Yeni açılım yeni tuzak

Polonez Gıda işçileri zafere ulaştı. Kadın işçilerin ağırlıklı birliği, sabrı, kararlılığı sonuç verdi. İnsanca bir yaşam istemenin yolunun, örgütlü mücadele olduğu yeniden kanıtlandı.

Diğer yandan, halkımızın en büyük bölümü, milletimizin direği emekçiler, sendikasızlığın, hak kayıplarına eklemlenen yaşam pahalılığının yükünü de omuzlamayı sürdürüyor.

Çarşıda, pazarda fiyatlar el yakmada, akıl oynatmakta. Emekli işçi ve memur maaşlarına yapılan zamlar kadınların filesini, pazar çantasını doldurmuyor, boş bırakıyor. Çoluk çocuğu açlığa mahkûm ediyor. Onları çaresizliğe mahkûm edenlerin emperyalist sisteme bağlı hesapları en çok kadınları zorluyor.

Peki, kadınlar bu hesapları bozar mı? Bozar. Kadınımızın emekten gelen aydınlığı, aklı ve yüreği, paraya tapanlara karşı örgütlendikçe bu hesaplar bozulacak.

YENİ AÇILIM ESKİ OYUN

Türkiye’nin en sıcak gündemi, yeni açılım çabalarıdır. Bunlar Türk milletinin aklını küçümseyen alengirli yani fiyakalı, gösterişli boş ve tehlikeli girişimlerdir.

Şehit aileleri ve gaziler, gazi yakınları da, başını Devlet Bahçeli’nin çektiği ‘Öcalan’a çağrı” sürecine yanıtını verdi. Aileler, MHP’yi protesto ederek, kapılarına “Yakışmadı” çelengi bıraktılar. Görünen köy kılavuz istemiyor.

‘Diyarbakır Anaları’ da terör taşeronlarına güvenmiyorlar, inanmıyorlar. Onlar, yedi düvele gene bayrak gösteriyorlar. PKK/PYD’nin ipini tutanın ABD olduğu herkesçe malum, onlar için de belli. Anaların yıllardır yürüttüğü mücadele gösterdi ki, çocukları ‘Kürtlük’ için değil, ABD’nin planlarında yem olmak için teröre bulaştırıldılar.

Türkiye kaygıyla izliyor. Sokaklarda insanlar gergin, tahammülsüz durumdalar. Yaşanılan sıkıntıların dışavurumu şiddet getiriyor ve halk içinde gerginlik ve hoşgörüsüzlük yayılıyor. Yüzeysel ve sabun köpüğü ekonomik çözümler, soframıza çare olmuyor.

Uzun vadeli, köklü, tam bağımsız ekonomik planlar bu darboğazın tek çözümü olmasına rağmen, bundan uzak durulmasının yarattığı güvensizlik ortamı herkesi etkiliyor. Kadınlar artık çarşı pazarda kilo ile değil, tane ile alışveriş yapıyorlar. Vatandaşın sabrını taşıran, olgunluğunu zorlayan günlerden geçiyoruz.

ABD OYUNCULARI SAHNEDEN İNECEK

Geçim kaygısı içindeki vatandaşımızın önüne şimdi de ‘2. Açılım’ gerilimi getirildi, kondu. Öcalan’dan, Kandil’den medet uman bir devlet aklı mı olur? Hikmeti kendinden menkul yeni açılım heveslileri birlikte halaya durmuşlar. İp milletin boynunda… Davul Sayın Bahçeli’nin elinde, tokmak ise ABD’nin. Analar, babalar, eşler, kardeşler kendilerine tutulan sihirli aynadakini değil, asıl gerçeği görüyorlar.

Boşa heveslenilmesin. Yeni açılımın yeni bir tuzak olmasından başka milletimiz için bir anlamı olmadığını, milletsiz hesapların ters tepeceğini her şart ve kayıt altında şimdiden göremeyenleri, millet sırtından silkeleyip atar.

‘Azıcık aşım, kaygısız başım’ sözü, milletimizin kardeşlik, birlik, huzur ve barış içinde birlikte binyıllardan bu yana yaşam imbiğinden süzülen kendi öz sözüdür. Ancak bugün milletimizin ne aşın yok denecek kadar azına, ne de emperyalist kazıklara sabrı kalmamıştır.

Açılım oyunlarıyla örtülemeyecek ekonomik tuzaklar boşa çıkarılacak... Amerika’nın adamları boylarının ölçüsünü alacaklar. Zorlayan zorlanacak ve üretim devrimiyle çökertilecektir.