Yeşilçam’ın kendisiydi…

Türker İnanoğlu’nun sinemamızdaki konumunu tanımlamayacak bir isim bulmak oldukça zordur. O yaşamını konu alan kitabın adını “Bay Sinema” koymuştu. Güzel ama yeterli bir ad değildi. Çünkü onun sinemada yaptıkları bu adın da ötesine geçiyordu. Bırakın sinema alanında yaptıklarını bir yana, yapımcı ve yönetmen olarak imza attığı filmleri bile tek saymak çok zordur.

Öncelikle Türker İnanoğlu bir sinema aşığı idi. Asistanlık yaparak girdiği bu sektörün her alanında mutlaka, ama mutlaka bir imzası vardı. Film üretiminde yapımcılık, yönetmenlik, oyunculuk, senaristlik bir yana dağıtım ve gösterdim/işletme alanlarında da bir numaraydı. İstanbul’un belli başlı en büyük sinemalarını yıllarca işletmiş, dağıtım alanında hatırı sayılır yenilikler/çalışmalar yapmıştı.

TV alanına da ilk el atanlardan biriydi. Bu alanda da sinemadaki kadar verimli çalışmış, birçok kuruluşlara imza attığı gibi en uzun ömürlü dizilerin de yaratıcısı olmuştu.

İnanoğlu’nun katkısı olduğu alanlardan biri de eğitimdi. Açtığı ve yıllar yılı birçok sanatçı ve teknik adamın yetiştirildiği eğitim kurumlarında özellikle depremde zarar gören kentlerin çocuklarına sunduğu katkı unutulamaz. Bunun yansıra doğduğu yöreye (Karabük) armağan ettiği kendi adını taşıyan İletişim Fakültesi bu alanda yaptığı çalışmalardan en önde gelenlerinden biridir.

Türken Bey’in Türk sinemasına armağan ettiği bir diğer dev çalışma ise hiç kuşku yok ki başlangıcından günümüze tüm afişleri derleyerek oluşturduğu afiş kitabıdır. Büyük bir sabır ve özveriyle bir araya getirdiği afişleri özel bir yöntemle elden geçirerek oluşturduğu kitap bugüne dek sinema literatürümüzde yapılmış en büyük projedir.

Ancak Türker Beyin sinemamıza armağan ettiği en büyük eser ise tümüyle kendi olanaklarıyla yaptığı sinemamızdaki ilk müzedir. Her bir eserini tek tek, büyük bir özenle oluşturduğu müze, sinemamızın belleğini gelecek kuşaklara ulaştırmada önemli bir rol üstlenmiştir.

Türker Beyin sinemamıza ve sanat dünyamıza yaptıkları bu kadarla da sınırlı değildir. TİM bile tek başına kültür-sanat ortamına kazandırılmış önemli bir merkezdir.

Türker Beyin bir diğer özelliği de Türk sinemasındaki örgütlenme çalışmalarında oynadığı önemli roldür. Birçok mesleki kuruluşun oluşmasında büyük yardımları olmuş, aynı zamanda bu kuruluşların yöneticiliğini yaparak sinemamızın devletle ilişki kurmasında çok önemli roller üstlenmiş, sinemamızın yaranına çıkacak kararların alınmasında kişisel gayretleri önemli bir rol oynamıştır.

Ayrıca ekonomik açıdan dara düşmüş her bir sinema emekçisinin cebindeki banka kartlarında da onun imzası, sinemadan aldığını sinemanın emekçilerine paylaştırmasındaki o bilinip de söz konusu edilmeyen bir korumacılığı, bir abiliği dahası emekçilerin tanımıyla bir babalığı da vardır.

Kısacası Türken İnanoğlu yalnızca Bay Sinema değil, onun da ötesinde ülkemizdeki sinemanın tam kendisiydi…