’nde tercümanlık yapan Ermeni David Sahakkulu Kuva-i Milliye hareketine silah sevkiyatının yapılabilmesi için Türk teşkilatına gönüllü hafiyelik (casusluk) yapmıştır. İstanbul’dan Anadolu’ya silah sevkiyatı yapan Mim-Mim Grubu’nun üyesi Ermeni asıllı Müslüman Hasan ve Necati, İngiliz haber alma teşkilatı’na bağlı Galata İstihbarat Servisi’nde Türklere güvenlik kontrolleri hakkında bilgi aktaran deniz şefi Pandikyan ve Hilal-i Ahmer (Kızılay) adına para toplayan şarkıcı Madam Blanş bir çırpıda sayılacak birkaç isim. Birçok Ermeni yabancı devletlerin gölgesinde parçası olduğu Türk Milletine karşı savaşırken, Atatürk ile dostluğu Şam’da başlayan ve Mustafa Kemal’e ‘Atatürk’ soyadını öneren, Cumhuriyetin kuruluşunda çok önemli katkılar yapan Agop Martayan Dilaçar ve daha nice Türk Milletinin asli unsurlarından birisi olan vatanperver Ermeniler vardır.

Sünni Şeyh Abdul Hadi Palazzi 1961’de Roma’da doğdu. Babası İtalyan Katolik annesi Suriyeli Sünni Müslüman. Abdul Hadi bir Sünni Müslüman olmayı seçer. İslam ilimlerinde doktora yapar. İtalya Müslüman toplumunun imamı olur. Dinler arası diyalog faaliyetleri teşvik eder. İsrail’in Filistin üzerindeki hakkını Kuran ayetlerine binaen savunur. Bu toprakların Yahudilere Allah tarafından verildiğini propaganda eder. Bu ilahi emre kim karşı gelirse Allah’ı inkâr etmiş olur fikrini neşreder. Şii İran, Şii Lübnan Hizbullah’ı, Şii Yemen, Alevi Esad iktidarına karşı İsrail’in yanında yer alır. Mısırlı Yusuf El-Karadavi, Suudlu, Katarlı, Türk, Suriyeli ve daha nice ülkelerde bazı Sünni din adamları Şii/Alevi iktidar veya şahsiyetlere karşı Yahudi İsrail’in yanında olmayı sünnet kabul eder. İsrail’i terör devleti, çocuk katili, soykırımcı diye ilan edenler Yahudi İsrail ile barışmayı, kucaklaşmayı normal ve olması gereken olarak izah edip gerekçelendirirken, kendilerine karşı her türlü kumpas içinde yer alan, Türkiye düşmanı FETÖ ve PKK’yı koruyan, kollayan ve besleyen NATO ve ABD’yi müttefik, dost ve çıkarımız için sindirip kabul ederken, Müslüman Alevi Esad ile masaya oturmayı içlerine sindirememektedir.

NAZİLERİN YAHUDİ MUHBİRİ

Bu örnekleri neden verdik? Her din, mezhep, etnik topluluk, millet ve sınıfın içinde farklı tercihlerin, meyillerin ve çıkarların zuhur edebileceğini göstermek içindi. Bu basit tarihi gerçekliği inkâr edenler var. Bunların başında Yahudi İsrail vatandaşı Ukrayna devlet başkanı Zelensky var. Putin, Ukrayna’ya Nazi örgütler musallat oldu demişti. Ukrayna hükümetleri, özellikle 2014 ve 2019’dan sonra çok net bu Neonazi örgütler ile işbirliği içinde olduğunu iddia etmişti. Neonazilerin Donetsk ve Lugansk Halk Cumhuriyetini ihtiva eden Donbass bölgesinde binlerce insanı katlettiklerini ifade etmişti. Rusya operasyonunun Ukrayna’yı NATO’nun lejyonerleri olan Nazi örgütlerden ve bunların hamisi Zelenskiy hükümetinden temizlemek için yapıldığını açıklamıştı.

Yahudi Zelenskiy bu iddialarla alay etmiş, Nazi Almanya’sına birçok aile efradını kurban vermiş bir Yahudi olarak Nazilere destek verdiğini iddia edenlerin saçmaladığını ve komik duruma düştüklerini söylemiş. Yahudi ankormanların yoğun olduğu ABD CNN’e bağlanan generaller, siyasiler, Batı’da ve İsrail medyasında birçok yazı aynı minvalde açıklamalar yapmış. Neymiş, bir Yahudi ama özellikle holokost faciasını yaşamış bir Yahudi ailenin evladı Nazi olamazmış. Naziler ile birlikte olamazmış. Anna "Ans" van Dijk Hollandalı bir Yahudi kadın. Nazilere muhbirlik yapmış, Nazilere karşı savaşanların içine “mazlum” bu sebeple “güvenilir” Yahudi kimliğini kullanarak kolayca sızmış ve birçok direnişçinin tutuklanmasına ve öldürülmesine vesile olmuştu. Onlarca Yahudi’nin toplama kampına gönderilmesini sağlamış, kendi öz kardeşi ve ailesinin ölümüne sebep olmuştu. Savaştan sonra yargılanan tek savaş suçlusu kadın olmuş ve idam edilmiştir.

Yahudi Dr. Hans Eppinger toplama kampında Yahudi esirler üzerinde yeni işkence metotlarını uygulamıştı. “Küçük Napolyon” olarak şöhret kazanan Jakub Lejkin bir Yahudi avukattı. Varşova Yahudi Gettosunda Nazi komutan yardımcısıydı. Onlarca Yahudi’yi ölüm kamplarına gönderdi. Yahudi Helmuth Wilberg Nazi Hava Kuvvetlerinde generaldi. Rus Yahudi Sergey Taboritsky Nazi Almanya’sına sığınmış, Nazi partisi üyesi olmuş ve Berlin’de Rus mülteciler bürosundan sorumlu olmuş, Rusya’ya karşı Naziler lehine casus devşirmiştir. Yahudi Joseph Joanovici demir tüccarıydı. Hem Nazi Almanya’sına hem de onlara karşı direnen Fransızlarla ticaret yapardı. Selanikli Yahudi Baş Haham Zvi Koretz bir Nazi casusuydu. Hitlerin Yahudi askerleri ve Nazi ordusunun Yahudi subaylarını anlatan onlarca kaynak var. Savaş esnasında Nazilerle işbirliği yapan, savaştan sonra Amerikan, İngiliz, İsrail istihbaratı ile yola devam eden Yahudilerin sayısı çoktur.

Yahudi ve İsrail vatandaşı Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy ve hükümetinin, Nazi ve türevleri faşist örgütlerle işbirliğini belge tarihi vakalar ile ortaya koyan Alex Rubenstein ve Max Blumenthal da iki Yahudi gazetecidir.

Rusya Ukrayna Nazi