Yaptırımlara rağmen Avrupa-Rusya ticaretinde patlama

Dünyanın ezici çoğunluğu yaptırımlara katılmadığı gibi, yaptırım uygulayan Avrupa ülkelerinin Rusya ile ticaretinde büyük artış oldu.

Amerikan The New York Times (NYT) gazetesinde konuya ilişkin çıkan bir makalede Batı ülkelerinin yaptırım uygulamalarına rağmen, Rusya ile ticaretin bu yıl patladığı belirtiliyor. ABD ve Avrupa medyası yaptırımların bir işe yaramadığı gibi, dünyanın en büyük petrol, gaz ve diğer stratejik hammadde üreticilerinden biri olan Rusya’nın, bu süreçten kazançlı çıktığına dikkat çekiyorlar.

YAPTIRIM SÜRECİNDE AVRUPA’NIN RUSYA İLE TİCARETİ ARTI

Mikhail Gamandiy-Egorov’un Fransız observateurcontinental internet sitesinde The New York Times gazetesine dayanarak verdiği rakamlara göz atalım:

Birçok Avrupa ülkesi Rusya’ya karşı yaptırımlara resmen bağlı kalırken, bu dönemde Moskova ile ticaretlerini de artırmış: Rusya’dan İspanya’ya yapılan ihracat yüzde 112, Belçika’ya yüzde 81, Hollanda’ya yüzde 74, Almanya’ya yüzde 38, Norveç’e yüzde 16 artmış. ABD Rusya’ya karşı yaptırımları delen bu Avrupa ülkelerine yaptırım uygulayabildi mi?

NYT Avrupa’nın Rusya’ya birçok alanda bağımlı olduğunu yazıyor: “Rusya gübreden asbeste, nükleer reaktörlerden buğdaya kadar diğer önemli malların önde gelen ihracatçısı olmaya devam ediyor. Uluslararası otomobil üreticileri, katalitik konvertörler üretmek için gereken paladyum ve rodyum için hala Rusya’ya bağımlıdır.”

Doğalgaz, petrol ve kömürün ötesinde bir bağımlılıktır bu. Gamandiy-Egorov şöyle devam ediyor: “Rusya hala diğer kilit sektörlerde Avrupa ile ticaret yapmaktadır. Böylece, Fransız nükleer santrallerindeki uranyumun bir kısmı Rusya’dan geliyor ve Belçika’nın elmas ticareti de Rus ticaretiyle bağlantılı olmaya devam ediyor.”

ABD ve müttefiki Avrupa Ukrayna’da yenilmiştir. Ekonomileri felç olmuştur. Sanayide bırakalım yeni yatırımları, var olanı ellerinde tutmaya çalışmaktalar. Ama yaşanan enerji krizinden dolayı üretimin yavaşlamasını, fabrikaların kapanmasını veya enerjinin ucuz olduğu ülkelere taşınmasını önleyememektedirler.

HİNDİSTAN, TÜRKİYE, BREZİLYA VE ÇİN İLE TİCARETTE ARTIŞ

NYT’nin, Rusya’nın askeri operasyonundan bu yana ortalama aylık ticaret hacmine dayanarak, önceki beş yılın ortalamasına kıyasla aktardığı, Rusya ile ticaret hacimleri 24 Şubat’tan bu yana önemli ölçüde artan ülkeler şunlardır: Hindistan ile ticaretteki artış yüzde 310, Türkiye ile yüzde 198, Brezilya ile yüzde 106 ve Çin ile yüzde 64.

Makalede, Çin’in Rusya’nın ana ekonomik ve ticari ortağı olmaya devam ettiği ve toplam ticaret hacminin bu yılın sonunda tüm zamanların rekoru olan 170 milyar doları aşması beklendiği belirtilmektedir. Ve gelecek yıl hedefin 200 milyarı aşması beklenmektedir.

Adı geçen dört ülkeden üçü; Hindistan, Brezilya ve Çin’in BRICS üyesi olduğunu, insan gücü bakımından en büyük ikinci silahlı güç olan NATO’nun bir üyesi olarak Türkiye, Batı’nın Rusya’ya yönelik yaptırımlarına katılmamakla kalmamış, Moskova ile stratejik ekonomik-ticari ilişkilerini korumuş, aynı zamanda ortaya çıkan fırsatlardan da büyük ölçüde yararlanmıştır. Bu bağlamda, bu yılın yıllık 60 milyar dolara ulaşması beklenen Rus-Türk ticaretinin tarihi rekorunun yılı olacağı belirtilmelidir. Bu ülkelere Suudi Arabistan (yüzde 36) ve Güney Afrika’yı da (yüzde 10) eklemek gerekir. Sadece bu 6 ülke dünya nüfusunun yarısına sahiptir.

DÜNYA ARTIK BATI ETRAFINDA DÖNMÜYOR

Çok kutuplu yeni bir dünyanın oluştuğu günümüzde artık Batı ne siyasi ne askeri ne de ekonomik çekim merkezidir. Başka bir deyimle hem jeopolitik düzeyde hem de ekonomik güç açısından etkisini yitirmiştir.

Atlantik güçlerini oluşturan Batı tam anlamıyla bir çöküşü yaşarken, Asya’dan doğan bu yeni uygarlığın öncü güçleri Çin, Rusya, Türkiye ve Hindistan gibi ülkeler dünyanın gidişatını ve kaderini belirleyecektir.