Yıldırım: Galatasaray'ın FETÖ yapılanması araştırılmalı
İSTANBUL - Fenerbahçe Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım, sarı-lacivertli kulübün asbaşkanı Şekip Mosturoğlu ile NTV'nin özel yayınına katıldı.
Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) hakkında açıklamalarda bulunan Yıldırım, Galatasaray'ın bu konuyla ilgili araştırılması gerektiğini vurgulayarak, şu ifadeleri kullandı:
"3 Temmuz'da Fenerbahçe'nin başına gelenler, Galatasaray'ın başına FETÖ'den gelebilir. Galatasaray'ın FETÖ yapılanması araştırılmalı. Antalya'da söylediklerimden dolayı Galatasaray beni mahkemeye vermiş. Söylediklerimin hepsini ispatlayacağım. Dualarla şampiyon yaptıklarını söylüyorlar, Twitter'da gördük. Gözaltına alınan oyuncular hangi takımdan. İyi incelesinler."
Aziz Yıldırım, Süper Lig'de 2010-2011 sezonu şampiyonunun da Fenerbahçe olduğunu vurgulayarak, "2010-2011 sezonu kupası Fenerbahçelilerindir. 25 milyon taraftarın şan ve şerefle, alnının akıyla kazandığı kupadır. Yerle gök bir araya gelirse bu kupa Trabzon'a gider. 17-25 Aralık'ı inkar edenler bu kupanın Trabzon'a gideceğini hayal edenlerdir." değerlendirmesinde bulundu.
"Tazminatlarla borç kapanacak"
Sarı-lacivertli kulübün başkanı, 3 Temmuz 2011'de başlatılan ve yeniden yargılama sonucu beraat ettikleri "şike davasıyla" ilgili başta Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) ve UEFA'ya tazminat davaları açacaklarını söyledi.
Davalar için Yargıtay'ın kararını artık beklemeyeceklerini ifade eden Yıldırım, "227 milyon dolar borcumuz var, bu borcun tamamını bize yapılan kumpastan dolayı alacaklarımızla kapatacağız. Kulübün bütçeleri artıya gelecek. Bu parayı bunlardan tahsil edeceğiz. Biz haklıyız. Zamanında da bunları uyardık, 'yanlış yapıyorsunuz' diye." şeklinde görüşlerini aktardı.
"1998 yılına uzanıyor"
Aziz Yıldırım, FETÖ'nün kendisiyle uğraşmaya, başkanlığa seçildiği 1998 yılında başladığını belirtti.
Yıldırım, 1998 yılının şubat ayında tek oy farkla başkanlığa seçildiğini hatırlatarak, "Birkaç ay sonra Zaman gazetesinden beni ziyaret etmek istediler. İki kişi geldi, kim olduklarını teyit edemiyorum şimdi. 'Hoca efendi şöyle, böyle, mazlumların yanında.' dediler. Askeri mahkemede davası devam ediyordu. Oradaki hukukçuları ziyaret etmem istendi. Ben de Fetullah Gülen'i tanımadığımı, bunun için de dostlarıma böyle bir ricada bulunamayacağımı söyledim. Bana yapılan operasyon 3 Temmuz değil, 1998 yılına uzanıyor. Fetullah Gülen kimdir, nedir, iyi ölçmek lazım." diye konuştu.
Esas olarak kendisini Ergenekon Davası'ndan tutuklamaya çalıştıklarını, ancak bunun için delil bulamadıklarını savunan Yıldırım, FETÖ'nün Fenerbahçe'yi ele geçirmeye çalıştığını şu sözlerle ifade etti:
"Emniyeti, Türk Silahlı Kuvvetlerini, iş adamlarını ele geçirince geriye spor kalıyor. Orada da kim var, Aziz Yıldırım var. Hapishaneye girmeden, 1 Temmuz'da Fenerbahçe'nin borsada değeri 1 milyar 132 milyon dolardı, 10 Ağustos'ta 527 milyon dolar. Fenerbahçe'yi ele geçirdikten sonra iş adamlarını almaya başlayacaktı. Onları ele geçirecekti. Sonra sanatçıları alacaklardı. Bu toplumdaki kanaat önderlerini alacaklar ve hepsini ele geçireceklerdi. Bizleri yok ettikten sonra kendi insanlarını sokacaklardı. Hiçbir zaman dışarıdan empoze edilen insanları almadık. Hep tanıdığım insanları aldım. Hepsi cumhuriyetçi, laik, Atatürkçü insanlar. Bir iki kişi girmiştir, 20 kişi içinde onun önemi yok.
"(Eski futbolcular) Gözaltına alma yanlış"
Eski Galatasaraylı futbolcular Arif Erdem, İsmail Demiriz ve Uğur Tütüneker'in hakkında çıkan gözaltı kararlarını doğru bulmadığını aktaran Yıldırım, "Bana göre bunları gözaltına almak yanlış. '17-25 Aralık'tan sonra geçerli' diyorsunuz. Eğer yapmışlarsa tamam, geçmişe dönükse yanlış. Bunlar da çıkıp 'bizi kandırdılar' derlerse bu işin ayağı askıda kalır. Esas bunlar hedef olmamalı." dedi.
Yıldırım, Fenerbahçe'nin Çaykur Rizespor maçı dönüşü Trabzon'da uğradığı silahlı saldırının takımı katletmek için yapıldığını, bunu yapanların bilindiğini ancak açıklanmadığını savundu.
Fenerbahçe Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım, hapis yattığı dönemde gazeteci Ertuğrul Özkek'e söylediklerini şöyle anlattı:
"Hapis yatma sürecinde iktidar ve karşı taraftan insanlar geldi, bizlerle konuştu. Bazıları 'başkanlığı bırak.' diye tavsiyelere bulundu. İktidar her ne kadar Türkiye'yi idare ediyor gibi gözükse de alt tarafın koptuğunu gördüm. Ertuğrul Bey'e de 'Sayın Başbakan, altlar kendisine itaat ediyor sanıyor ama öyle değil.' dedim."
"Advocaat iki oyuncu istedi"
Aziz Yıldırım teknik direktör Dick Advocaat'ın iki futbolcu transferi istediğini belirtti.
Eski teknik direktör Vitor Pereira'nın gidiş süreci hakkına bilgi verdikten sonra yeni teknik adam Advocaat'la görüşme yaptıklarını aktaran Yıldırım, "Çok mütevazı birisi. Kulübün maddi durumuna göre transfer istedi. 'Hayır' dedik, 'biz onları aşarız.' dedik. O da sağ kanat oyuncusu istedi. İsim de verdi. Bir de 'ofansif orta saha alırsanız iyi olur', dedi. 'Alamazsanız problem yok.' dedi." ifadelerini kullandı.
Mosturoğlu'nun görüşleri
Fenerbahçe Kulübü Asbaşkanı Şekip Mosturoğlu da "şike davası" süreciyle ilgili bilgiler verdi.
Mosturoğlu, davayla ilgili fezleke hazırlayan polisin hukuk fakültesinde tez danışmanının, o dönem TFF yöneticisi, daha sonra da Galatasaray Kulübünde yöneticilik yapan İlhan Helvacı olduğunu iddia ederek, "O dönem TFF'de çalışan 10 hukukçudan 8'i daha sonra Galatasaray'da çalışmaya başladı. Bunları basit tesadüfle izah edebilecek misiniz? Bunlar tesadüf olabilir ama biri çıkıp kamuyu aydınlatmalıdır. Polis fezlekesini hazırlayan kişi çok önemli. Bunu yazan polis memurunun hukuk fakültesindeki yüksek lisans tez danışmanı İlhan Helvacı. Bunlar tesadüf mü?" diye konuştu.
Mosturoğlu ayrıca, 15 Temmuz gecesi FETÖ'nün darbe girişimi sırasında kulübün diğer asbaşkanı İlhan Ekşioğlu'nun kendisini arayarak, "eğer olay başarılı olursa bizi öldürürler.' dediğini kaydetti.