Yine engelli raporları

Geçtiğimiz günlerde gazetelerin önemli bir haberini engelli dostlarımın da uyarmaları üzerine geç de olsa bu hafta ele alacağım. Haber birçok defa değindiğimiz ama hâlâ çözüme kavuşmamış bir sorunu dile getiriyordu, engelli vatandaşların sağlık raporlarına dair sorunu... Kamuoyuna sızan habere göre Sağlık Bakanlığı ile Sosyal Güvenlik Kurumunun engelli raporları arasındaki uyumsuzluk Sayıştay tarafından incelenince ortaya büyük bir sahtekarlık çıkmış ve bu da kamuoyuna yansımıştı. 2019 tarihinde Sayıştay raporuna giren bilgiye göre 95 bin kişinin engelli raporu olmadan devletten maaş aldığı ve ayrıca yine evde bakım parası alan ağır engelli yurttaşların öldükten sora dahi paralarının kesilmemiş olduğu ve yakınlarının bu parayı almaya devam ettiği ortaya çıktı. Buna benzer istismarlar hayatın her alanında çok sık rastlanan bir durum şüphesiz. Devletin yeterince denetim yapmaması, toplumsal duyarsızlık ve insanları bu türden istismarlara iten sosyo-ekonomik gerçekler değişmediği sürece de bunlar hayatımızın bir parçası olmaya devam edecek maalesef.

YAŞ DA YANIYOR

Bizi üzen, kurunun yanında yaş da yanar hesabı, bunun asıl ihtiyaç sahibi engelli vatandaşlarımızı büyük ölçüde mağdur etmesi. Devletin yapılan istismarı önlemek adına yapmış olduğu çalışmalar öyle bir hale gelmiş durumdaki dönüp dolaşıp yine engelli vatandaşı vuruyor. Suçluyu cezalandırayım derken hiçbir şeyden haberi olmayan engelli vatandaşlar cezalandırılıyor. Örneğin kronik hastalığı olan, iyileşmesi mümkün olmayan engelli yurttaşlara süreli rapor veriliyor, hastalar bir ya da iki yıl sonra tekrar rapor yenilemesi için hastane kapılarına düşmek zorunda kalıyor. Yine aynı şekilde düzelmeleri mümkün olmayan ortopedik engellilerden ve nörolojik sorunlardan kaynaklanan engeli olan vatandaşlardan da rapor yenilenmesi isteniyor. Bu insanlar rapor peşinde hastanelerde perişan oluyorlar. İyileşmesi mümkün olmayan çok sayıda engellinin elindeki raporlara konunun yetkilisi devlet kurulları itimat etmeyip, masa başında rapordaki oranda tenzilat yapıp oranı yüzde 40’ın altına düşürüveriyor. Böylece tıbben engeli tescillenmiş engel masa başında birden ortadan kalkıyor. Bu sorunu bu köşede defalarca dile getirdik. Nedeni sorulunca yetkililer bir kısım kötü niyetli kişilerin sahtekarlıkları yüzünden dikkatli davranmak zorunda kaldıklarını ve bu yüzden bazı istenmeyen durumların ortaya çıktığını söylüyorlar. Ben de bu dikkatin ölçüsünü fazlaca kaçırdıklarını söyleyeyim.

İKİ GÜZEL GELİŞME…

İki güzel haberden bahsetmeliyim: İlki devamlı ertelenen Engelli Kamu Personeli Seçme Sınavı (EKPSS) nihayet 15 Kasım’da yapılacak. Uzun zamandır engelli camiasının çeşitli platformlarda dile getirdikleri, büyük bir infiale neden olan bu haksız uygulamanın düzeltilmesi hepimizi buruk bir sevince boğdu. Tepeden tırnağa ayrımcılık içeren bu durumun son bulması çok güzel bir gelişme oldu. Sırada 2018 EKPSS’de 80 üzeri puan alıp da atanamayan, aralarında ön lisans ve lisans mezunu çok sayıda nitelikli adayın bulunduğu binlerce engelli adayın atanması sorunu var. Bu engelli dostlarımızın atamasının da en kısa zamanda gerçekleşmesi en büyük dileğimizdir.

İkinci sevindirici gelişme ise pandemi gerekçesiyle engellilerin hızlı trenden ücretsiz faydalanmalarına dair uygulamanın iptal edilmesi sorunuyla ilgili. Bu uygulamanın yeniden yürürlüğe girmesi için Engelliler Konfederasyonu Başkanı Mustafa Özsaygı, Türkiye Sakatlar Konfederasyonu Başkanı Mustafa Çelebi ve TCDD Genel Müdürü Kamuran Yazıcı bir görüşme gerçekleştirdiler. Görüşme üzerine Kamuran Yazıcı’nın sorunu en kısa zamanda halletmek için çalışma başlatacağı açıklaması hepimizi çok mutlu etti.